Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı duruşmadaki beyanında, iddiaların asılsız olduğunu, kendisinin oğlu ile davacının kızının nişanlandığını, davacının davaya konu bonoya ilişkin olarak kendisinden nakit borç aldığını, daha sonra nişanın bozulduğunu, borcunu ödemesi için defalarca uyarmasına rağmen davacının ödememesi nedeniyle senedi icra takibine koyduğunu, bononun bankalardan alınmış kredilerle bir ilgisinin olmadığını, alacağın şahsi bir alacak olması nedeniyle ticari defterlerine geçirmediğini beyan ederek, davanın reddini talep etmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde; tarafların evlilik birliği kurmak üzere hareket ettiklerini ancak 2009 yılı Ekim ayı içinde ayrıldıklarını, eldeki davanın 22.03.2011 tarihinde açıldığını, nişanın sona ermesinden doğan dava haklarının 1 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu belirterek; davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde açılmadığı gerekçesi ile reddini vekaleten savunmuştur. Mahkemece; eldeki davanın nişanın sona ermesinden sonraki 1 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; davalının davacıya ait evden davacının rızası dışında ev eşyalarını alıp götürdüğü ve davacının bu eylem nedeni ile davalıdan şikayetçi olduğu anlaşılmaktadır. Oluşa göre davaya konu eylem aynı zamanda şuç teşkil eden bir eylem niteliğinde olup, olaya uygulanacak zamanaşımı süresinin belirlenmesinde ceza zamanaşımı süresine bakılmalıdır....

      Noterliğinin 30.05.2019 tarih ve 12029 yevmiye nolu ihtarnamesiyle nişanın bozulması sebebiyle düğünün gerçekleşmeyeceğini, davalı tarafa yazılı olarak bildirmişse de Hacı Eraslan'ın tanık anlatımında nişanın mart ayında atıldığı ve senedi almak için araya birilerini soksalar da para istemeleri nedeniyle senedin alınmasının mümkün olmadığını bildirdiği ve Haziran ayı gibi yoğun düğün faaliyetlerinin gerçekleştirildiği bir ayda davalıya ait düğün salonunun boş kalmasının hayatın olağan akışına da aykırı olduğu göz önüne alındığında, tüketicinin fesih/sözleşmeden dönme gibi hukuki işlemlerini resmi kanallarla yerine getirme zorunluluğu da olmadığından yukarıda adı geçen tanık anlatımlarına itibar edilerek davalının düğün salonunu bu süre içerisinde başka kişilere kiralaması mümkün olduğunun kabulü gerekmiştir....

      DAVA KONUSU : Nişanın Bozulması Nedeniyle Hediyelerin Geri Verilmesi KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin oğlu Baki Çakır ile davalının nişanlandıklarını, nişan nedeni ile davalıya hediyeler geldiğini, aradan geçen süreçte müvekkilinin oğlu ile davalı arasındaki nişanın 08/06/2018 tarihinde son bulduğunu, nişanın sonlanmasında müvekkilinin oğlunun veya müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını, alışılmışın dışındaki hediyeler olduğunu bildirerek, bir tane bilezik (25gr-22 ayar), 5 taş yüzük, 5 çeyrek altın, 1 Cumhuriyet altını, 1 tane zincir (8,5 gram) 2 çerçeve (içerisine üç altın takılan tanesi 7,5 gram), bir bileklik (13 gram) casper marka cep telefonu (alındığı tarih itibari ile 1.632 TL )aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmadığı takdirde parça borcu olmadığından mislen iadesine, mislen iadesinin mümkün olmaması durumunda sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğini...

