WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer taraftan yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81. maddesinden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz. Burada yüklenicinin eser sözleşmesinden kaynaklanan borçlarının neler olduğuna ilişkin bazı açıklamaların yapılması gerekmektedir. Genel olarak eser sözleşmelerinde yüklenici, belli bir sonucu meydana çıkararak onu iş sahibine teslim etmeyi taahhüt eder. Eser sözleşmelerinde yüklenicinin “eseri meydana getirme borcu” dayanağını Borçlar Kanununun 355. maddesinden alır. Anılan hükme göre; “İstisna bir akittir ki onunla bir taraf (müteahhit), diğer tarafın (iş sahibinin) vermeyi taahhüt eylediği semen mukabilinde bir şey imalini iltizam eder.” Yasada “şey” olarak ifade edilen “eser” dir....

    Kararı, davacılar vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz itirazları yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı eksik ve ayıplı ifadan dolayı tazminat, nama ifaya izin ve yapılan bir kısım giderin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece aynı bilirkişi kurulundan bir asıl ve iki ek rapor alınmıştır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan vekalet ücretinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı açılmış menfi tespit davasıdır....

      DAVANIN KONUSU : Alacak, Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 21/09/2021 KARARIN YAZIM TARİHİ : 01/10/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak, menfi tespit istemlerine ilişkin davada mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, davalı ile Ankara.......

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2021 NUMARASI : 2019/476 Esas-2021/746 Karar (Birleşen Ankara 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/367 Esas Sayılı Dosyası) DAVACI/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI : VEKİLİ : DAVALI/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI VEKİLİ : DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali-Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 13/04/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 14/04/2023 Taraflar arasında görülen İtirazın İptali-Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, birleşen davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde asıl dava yönünden davacı vekili, asıl ve birleşen dava yönünden davalı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Asıl davada davacı vekili; müvekkili şirketin davalıya 28/11/2016 tarihinde taraflar arasında imzalanan Talaş Dönüşüm Sistemi Kurulması sözleşmesi kapsamında talaş dönüşüm sistemi sattığını...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davalarda alacak, nama ifaya izin verme, fazladan ifa bedelinin tahsili, tapu iptali ve tescil, maddi tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı birleşen 2009/552 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, diğer davaların kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı birleşen davada davacı ... vekili ile davacı birleşen davada davalılar ..., ... vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen davalar, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Arsa sahibinin açtığı davalardan; asıl dava kira tazminatına ilişkin, birleşen 2009/521 esas sayılı dava nama ifa bedeline ilişkin ve birleşen 2009/585 esas sayılı dava eksik işler ve değer kaybı bedeline ilişkindir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2024/49 KARAR NO : 2024/112 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A K A R A R İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ : 25/11/2023 NUMARASI : 2023/500 Esas İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN/ DAVACI VEKİLİ : İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ EDEN/ DAVALI : DAVANIN KONUSU : Tapu İptali ve Tescil Olmadığı Takdirde Alacak (Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) TALEP KONUSU : İhtiyati Tedbir (Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 16/02/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/02/2024 Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak davasında mahkemece ihtiyati tedbire itirazın reddine dair verilen karara karşı ihtiyati tedbire itiraz eden eden/ davalı ... vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: İhtiyati tedbir talep eden davacı...

              İş sayılı dosyası ile mevcut olduğunu, davacı tarafın iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde kendi edemini yerine getirmeksizin sözleşmeyi atlatmaya çalışarak ve kasıtlı olarak kısım kısım dava açmak suretiyle mahkemeleri yanılgıya düşürmeye çalıştığını, davacı tarafın bir kısım adalar üzerinde zar zor yaptığı inşaatlar üzerinde yetki ve izin alarak kalan kısımlar yani boş adalar üzerinde hiç bir şey yapmayacağını, tamamlanacağına dair hiç bir samimi beyanın da olmadığını, kooperatifin zaten tasfiye aşamasında olduğunu, yüklenici sıfatında olan kooperatifin tasfiyeye girmesinin kooperatifin bundan böyle sözleşmedeki edimlerini yerine getirmeyeceğinin ön önemli ve bariz kanıtı olduğunu, iş bu dava kat irtifakının kurulmasına izin verilmesi davası da olsa karşılıklı borç yükleyen sözleşmede edimlerini yerine getirmeyen tarafın sözleşme bütününe aykırı olarak nama ifaya izin talebinin yerinde olmadığını, davacı kooperatifin 21/11/2014 tarihinden beri karar almadığı, atıl durumda bırakıldığını...

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının Borçlar Kanunu 358/2 maddesine göre açtığı nama ifaya izin davasının usulden reddine, davacının kira ve ceza-i şarta ilişkin davasının kabulüne karar verilmiş, verilen karar davacı ve davalı Laçin A.Ş tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davacının dava dilekçesi ile davalı şirketten satın aldığı bağımsız bölümün eksik teslim edilmesi nedeniyle ortak alanlardaki ve bağımsız bölümdeki bu eksiklerin tamamlattırılmasına ilişkin nama ifaya izin talebini 21.06.2011 havale tarihli ıslah dilekçesi ile eksik imalat nedeniyle tazminat talebine dönüştürdüğü gözönüne alınarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2- Davacının, davalı Laçin şirketi ile aralarında akdedilen taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin 7. maddesinde düzenlenen ceza-i şart ve kira kaybının davalı Laçin şirketinden tahsilini istediği, bu kalemler yönünden ne dava dilekçesinde nede ıslah dilekçesinde...

                EPDK tarafından pay devrine izin verilmemesi halinde, bu durum TTK madde 493/1 gereğince önemli sebep kabul edilerek pay devrinin onayı istemi reddedilecektir. Söz konusu izin için müracaat ilgili lisans sahibi şirket tarafından yapılacaktır. EPDK iznine tabi olmadığı anlaşılan veya EPDK iznine tabi olduğu halde EPDK tarafından izin verilen (B) grubu pay devirleri pay defterine kaydedilecektir.” Davalı Şirket’in iddiasının aksine, Şirket’in B grubu hamiline yazılı pay senetleri yalnızca nama yazılı pay senetlerine dönüştürülmemiş, ayrıca nama yazılı pay senetlerine dönüştürülen payların devrini de güçleştirmiştir. Şirket’in yalnızca B grubu hisselerinin türünün değiştirildiği, söz konusu paylara devir sınırlaması getirilmediği yönündeki iddiası yerinde değildir. Kural olarak esas sözleşme değişiklikleri, şirket sermayesinin en az yarısının temsil edildiği genel kurulda, toplantıda mevcut bulunan oyların çoğunluğu ile alınır (TTK m. 421/1)....

                  UYAP Entegrasyonu