Özetle; nüfus kayıtlarında T1 kayıtlarının mevcut olmadığı, davacının babası ile ilgili muris arasındaki bağın nüfus kayıtlarından tespit edilemediği ancak aynı hane kayıtlarında Hüseyin ismine Hüseyin ve Hatice oğlu 15/04/1929 doğumlu Ahmet, Hüseyin ve Hatice kızı 01/04/1931 doğumlu Emine Doğan, Hüseyin ve Hatice oğlu 15/03/1935 doğumlu İsmail Kavlakoğlu'ya ait kayıtlarda rastlanıldığı, davacının babasının nüfus kayıtlarında Hüseyin ve Hatice oğlu olduğunun belirtilmesine rağmen anne ve baba ile irtibatının bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı; babası T3'nun babasının; T1 (İsmail ve Kezban oğlu 1901 doğumlu) olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesini istemektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada davada Çatalca 2.Asliye Hukuk Mahkemesi ve Çatalca Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltme istemine ilişkindir. Çatalca 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işlerinden olduğu gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Çatalca Sulh Hukuk Mahkemesi ise, yaş düzeltme davalarında görevli mahkemenin Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun . 36/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacının yaşının düzeltimi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....
Davacı, yaşının gerçekte 02.03.1972 tarihinde doğmasına rağmen, nüfus kütüğüne 02.03.1976 doğumlu olarak yazıldığını belirterek yaşının düzeltilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Bu nedenle anılan madde uyarınca davanın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı H.M.K.’ nın 21.,22. ve 23. maddeleri gereğince Demirci Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.06.2013 gününde oybirliğiyle Karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltme istemine ilişkindir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işlerinden olduğu gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. ... Sulh Hukuk Mahkemesi ise yaş düzeltme davalarında görevli mahkemenin Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun . 36/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacının yaşının düzeltimi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda dava konusu uyuşmazlığın anılan madde uyarınca ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Hanak Asliye Hukuk Mahkemesi ve Hanak Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, yaş düzeltme istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işlerinden olduğu gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, yaş düzeltme davalarında görevli mahkemenin Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36/1. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacının yaşının düzeltimi talep edilmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır....
Müdürlüğü temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine, 2-Tapu kayıtlarında malik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında amaç kayıtlardaki malik bilgilerinin nüfus bilgilerine uygun hale getirilmesi böylelikle güvenilir ve doğru tapu sicillerinin oluşturulmasıdır. Görülüyor ki, bu tür davalar genellikle nüfus bilgilerine aykırı olarak kütüğün malik hanesine bilgi geçirilmesinden diğer bir deyişle maddi hatadan kaynaklanır. Davanın niteliği hiçbir zaman mülkiyet nakline elverişli değildir. Somut olayda, eski 11962, yeni 7 parsel ile eski 11426, yeni 89 parsellerin maliki davacıdan ayrı bir kişiliği olan ve davada davalı olarak gösterilen ... Kızı ...’dür. Malikin kimlik bilgilerinde bir yanılgının varlığı ileri sürülüp dava açılmadığından, tapuda isim düzeltimi davası yoluyla mülkiyet nakli yapılamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nüfus Kayıt Düzeltimi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm ilgili kişi olduğunu iddia eden ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesi ile 1934 tarihinde ... ve ... oğlu olarak dünyaya geldiğini, anne hanesinde kaydı bulunmadığını ve annelik bağı kurulmadığını, bu nedenle annesi ile arasında bağ kurularak nüfus kayıtlarının düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek davacı ile annesi ... arasında analık bağının kurulmasına karar verildiği, kararın 28.2.2011 tarihinde kesinleştirildiği görülmüştür. Hükme karşı ilgili kişi olduğunu iddia eden ... 5.10.2021 tarihinde temyiz talebinde bulunmuştur....
Bu tür davalar da, kimlik bilgileri düzeltilirken kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Dava konusu 1262, 1429 ve 1430 parsel sayılı taşınmazlarda davacı ... (....) elbirliği halindeki maliklerden olup, baba ismi de ... olarak yazılıdır. Aynı parsellerde baba ismi yazılı olmayan ve "Şefik" olarak yazılması suretiyle düzeltimi istenen malik ... ise dosyada mevcut tapulama tutanaklarının edinme sebebi bölümündeki açıklamalar ile bunları bütünleyen nüfus kayıtları ve tapu kayıtlarına göre ... eşi olan İbrahim kızı ...'dır. Yani davacı ile farklı kişilerdir. Ne var ki, mahkemece bu istemin de kabulü sonucunda gerçekte... kızı olan ancak tapu kayıtlarında baba ismi yazılı olmayan ...'nın baba isminin "..." olarak düzeltilmesi suretiyle davacı yararına mülkiyet nakline sebebiyet verilmiştir....
Bir kadının bu yaşta doğum yapmasının tıbben mümkün olmadığı açık olup, hakim, nüfus kayıtlarında düzeltme yaparken kayıtlar arasında çelişki olmamasına özen göstermeli, böyle bir sonucu doğuracak kararlar vermemelidir. Mahkemece bu husus dikkate alınmadan davanın kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi ve 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 26.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/367 KARAR NO : 2022/473 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KINIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/84 ESAS 2021/104 KARAR DAVA KONUSU : Nüfus (Yaş Düzeltilmesi İstemli) KARAR : Kınık Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/04/2021 tarih 2020/84 Esas 2021/104 Karar nolu kararına karşı, davacı vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 11/01/1971 doğumlu olarak sehven nüfus kayıtlarına babasının eksik beyanı sonucu kayıt ve tescil yapıldığını, gerçek doğum tarihinin 11/01/1964 olarak tashihi gerektiğini, bu nedenle nüfus kayıtlarındaki doğum tarihinin 11/01/1964 olarak tashihine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....