TC) babalarının ... oğlu ... olduğu ileri sürülerek, adı geçenlerin baba adlarının düzeltilmesi istenmiş, aşamalarda verilen kararlar taraf teşkili ve eksik araştırma nedeniyle bozulmuş, bozma ilamlarına uyan Mahkemece diğer taleplerin reddi ile davanın kısmen kabulüne, ...'ün babasının ...; ..., ... (TC ...) ve ... Köy'ün (... TC) annesinin ..., babasının ise ... oğlu ... olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesine dair verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1. ... oğlu ...'ün ölüm tarihinin düzeltilmesi ile ... ve ... kızı ... Köy ile ... oğlu ...'ün evlilik kayıtlarının iptali istemine ilişkin davaların reddinde isabetsizlik bulunmadığına göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydında Yaş Düzeltilmesi İstemli Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dava dilekçesinde; davacıların 18.10.2015 doğumlu çocukları ...'nın doğum tarihinin 16.10.2015 olarak düzeltilmesi istenmiş; mahkemece, sunulan doğum raporuna göre davanın kabulüne dair verilen karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....
K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacının isteminin Kurum kayıtlarındaki 1967 olan doğum tarihinin 1.1.1971 olarak düzeltilmesi olduğu, doğum tarihi 01.01.1971 olarak düzeltildiğinde davacının 506 sayılı Yasa kapsamında çalışmaya başladığı 03.09.1984 tarihinde 13 yaşında olacağı, oysa 18 yaşından önce malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresinin, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlayacağına, bu tarihten önceki süreler için ödenen malüllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin prim ödeme gün sayısı hesabına ekleneceğine ilişkin, 506 sayılı Yasa'nın 60/G maddesi uyarınca, mahkemece doğum tarihi 01.01.1971 olarak düzeltilen davacının sigortalılık başlangıcının 18 yaşını doldurduğu tarih olan 01.01.1989 tarihi olduğunun ve bu tarihten önceki sürelerin ise prim ödeme gün sayısına eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken hüküm fıkrasında bundan hiç...
ın nüfusa kaydedilmediğini, kendisinden önce 17.07.1963 tarihinde doğup nüfusa tescil edilen ve küçük yaşta ölen abisi Levent'in nüfus kaydını kullandığını, gerçekte doğum tarihinin 12.01.1970 olduğunu ileri sürerek doğum tarihinin ve doğum yerinin düzeltilmesini istemiştir. Dava, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36.maddesi kapsamında nüfus kayıtlarındaki doğum yeri ile doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Nüfus Müdürlüğü kayıtlarındaki ... ile ....ndeki ....'nin aynı kişi olduklarının tespiti ile kayıtların düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar dava açtıkları dilekçelerinde; murisleri ....'ın ölüm tarihinin tespiti ile nüfusa tescilini, murisleri ... Kızı ... ile ....'ün aynı kişi olduğunun tespiti ile nüfus kayıtlarının birleştirilmesini istediklerine ve dosyadaki bilgi ve belgelerden, adı geçen murislerin davacılar dışında mirasçıları olduğu anlaşıldığına göre; dava sonucunda verilecek karardan hukuku etkilenecek bütün mirasçılar belirlendikten sonra davaya dahil edilip gösterecekleri deliller toplanıp oluşacak sonuç doğrultusunda bir karar verilmesi yerine eksik tarafla açılan ve yürütülen davanın reddi doğru görülmemiştir....
Maddeleri gereğince ölüm kayıtları ile ilgili olarak İdarenin Görevli olmasından dolayı Mahkememizin Görevsizliğinden dolayı davanın REDDİNE, karar verilmiştir. D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İzmir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin kendilerine yetki vermesi üzerine mirasçılık belgesi istemi içerikli dava açtıklarını, yargılama sırasında nüfus kayıtlarındaki bilinmeyen kaydı nedeniyle kendilerine ölüm tarihinin tespiti amacıyla yetki belgesi verildiğini, bu kapsamda dava açıldığını, mahkemece ilgili idarenin görevli olmasından dolayı ret kararı verildiğini, bu kararın hatalı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRME: Dava, ölüm kaydının tespiti ve nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : İstinaf incelemesine konu dava, 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunun 36. Maddesi kapsamındaki nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacının nüfus kaydına göre; 06/02/1973 doğumlu olduğu ve davacının gerçek doğum tarihinin 1980 yılı olduğunu, zira kendisinden evvel vefat eden kız kardeşinin kaydıyla yaşamaya devam etmesi nedeniyle kaydın bu şekilde oluşturulduğunu ileri sürerek kaydın tashihini talep ettiği anlaşılmıştır. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 15, 31 ve 33. maddelerine göre; nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin nüfusa tescili dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari bir işlem niteliğindedir....
Maddesi kapsamındaki nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacının nüfus kaydına göre; 17/12/1949 doğumlu olduğu ve davacının gerçek doğum tarihinin 1962 yılı olduğunu, zira kendisinden evvel vefat eden kız kardeşinin kaydıyla yaşamaya devam etmesi nedeniyle kaydın bu şekilde oluşturulduğunu ileri sürerek kaydın tashihini talep ettiği anlaşılmıştır. Doğum ve ölüm olaylarının nüfus kütüğüne işlenmesi, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 15, 31 ve 33. maddelerine göre; nüfus idaresine verilmiş idari bir görev olup, nüfusa kayıt edilmeden kendisinden önce doğup ölen kardeşine ait nüfus kaydını kullanan kişinin nüfusa tescili dolayısıyla saklı nüfustan sicile yazılması da idari bir işlem niteliğindedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, T1 Türkiye kayıtlarındaki ile aynı kişi olduğunun tespiti ve Türkiye kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili, T1 Türkiye kayıtlarındaki Nure ile Suriye kayıtlarındaki Nure'nin aynı kişi olduğunun tespiti ve Türkiye kayıtlarındaki doğum tarihinin düzeltilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı Nüfus Müdürlüğü tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. "5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36/1- (a) maddesi, “Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır....
Dava, nüfusta sağ görünen kişinin ölümünün ve ölüm tarihinin tespiti ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 1. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile ilgilidir. Bu bakımdan hakim resen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir.Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğundan, Mahkemece sadece taraf ve tanık beyanları ile yetinilmeyip, resen, yaşı itibari ile ölüm olayını bilebilecek tanıkları araştırıp dinleyerek ...'nin ölüm tarihinin gün ve ay olarak da tespiti gerektiği dikkate alınmayarak sadece ölüm yılının tespiti ile yetinilmesi 2. ... mirasçılarından ölü kardeşi Mustafa Eyi'nin mirasçıları tespit edilerek davaya katılmalarının sağlanmaması, doğru görülmemiştir....