Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, davalı ile müvekkili olan davacının nişanlandıklarını, ancak davalının kusurlu hareketleri neticesinde nişanın bozulduğunu beyan ederek, şimdilik 1000 TL. maddi ve 10.000 TL.manevi tazminatın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Davacı duruşmadaki beyanında, maddi tazminat talepleri içinde , nişan için yapılan masraflar ile ,davalı nişanlıya takılan takıların da bulunduğunu ifade etmiştir.Davalı savunmasında,nişanın bozulmasında kusurlu tarafın davacı olduğunu ,kendisinde 7 adet çeyrek altının bulunduğunu ifade etmiştir.Mahkemece , kusurlu tarafın davacı olduğu gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....

    Dava dilekçesinde; tarafların 10.11.2007 tarihinde nişanlandıkları, ancak davalının kusuru sonucunda nişanın bozulduğu ileri sürülerek nişan hediyelerinin iadesiyle birlikte 4.000 TL maddi, 5.000 TL de manevi tazminatın tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece; nişan sırasında davalıya takı takıldığı ve davacı tarafından 2.500 TL para verildiğine dair delil bulunmadığı, nişanın bozulmasında davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek herhangi bir eylemin bulunmadığı ayrıca maddi bir zararının da oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

      Asliye Hukuk Mahkemesince, nişanın bozulmasından kaynaklanan davaların aile mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Aile Mahkemesince ise davalıya gönderildiği iddia olunan paranın nişan hediyesi niteliğinde olmadığı bu nedenle davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanunun 4. maddesi uyarınca 4721 sayılı Türk Medenî Kanunun 2. kitabı ile (3 kısım hariç) 4722 sayılı Türk Medenî Kanunun yürürlüğü ve uygulanış şekli hakkında kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemesinde görülür....

        Zaten müvekkili tarafından gönderilen paranın banka havalesiyle gönderilmiş olduğunu ve bu dekontların dosya içerisinde mevcut bulunduğunu, davalı müvekkili ile aralarında hukuki bir ilişkinin bulunmadığından bahsettiğini bu nedenle davalının aldığı bu paraları müvekkiline ödemesi gerektiğini, ancak nişanın hukuki bir sebep olduğunu ve nişanın bozulması halinde mutat dışı olan hediyelerin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği iadesi gerektiğini, müvekkilinin maddi kayba uğramasına yol açan ve sonrasında aldığı paraları iade etmeyen borçlunun bu paraları iadesine karar verilmesini talep ettiğini, bu nedenlerle icra takibine vaki haksız ve kötü niyetli itirazın iptali için dava açmasının zaruretinin hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydı ile İskenderun İcra Müdürlüğünün 2017/9367 Esas numaralı dosyasına vaki itirazın iptali ile %20'den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, yapılan nişanın aldatmaca olduğu iddiasına dayalı verilenlerin tahsiline yönelik başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 07/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nişanın bozulmasından dolayı verilen hediyelerin iadesi ve karşı dava olarak çeyiz eşyalarının iadesine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 01.04.2013 (Pzt.) ....

            Aile Mahkemesi’nin 2006/160 Esas sayılı karşı davasında ise; kendisinin de evlilik inancı ile birçok hediyeler almış olduğunu, ancak nişanın karşı tarafça anlaşılamayacak nedenlerle bozulduğunu, 5 burma bilezik, bir altın set, saat, alyans ve tektaştan oluşan ziynet eşyalarını iade etmeye yanaşmadığını belirterek, 460 TL nişan giderleri ve nişan hediyelerinin aynen iadesine, aynen iade mümkün olmaz ise bedelleri tutarı olan 6540,00 TL nin faizleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              davalının kusurlu davranışları nedeniyle bozulduğunu ispat edemediği,esasen dava dilekçesi ve dava dosyasına sunulan dilekçelerde de bu yönde iddiası bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava;nişanın bozulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK 120/1. maddesinde; "Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacı ile yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür....

                Aile mahkemesi kurulamayan yerlerde bu Kanun kapsamına giren dava ve işlere, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemesince bakılır (4727 SY.md.2).Nişanın bozulması nedeni ile açılan maddi ve manevi tazminat davalarının da aile hukukuna ilişkin bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davaya Aile Mahkemesinde bakılması gerektiği gözetilerek, öncelikle ayrı Aile mahkemesi varsa dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddi, yoksa davaya Aile mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken esas hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava nişanın bozulması sebebi ile manevi tazminat isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesinin davacının cevaba cevap dilekçesini süresinden sonra sunduğu, dilekçeler aşamasının cevap dilekçesi ile son bulduğu ve bu aşamadan sonra sunulan delillerin değerlendirilemeyeceği, erkeğin bildirdiği Konya 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/222 esas ve Konya 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/247 esas sayılı dava dosyalarının iş bu dava tarihinden önce açılmış olması sebebiyle sonradan elde edilmiş bir delilden bahsedilemeyeceği, bu haliyle davalının cevap dilekçesinde bildirmediği tanıkların ıslah dilekçesi kapsamında dinlenilmemesinin isabetli olduğu anlaşılmakla davalı tarafın bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı TMK. nun 121.maddesine göre; nişanın bozulması yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir....

                  UYAP Entegrasyonu