WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının dedesinin nüfus kütüklerine tescili yapılırken babası İbrahim'in ölü olması nedeniyle nüfus kayıtlarına alınmadığı, ölüm tarihinin de bilinmediği, yersel yazım esnasında sağ olanların kayıtlarının haneye tescilinin yapıldığı, davacının 20/07/2011 tarih ve 65595 sayılı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü yazısında belirtilen belgelerden hiçbirini ibraz etmediği gibi idarelerinde de bu belgelerin bulunmadığı, davacının yersel yazımdan önce ölen bir kişinin doğumuna ve ölümüne ait hiçbir resmi belge ibraz etmeden nüfus kütüğüne tescil talebinin karşılanmasının mümkün olmadığı, belgeler sunulmadığı halde kıyas yoluyla nüfus kütüğüne hatalı kayıt yapılmasının telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği, bu nedenle İdare Mahkemesi kararının uygulanma olanağının bulunmadığı ileri sürülmektedir. KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir....

    Kimlik numaralı Fatih Şen'in 28/08/1978 tarihinde nüfus kütüğüne tescil edildiğini, daha sonra yurtdışına gidebilmek için ikinci kez Ordu İli Aybastı İlçesi 4 cilt 78 hane ve 58 sırada nüfusa kayıtlı Mehmet ve Güllü oğlu 15/10/1981 doğumlu T.C kimlik numaralı T1 adıyla 10/04/1996 tarihinde nüfus kütüğüne tescil edildiğini, T.C. Kimlik numaralı T1'in 21/08/2006 tarihinde Türk Vatandaşlığından çıktığını ve Almanya Vatandaşlığına geçtiğinin nüfus kayıtlarından da anlaşılacağını, Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesinin 13/03/ 2020 Tarih, 2020/11 esas ve 2020/77 sayılı kararında nüfus kaydına ikinci kez tescil edilen T.C. Kimlik numaralı T1'in kaydının iptal edilmesi gerekirken ilk tescil edilen T.C....

    Yine, Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 72. maddesinde “Aile kütüğünde kaydı olmayan kişinin ölümüne ilişkin tutanaklar resmî veya özel sağlık kurumları veya kamu kurum ve kuruluşlarının kayıtlarına dayanılarak düzenlenmişse nüfus müdürlüğünce kabul edilip işleme alınır. Ölüm tutanaklarında yer alan bilgilere göre aile kütüğünde kaydı bulunmayan kişiler, vatandaşlık durumu düzgün olmayan kişiler kütüğüne kayıt edilerek hakkında yaptırılacak soruşturma ile Türk vatandaşı olup olmadıkları araştırılır. Türk vatandaşı olduğu anlaşıldığı takdirde, ölüm tutanağına dayanılarak nüfus müdürlüğünce resen doğum tutanağı düzenlenir. Ölen kişi bu doğum tutanağına dayanılarak aile kütüğüne tescil edilir. Daha sonra ölüm tutanağı aile kütüğüne geçirilir, vatandaşlık durumu düzgün olmayan kişiler kütüğündeki kaydı, aile kütüğü ile bağ kurularak kapatılır” hükmüne yer verilmiştir....

      SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. paragrafının sonunda yer alan "tespitin nüfus kütüğüne işlenmesine" sözcüklerinin hükümden çıkarılmasına, hükmün bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 12.12.2012(Çrş.)...

        Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 35/1. maddesinde, saklı nüfus olduklarını iddia edenlerin aile kütüklerine tescil için müracaat makamının illerde valilikler, ilçelerde kaymakamlıklar olduğu hükme bağlandığından; doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne geçirilmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu, hak ihlali kararının da bu hususa ilişkin olduğu da gözetilerek, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi yerine kabulü doğru görülmemiştir....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, 18.11.1980 tarihinde doğduğu halde nüfus kütüğüne tescil edilmediğini, 18.11.1978 tarihinde doğup daha sonra ölen kardeşinin adı ve doğum tarihi ile yaşadığını ileri sürerek 18.11.1978 olan doğum tarihinin 18.11.1980, ...olan adının ise... olarak düzeltilmesini istemiştir. Bu istek dikkate alındığında doğum ve ölüm vukuatının nüfus kütüğüne işlenmesinin Nüfus İdaresine verilmiş idari bir görev olduğu cihetle, dava dilekçesinin HUMK.nun 7. maddesinin birinci fıkrası uyarınca görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir....

            nüfus kütüğüne işlenmesinin nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olduğu gözetilerek HUMK.nun 7/1. maddesi gereğince görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de, mahkemece davacının doğum tarihi 3/4/1970 olarak düzeltilmiş ise de, nüfus kaydına göre 3/4/1968 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir....

              nin nüfus kütüğüne 14.12.1971 doğumlu olarak 11.02.1972 günü tescil edildiği, tescil işlemine dayanak yapılan doğum kağıdına göre adı geçen çocuğun ... Devlet Hastanesinde 14.12.1971 günü dünyaya geldiği ve nüfusa aynı doğum tarihi ile tescil edildiği, buna karşın ...'ın, muhtar'ın bildirimi üzerine ve onun tarafından düzenlenen doğum kağıdına dayanılarak 18.01.1972 doğumlu olarak tescilinin yapıldığı, ... ... ile ...'ın kayden doğum tarihleri arasında l ay 4 gün'lük bir fark bulunduğu, bu süre içerisinde bir kadının iki kez doğum yapamayacağı, bu durumda iki kayıttan birinin mükerrer olduğu, diğer bir anlatımla bir çocuğun nüfusa iki kez (mükerrer olarak) kayıt edildiği ...'ın kayden evli bulunduğu anlaşılmaktadır. Saptanan bu olgu karşısında nüfus kütüğüne ... ......

                Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

                Aynı Kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 35/1. maddesi uyarınca ''Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddî hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir.'' Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....

                UYAP Entegrasyonu