Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2015 Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçeşinde; davalının müvekkilinin babası olduğunu, davalının çok sayıda taşınmazı olup maddi durumunun iyi olduğunu, müvekkilinin ise işsiz olup herhangi bir gelirinin olmadığını ileri sürerek; davalıdan 1.000 TL yardım nafakasının tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir. TMK.'...

    Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; artırımı talep edilen yoksulluk nafakasının 24/12/2019 tarihinde kesinleşen nafaka ilamı ile belirlendiği, eldeki artırım davasının ise 15/06/2022 tarihinde açıldığı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, yoksulluk nafakasının niteliği, ekonomik göstergelerdeki değişime göre uygun bir artırım yapılması gerekirken, yapılan artış oranı düşüktür. Dairemizce davacı tarafın istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına, davacı için belirlenen aylık 300 TL yoksulluk nafakası dava tarihinden itibaren 400 TL artırılarak aylık 700 TL'ye yükseltilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- Davacı tarafın istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile, Kayseri 3....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının kızı olan davalı ...'na İzmir 12. Aile Mahkemesinin 2011/440 Esas, 2011/629 Karar sayılı ilamı ile öğrenimine devam ettiği için 400,00 TL yardım nafakası ödemesine hükmedildiğini ancak davalı ...si Dekanlığı Türkçe Öğretmenliği bölümünden mezun olduğunu, reşit olan ve öğrenimi tamamlayan birine yardım nafakası ödeme zorunluluğu olmadığını bu nedenle ödemekte olduğu aylık 400,00.-TL yardım nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Aile Mahkemesinin 22/03/2021 tarih, 2019/411 Esas ve 2021/183 Karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı T1 yardım nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, TMK.m.364 uyarınca dava tarihi olan 02/10/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1000,00- TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacı Esma'ya verilmesine, belirlenen nafaka miktarına her yıl ÜFE-TÜFE ortalamasının artış oranı esasa alınarak artış uygulanmasına, Fazlaya ilişkin talebin Reddine, 2- Davacı Hatice YAKA'nın iştirak nafakası talebinin KISMEN KABULÜ ile, Denizli 2....

      Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca sözkonusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak ve diğer ebeveynin de davacının masraflara katlanma yükümlüğü kapsamında Medeni Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların baba kız oldukları; davacının .......

        Ancak; önceki iştirak nafakası çocuğun ergin olması ile yasa gereği (TMK. Madde 328/1) kendiliğinden son bulur. Ergin olan çocuğun eğitiminin sürmesi halinde ise, TMK’nın 328/2 ve 364. maddeleri kapsamında anne-babanın bakım yükümlülüğü yardım nafakası olarak devam eder. Somut olayda da; müşterek çoçuk ..., dava tarihi itibariyle ergin olup, karşı dava ile eğitiminin devam ettiğini ileri sürerek 250 TL nafakanın 750 TL'na çıkarılmasını istediğine göre davanın, iştirak nafakasının artırılması değil, yardım nafakası olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, 2 nolu bendde hüküm altına alınan nafakanın yardım nafakası olarak belirtilmemeside doğru değildir....

          zorlaşma, eğitim giderleri, üniversite sınavına hazırlanma gerekliliği nedeniyle davalı babasının desteğinin zorunlu hale geldiğini,bu nedenlerle tarafına aylık 8.000 TL tutarında yardım nafakası bağlanarak yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2014/602 Esas ve 2015/70 Karar sayılı cevap dilekçesinde; davacının yoksulluk ve iştirak nafakası aldığını, davacının babasının yardım ettiğini, davacının giyim eşyaları satarak para kazandığını, kardeşine maddi yardım yaptığını, yardım nafakası ödeyebilecek maddi gücünün olmadığını belirterek davanın reddi istemiştir.Mahkemece; asıl ve birleşen davanın kısmen kabulü ile; asıl davada, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 35,00 TL artırılarak aylık 285,00 TL’ye müşterek çocuk için hükmolunan aylık 175,00 TL’nin dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 25,00 TL artırılarak aylık 200,00 TL ye yükseltilmesine ve her yıl yıllık ÜFE oranında artırılmasına; birleşen davada, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Asıl dava yönünden temyiz incelemesinde;5219 ve 5236 sayılı yasalar...

            Yerel mahkemece verilen istinafa konu karar ile, asıl davada müşterek çocuk Ömer Yiğit'in aylık 700 TL olan iştirak nafakasının 800 TL artırımı ile aylık 1.500 TL'ye yükseltildiği, bu çocuk için bir yıllık iştirak nafakası artış miktarının 9.600 TL'ye tekabül ettiği, müşterek çocuk Öykü Beren'in 600 TL olan iştirak nafakasının 800 TL artırımı ile aylık 1.400 TL'ye yükseltildiği, bu çocuk için bir yıllık iştirak nafakası artış miktarının 9.600TL'ye tekabül ettiği, karşı davada ise çocuk Ömer Yiğit'in 700 TL olan iştirak nafakası ile Öykü Beren'in 600 TL olan iştirak nafakalarının kaldırılması talep edildiği, karşı davanın reddedildiği, çocuk Ömer Yiğit'in kaldırılması istenen 700 TL'lik nafakasının bir yıllık tutasının 8.400 TL'ye, çocuk Öykü Beren'in kaldırılması istenen 600 TL'lik nafakasının bir yıllık tutasının ise 7.200 TL'ye tekabül ettiği, HMK 341/2 maddesi gereğince karar tarihi olan 2023 yılı itibariyle miktar veya değeri 17.830 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kesin...

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; yardım nafakası koşullarının gerçekleştiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren aylık 300,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleştiği tarihten itibaren yardım nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın takip eden yıllarda her yıl Ocak ayında Tüik tarafından açıklanan yıllık ÜFE oranında artırılarak ödenmesine, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davanın reddedilen bölümü yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, yardım nafakası talebine ilişkindir. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK m.328/2). Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür (TMK m.364/1)....

            UYAP Entegrasyonu