Somut olayda, taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının aralarındaki nişan akdi sebebiyle davalılara vermiş olduğu bir miktar para ve nişan hediyelerinin iadesi istemine ilişkindir. Buna göre uyuşmazlığın ''Aile Hukukuna" ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davanın konusu, Aile Hukukundan kaynaklandığına göre, açılan bu davanın 4787 sayılı Yasanın ....maddesi gereğince, Aile Mahkemesinde bakılması gerekmektedir. Hal böyle olunca; mahkemece, davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, görev hususu düşünülmeksizin, Asliye ... Mahkemesi olarak işin esasına girilerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin geri alınması, karşı dava yönünden nişan bozma nedeniyle maddi-manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 30.06.2014 (Pzt.) .......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm asıl dava yönünden nişan bozma nedeniyle hediyelerin iadesi, karşı dava yönünden nişan bozma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.03.11.2014(Pzt.)...
Davalı T6' in 03.01.2019 hakim havale tarihli cevap dilekçesinden özetle; Davacının taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafın iddialarını ispat etmesi gerektiğini, dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiç birinin usul kuralları çerçevesinde iddia edilen vakıayı ispata elverişli araçlar olmadığını, iddiaların tarafına yönelttiği suçlamaların tamının yalan, çarpıtılmış ve gerçek dışı olduğunu, belirtilen etkinliğin düğün değil nişan merasimi olduğunu, nişan video görüntülerinde masaların üzerinde 2.5 litre fanta, 2.5 litre coca cola, 2 şer adet 2.5 su konulduğu açıkça belli olduğunu, çiftlerin kestiği aş pastada görüntülerde mevcut olduğunu, nişan video görüntüleri ve fotoğraflarından da anlaşılacağı üzere nişana kimlerin geldiği, kimlerin çiçek yolladığı ve nişan merasiminde kesilen yüzük töreninde her şey apaçık ortada olduğunu, 245 kare nişan fotoğrafı alan ve video görüntüleri olan bir kişinin ifadesi ile dava...
Somut dava dosyasında; davacı-davalı erkek, nişan nedeni ile takılan nişan yüzüğü de dahil tüm ziynet eşyalarının davalı-davacıda kaldığını, iade edilmediğini, nişan ve düğün hazırlıkları için oturulacak evin kirası da dahil bir takım masraflar yapıldığını, nişanın bozulması nedeni ile üzüntü ve elem yaşadığını iddia ederek, mutat dışı hediyelerin aynen, olmadığı takdirde mislen iadesine, bunun da mümkün olmaması halinde karar tarihindeki değerlerinin tahsiline, maddi ve manevi zararlarının giderilmesine, davalı-davacı kadın ise, nişan ve evlenileceği inancı ile yaptığı masrafların ve de nişanın haksız bozulması nedeni ile uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir....
HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 388 ] "İçtihat Metni" Esas davada nişan hediyelerinin aynen değilse bedelinin masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Karşılık davada 1.000.000.000 lira manevi tazminatın karşı taraftan faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiş, mahkemece esas davanın kabulü, karşılık davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada nişanın bozulmasından dolayı nişan hediyelerinin aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili, karşılık davada ise nişanın haksız bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece, nişan hediyelerinden bilirkişi raporunda 7 sıra halinde dökümü yapılan ziynet eşyalarının aynen, değilse bedeli toplamı 2.300.000.000....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, davalının nişanı sebepsiz yere bozduğu belirtilerek, nişan hediyelerinin aynen iadesi olmadığı takdirde 7.765,00 TL bedelinin ve 5000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili talep edilmiştir.Birleşen dava dosyasında ise, nişanın karşı tarafın kusuru nedeniyle bozulduğu ve nişandan ayrılan kızın küçük bir yer olan köyde yaşaması nedeniyle evlenme şansının azaldığı gibi hiçbir neden yok iken ayrılması nedeniyle kişilik haklarının zedelendiği ileri sürülerek 20 000,00 TL manevi tazminatın tahsili istenilmiştir.Mahkemece; davacı ... ’in kendisi ve yakınları tarafından davalıya nişan nedeni ile takılan altın ve hediyelerin davalı ...’nın yaşadığı köyün örf ve adetlerine göre nişan erkek tarafından bozulduğu takdirde iadesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile nişan hediyelerinin aynen iadesi isteminin reddine; davacı ......
Aile Mahkemesi’nin 2006/160 Esas sayılı karşı davasında ise; kendisinin de evlilik inancı ile birçok hediyeler almış olduğunu, ancak nişanın karşı tarafça anlaşılamayacak nedenlerle bozulduğunu, 5 burma bilezik, bir altın set, saat, alyans ve tektaştan oluşan ziynet eşyalarını iade etmeye yanaşmadığını belirterek, 460 TL nişan giderleri ve nişan hediyelerinin aynen iadesine, aynen iade mümkün olmaz ise bedelleri tutarı olan 6540,00 TL nin faizleri ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREKÇE : Dava TMK 120 ve 121 nci maddeleri gereğince haksız nişan bozulmasına dayalı maddi ve manevi tazminat taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarakinceleme yapılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun" maddi tazminat" başlıklı 120/1 nci maddesine göre"...Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır. ", Aynı yasanın"manevi tazminat"başlıklı 121 nci maddesine göre de"...Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. "....
Davalı vekili; müvekkilinin okuduğunu ve abisinin askerde olması nedeniyle düğünün 2 sene sonra yapılması talebinde bulunulduğunu, ancak davacının ihtar çekerek nişanı bozduğunu, nişan akşamı bir kısım ziynet eşyalarının bilezik yaptırmak için davacının kardeşi ...'e teslim edildiğini, davalı da giyim eşyası ile 1 adet yüzük, 1 adet saat, 1 çift küpe kaldığını beyanla, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, tarafların sadece düğün tarihinde anlaşamamaları nedeni ile davalı tarafın ailesi tarafından nişanın bozulduğu, nişanda davacının bir set ve bir alyans taktığı, diğer takıların davacının akrabaları tarafından takıldığı ve nişandan sonra erkek tarafına bilezik yaptırmak için verildiği anlaşılmakla, nişan hediyelerini veren kişiler isteyebileceğinden, davanın bir set ve bir alyans için kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....