Mahkemece her iki davanın TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca kabulüyle, boşanmalarına karar verilmiş, gerekçeli kararın gerekçe kısmında ise kadının TMK 162. maddesine dayalı boşanma talebinin reddine dair hüküm tartışılmış ancak kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm kısmında kadının "pek kötü veya onur kırıcı davranışa" dayalı davası yönünden bir hüküm kurulmamıştır. Hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır. Hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında verilen hükmün gösterilmesi gerekir (HMK m.26, 297/2). Yasal gereklilik böyleyken davacı-karşı davalı kadının "pek kötü veya onur kırıcı davranış" (TMK m.162) hukuki sebebine dayalı boşanma talebi yönünden de bir karar verilmesi gerekirken, kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm kısmında işbu talep yönünden, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
davranış nedeniyle, olmazsa TMK'nın 166/1- 2 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Tuana İrem Pamukçu'nun dava boyunca geçici velayetinin ve dava sonunda velayetinin anneye verilmesine, 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminata, müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına, kararın kesinleşmesi ile aynı miktar iştirak nafakasına, davacı için aylık 800,00 TL tedbir nafakasına kararın kesinleşmesi ile yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dairemizce; resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Dava; pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış (TMK. md.162) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine (TMK. md. 166/1) dayalı olarak boşanma ve ferilerine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; Pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış hukuksal sebebine dayalı (TMK....
sureti ile davacı kadına şiddet uyguladığı, kadının da kurtulmak için erkeği itmesi neticesinde erkeğin kapıya çarparak yaralandığı, erkek tarafından başlatılan ve kadının yaralanmasına neden olan bu eylemin tek kez olsa da onur kırıcı davranış niteliğinde bulunduğu, yine davalı erkeğin, işyerindeki sekreter Yasemin ile olan ve Yasemin tarafından kaydedilen konuşmaların kaydının, davacı kadına işyeri sahibi tarafından gönderildiği, dosyaya ibraz edilen ses kayıtları incelendiğinde, davalı erkek ile sekreter Yasemin arasında ilişki olduğuna dair rahatsız edici ve samimi konuşmaların da hem konuşma içeriği hem de bir başkası tarafından davacıya gönderilmesi neticesinde onur kırıcı davranış niteliğinde bulunduğu anlaşılmakla bu durumda, davalının boşanmaya neden olaylarda tam kusurlu olmasına rağmen TMK 162....
Ancak davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m. 162) ve terk hukuki sebebine dayalı boşanma davaları (TMK m. 164) varken; gerekçede evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile reddedildiği belirtilmemiştir. Yerel mahkeme kararının Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası alacağı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm verilmemesi de usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Somut davada davacı pek kötü davranış sebebi ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma sebebine dayandığına göre gerçekleşen eylemin öncelikle özel boşanma sebepleri açısından değerlendirilmesi, bunun ispatlanması durumunda artık genel boşanma sebebinin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın karar verilmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerekir. Toplanan delillerden, erkeğin kusurlu olmasına sebebiyet veren davranışları pek kötü ve onur kırıcı davranış olarak kabule yeterli değildir. Bu nedenle davacının TMK.nun 162.maddesine dayalı boşanma isteminin reddine karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2019 NUMARASI : 2018/655 ESAS 2019/322 KARAR DAVA KONUSU : Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle KARAR : Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353. ve 356.maddeleri gereğince DURUŞMASIZ OLARAK ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355.maddesine göre istinaf sebepleri ile bağlı olarak dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların davalının onur kırıcı davranış ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarını, her iki çocuğun velayetinin davacıya verilmesini, şiddet uygulayan davalının aynı zamanda evin geçimini sağlayan ve ekonomik olarak katkıda bulunan kişi olması sebebiyle çocukları da göz önüne...
CEVAP 1.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin eş olarak yükümlülüklerini yerine getirmediğini, geceleri sürekli kahvehaneye gittiğini, eşiyle ve eviyle ilgilenmediğini, sürekli alkol aldığını, müvekkilinin 1,5 yıl önce evi terk ederek ailesinin yanına gittiğini, erkeğin hayatında başka kadın olması nedeniyle bu şekilde davrandığını belirterek pek kötü onur kırıcı davranış ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle tarafların boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına, 100.000.00 TL maddî, 100.000.00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2. Davacı erkek birleşen davaya verdiği cevap dilekçesinde özetle; iddiaların yersiz olduğunu belirterek birleşen davanın reddini savunmuştur. III....
Dava; pek kötü ve onur kırıcı davranış (TMK md. 162) ile evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Davacı kadının kabul edilen TMK'nın 166/1. maddesine dayalı boşanma davasına karşı istinaf yoluna başvurulmadığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir....
Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özet ile; "tarafların 2016 yılından beri evli olduğu, davacının bekçi olarak çalıştığı, davalının ise asgari ücret ile bakıcı olarak çalıştığı, tarafların müşterek çocukları bulunmadığı, davalının uzun süredir devam eden şüpheli davranışlarının ardından, davacının yatak odasında davalının telefon ışığının yandığını gördüğü, gece kimden mesaj geldiğini anlamak için telefona baktığında bir başka erkeğin davalıya hitaben "ömrüm, canım" ile başlayan mesajları sms yolu ile attığını gördüğü, davalının telefonunda bulunan mesajları okuduğu ve fotoğrafları da gördüğü, bu fotoğraflardan davalı yanın davacıyı aldattığının kesin olarak ortaya çıktığı, boşanma taleplerine dayanak oluşturan zina ve onur kırıcı davranış ve haysiyetsiz yaşam sürme olduğu, genel boşanma sebebinin yanında öncelikle bu sebeplerinde değerlendirilmesini talep ettikleri, yine davalının söz konusu hareketinin aynı zamanda onur kırıcı bir davaranış olarak da nitelendirilebileceğinden, zina...