      Nişanının bozulması nedeniyle mutad dışı hediyelerin geri alınmasına ilişkin davalarda kusur aranmaz. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre; nişan yüzüğü dışında kalan tüm altın, takı ve ziynet eşyaları mutad dışı hediye olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle nişanın bozulması nedeniyle nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların diğer nişanlıya vermiş oldukları ziynet eşyaları verenler tarafından geri istenebilir. Hediyelerin verildiği ve iade edilmediği hususu her türlü delille de ispat edilebilir. TMK'nın 6.maddesi hükmü uyarınca; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde; gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere, ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı ispatlaması gerekir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2021 NUMARASI : 2021/436- 2021/954 DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalının, 01.09.2019 tarihinde nişanlandıklarını, nişanlılık dönemlerindeki ilişkileri gayet iyi olmasına karşılık, ailelerin karşılıklı uyum sorunu yaşamaları sebebiyle tartışmalar yaşandığını ve müvekkilin, davalı tarafından asılsız suçlamalarla emniyete şikayet edildiğini, şikayet olayı ile birlikte müvekkil hakkında tedbiren uzaklaştırma kararı alındığını ve kararın müvekkile bildirilmesi ile birlikte nişan ilişkisinin son bulduğunu, gerek nişan...

      nin bu işten vazgeçmesi arasında uzunca bir zaman geçtiği, söz konusu resmi nikah işleminin tarafların ortak rızasıyla yapıldığı, taraflar arasında düğün için yapılacak masrafların kim tarafından karşılanacağı hususunda hukuki bir ihtilaf bulunduğu, nişanın her bozulması durumunda dolandırıcılık suçunun oluşmayacağı, sanık ...'nin, rızayla veya rıza dışı olsun, katılanın oğlu ... ile birlikte gittiği ve bu kişiyle birlikte kaldığı, bu hususta taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunduğu, sanık ...'nin, katılanın oğlu ...'dan 2008 yılında boşandığı, sanık ... ve ailesinin daha önce başka nişanları da bozmuş olmalarının, bu eylem açısından da, suç işleme kastıyla hareket ettiklerini göstermeyeceği, sanıklar ... ve ...'...

        nin baldızı ile nişanlı iken nişanın bozulduğu, maktulün arkasından olumsuz konuşması nedeniyle nişanın bozulduğunu düşünen sanığın bu durumdan maktulü sorumlu tuttuğu ancak, maktulün sanık hakkında asılsız söylemlerde bulunarak nişanın bozulmasına neden olduğuna dair dosya kapsamında delilin bulunmadığı, kovuşturma aşamasında dinlenen taraf ve tanık beyanlarının da sanık savunmasını doğrulamadığı, sanığın eylemini kendisine yönelmiş haksız bir eyleme karşı işlediğine dair somut bir delilin bulunmaması karşısında, sanık hakkında haksız tahrik indiriminin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır. E....

          Davacı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; ilk derece mahkemesince toplanan delillere, yapılan yargılamaya, dosyadaki yazılara ve kanuni gerektirici sebeplere göre, ilk derece mahkemesinin de kabulünde olduğu gibi davacının, tarafsız davalı tanığı Seyran Güneş'e, eski sevgilisi Erdinç ile Zeytinkonağın'da görüşmesinden dolayı davalının kıskandığını ve bu nedenle ayrıldıklarını söylediği, ayrıca davacının kendi cep telefonundaki watsaptan Erdinç ile olan mesajlarını, resim ve videolarını bu tanığa gösterdiği, tanığın mesajları okuduğunda Erdinç'in davacıya "geçmişte yaşadıklarımız çok güzeldi, unutamıyorum" şeklinde mesaj çektiğini, davacının da "benim için de unutulmazdı" şeklinde karşılık verdiğini gördüğü, ayrıca Erdinç'in davacı ile olan eski arkadaşlığına dair bir video ve resimler paylaştığı, resimde davacının fotoğrafı ve kalp resminin gözüktüğü, bu durumda nişanın bozulmasına davacının sebebiyet verdiği, nişanın bozulmasında davacının kusurlu olduğu, TMK'nun yukarıda...

          Daha alt düzeyde manevi tazminata karar verilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/12/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu