Davalı vekili; kabul edilen yardım nafakası davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Davacı vekilinin; hükmedilen yardım nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin incelenmesinde; Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Diğer taraftan; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m.364) Eğitimine devam eden ergin birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir....
Taraflar arasındaki yardım nafakasının artırılması (Asıl Dava), yardım nafakasının kaldırılması (Karşı Dava) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkilinin dedesi olduğunu,müvekkilin babasının 2004 yılında vefat ettiğini, . 2013/397 karar sayılı ilamı ile müvekkili lehine aylık 400 TL nafaka hükmedildiğini, müvekkilinin . bölümünden mezun olduğunu, iş bulamadığını, davacının.öğrenci olduğunu, bu nedenle müvekkili lehine 2010 yılında hükmolunan 400 TL yardım nafakasının değişen sosyal ekonomik koşullar, artan ihtiyaçlar nedeniyle 600 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
Mahkemece 1-Yoksulluk nafakası arttırılması yönünden açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile daha önce hükmedilen 250 TL yoksuluk nafakasına ilaveten dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 100 TL yoksulluk nafakasının arttırılmasına, 2- İştirak nafakası yönünden açılan davanın kabulü ile dava önce hükmedilen 150 TL iştirak nafakasına ilaveten dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 200 TL iştirak nafakasının arttırılmasına karar verilmiş , hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 350 TL ye yükseltildiğinin ve iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 350 TL'ye yükseltildiğinin hükme eklenmesinin yerel mahkemece düzeltilecek bir eksiklik olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.09.2013 günü oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesinin 2017/913- 2019/12 esas karar sayılı dosyasında görülen yardım nafakası davasında lehine 6.000,00 TL yardım nafakasına hükmedildiğini, yaklaşık 6 ay önce verilen kararın mevcut piyasa şartlarında yetersiz kaldığı gibi devam etmekte olduğu okulun yılık eğitim ücretinin 62.500,00 TL ye yükseltildiğini, yıllık okul ücreti dışında da giderleri olduğunu, nafakasının yetersiz kaldığını belirterek, okul ücretinin acilen ödenmesi için aylık 6.000,00 TL yardım nafakasının artırılarak aylık 12.000,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
(Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Artırımı ve Velayetin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm iştirak ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının, velayete ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren geçerli olacağının ve çocuğun ergin olduğu tarihe kadar devam edeceğinin tabii bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.04.2006 (Salı)...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2015 NUMARASI : 2014/794-2015/152 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Hüküm altına alınan iştirak nafakasının mahkemece yoksulluk nafakası olarak adlandırılmış olması sonuca etkili görülmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 12.10.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; önceki iştirak nafakası çocuğun ergin olması ile yasa gereği (TMK. Madde 328/1) kendiliğinden son bulur. Ergin olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/2 ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder. Somut olayda da; davacı çocuk Didem, dava tarihi itibariyle ergin olup, kendi adına dava açtığına ve eğitimi devam ettiğine göre; istem, iştirak nafakasının artırılması değil, yardım nafakası niteliğindedir. Hukuki tavsifte yanılgıya düşülerek önceki nafakayı artırmak sureti ile hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır. Bundan ayrı olarak, mahiyeti itibariyle, davacı Didem için istenilen nafaka yardım nafakası; davacı Meltem için ise, yoksulluk nafakası olup; mahkemece, kararda nafakaların nitelikleri belirtilmemiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin anne babasının 1997 yılında boşandıklarını, müvekkiline bugüne kadar annesinin baktığını, öğrenci olan müvekkilinin 11.05.2013 günü reşit olduğunu belirterek; aylık 750,00 TL yardım nafakasının davalı babadan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek; dava tarihinden itibaren geçerli olmak ve tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından, davalının 18 yıldır kızına icra yoluyla nafaka verdiği, başka herhangi bir katkısının bulunmadığı, bu nedenle takdir edilen nafakanın çok az olduğu belirtilerek temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir....
Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....
Hükmü mevcut bulunmaktadır.Bu hale göre iştirak nafakasının TMK.nun 328/2.maddesi hükmü gereğince yardım nafakasına dönüşmesi çocuk ergen olduğu halde eğitimi devam ediyorsa mümkündür. HUMK.nun 438/7.maddesi hükmü gereğince hükmün gerekçesinin bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, 2-TMK.nun 364/1.maddesinde “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.” Hükmü mevcuttur. Her iki hükmün birlikte değerlendirilmesi halinde, davalı-karşı davacının yardım nafakası talebinin eğitime devam etmesi sebebiyle şartları değerlendirilerek, tarafların gelir ve içinde bulundukları muhtaçlık durumu, yoksulluğa düşecek olma şartı gözönünde bulundurularak yardım nafakasının tayin ve takdiri gerekirken, bu kısma ilişkin davanın reddi bozmayı gerektirmiştir....