Bilindiği üzere; manevi tazminat, haksız bir eylemin yarattığı üzüntünün, duyulan elem ve acıların giderilmesini amaçlayan bir ödencedir. Manevi zarar, mal varlığına dokunmayan, yaşam, sağlık, namus, sır, aile mahremiyeti gibi mal varlığı harici varlıklarda meydana gelen azalma olup, bu zarar manevi tazminatla giderilmeye, azaltılmaya çalışılmıştır. Nişanın bozulmasının, taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2022 NUMARASI : 2020/799 ESAS 2022/190 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK.nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların 07/08/2018 tarihinde nişanlandıklarını, müvekkilinin nişan hediyesi olarak 1 adet tuğralı altın kolye, zinciri ile birlikte, 22 ayar 15.76 'şar gr'dan 2 adet bilezik, 1 adet 22 ayar altın klasik yüzük verdiğini, davalının hiçbir neden göstermeksizin nişanı bozduğunu, nişanın bozulmasına rağmen müvekkilinin vermiş olduğu hediyeleri geri alamadığını, davalının iade etmediğini, davalı tarafın nişanı neden bozduğunun ise müvekkili tarafından...
Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 09/10/2019 NUMARASI: 2015/385 Esas - 2019/1087 Karar DAVANIN KONUSU: Maddi ve Manevi Tazminat İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1714 Esas sayılı dosyasında; DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat KARAR TARİHİ: 06/07/2022 Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 18/02/2015 günü, davalı ... Ltd. Şti'ye ait olan ve davalı ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır ceza Mahkemesi Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 1.701,54 TL maddi ve 3.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Hükmün 2 numaralı bendinde, davacı lehine tayin olunan maddi ve manevi tazminat miktarlarına davacının da talebine uygun olarak tutuklama tarihinden itibaren yasal faize hükmolunduğunun belirtilmiş olmasına rağmen, yine aynı bentte dosya içeriği ile de uyumlu olmayacak şekilde ''davacının faiz talebinin ilk hükmün Yargıtayca bozulmasından sonra...
Bu nedenle nişanın bozulması nedeniyle nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları ziynet eşyaları verenler tarafından geri istenebilir. Bilirkişi raporunda belirtilen gelinlik, muhtelif kumaş ve giyim, davetiye ve bağış dışındaki maddi tazminata konu masraf ve eşyalar davacının zilyetliğinde kalıp davacı tarafından kullanılmakta olduğundan bunlar yönünden davacının talebinin reddi gerekirken bu masraf ve eşyalar yönünden de maddi tazminat talebinin kabulü doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava dilekçesinde asıl davacı 25.169 TL'lik nişan hediyelerinin iadesine, karşı davada ise 500 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulü, karşılık davanın da zamanaşımı nedeni ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı ile davalının nişanlandıklarını, ancak bu nişanın davalının haksız hareketleri sonucu bozulduğunu beyan ederek, nişan hediyelerinin aynen, olmadığı takdirde bedelleri olan 25.169 TL.’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı, davalının evlenme teklifini kabul ederek aileler arasında nişan yapıldığını, davalının maddi durumunu gerekçe göstererek düğünü daha sonra yapacağını söylemesi üzerine birlikte yaşamaya başladıklarını, daha sonra Bursa iline taşındıklarını, düğün yapılmaması üzerine tartışmalar çıktığını, davalının giderek üslubunu değiştirdiğini, evli ve çocuklu olduğunu, eşiyle boşanma davasının henüz sonuçlanmadığını söyleyerek kendisine hakaret ettiğini beyan ederek manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, evlenme vaadi ve nişanın bozulması nedeniyle tazminat isteminde bulunulduğu, taraflar arasında resmi olarak evlilik birliği kurulmasa da, tazminat istemine konu eylemin aile hukukundan kaynaklanan hakların ihlaline yönelik olması şeklindeki gerekçe ile Aile Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir....
halen bu durum nedeniyle psikolojik tedavi gördüğünü, davacı ve davalının 1 yıl boyunca satın alınan evde karı-koca gibi evlilik inancı ile birlikte yaşadıklarını ve tüm çevrelerinin bu durumu bildiğini, gönül birlikteliği yanında cinsel birlikteliğin de yaşanması suretiyle davacının ağır manevi zarara uğratıldığını, davalının kusurlu hareketleri ile nişanın bozulmasına neden olduğunu belirterek, 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
GEREKÇE: Dava; manevi tazminat talebine ilişkindir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4.maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 2.kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulanış Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür. 04.06.1958 gün 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da vurgulandığı gibi; bir davada dayanılan maddi vakıaları açıklamak tarafların, bu olguları hukuken nitelendirmek, uygulanacak yasa maddelerini arayıp bulmak ve doğru olarak yorumlayıp uygulamak da hâkimin görevidir. Diğer bir deyişle; bir davada maddi olayı anlatmak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakime aittir. (HMK. madde 33). Anılan yasal düzenlemeye göre davayı aydınlatma görevinin mahkeme hâkimine ait olmasına göre uyuşmazlığın çözümüne ilişkin hukuki nitelendirme yapılmalıdır....