WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

miktarları kadar iştirak ve yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur....

, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, kumar ve bahis oyunları oynadığını, kadını başkaları ile kıyasladığını, ortak çocuklara fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası, 1.500,00 TL yoksulluk nafakası, yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî tazminat, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davacı kadının dava dilekçesinde yer alan "2.700,00 TL ile geçinmem mümkün değil" beyanı ile davalı erkeğin cevap dilekçesi davacı kadına tebliğ edilmeden önce davacı kadın vekilinin müvekkili yararına aylık 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası talep ettiği 02.12.2020 havale tarihli dilekçe birlikte değerlendirildiğinde davacı kadın tarafından süresi içinde ve usulüne uygun şekilde yoksulluk nafakası talebinin bulunduğunun kabulü gerekir. O halde Mahkemece, davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin de olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. 3.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk ... ... yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır....

      Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek bağımsız tedbir nafakası dava tarihinden tarafların anlaşmaya vardığı 11.02.2020 tarihine kadar kadın lehine meydana gelen birikmiş nafaka alacağı bulunduğunu, bu alacağının tahsil edilememesi kazanılmış hakkın ihlalini oluşturacağını, murisin borçlarından mirasçılarının müteselsil olarak sorumlu olacağını, biriken tedbir nafakası alacağından mirasçıları sorumlu tutulması gerektiğini belirterek hükmün tamamı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, bağımsız tedbir nafakası davasında, evlilik birliğinin devam ettiği süre içinde sağ kalan eş olan davacının birikmiş tedbir nafakası alacağından vefat eden davalı eşin mirasçılarının sorumlu tutulup tutulmayacağına ilişkindir. 2....

        nafakası ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu taraf vekillerinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir....

          İstinaf Sebepleri 1.Davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından kadın yararına tedbir nafakası ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu, kadının, istinaf dilekçesinde yoksulluk nafakası miktarını 1.000,00 TL'ye arttırmasının iddiayı genişletme kapsamında kaldığı ve reddi gerektiği belirtilerek; kadın yararına hükmedilen nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2.Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından iştirak nafakası talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadının, hem kendi ihtiyaçlarını hem de ortak çocuğun ihtiyaçlarını karşıladığını, ortak çocuk ergin olsa da engelli olduğu ve davacı babanın ihtiyaçlarını karşılamadığı ve ortak çocuk Mert yararına iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği, aksi kanaatte olunacak olması durumunda ise kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının 1.000,00 TL'ye arttırılmasını belirtilerek; nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur...

            Çocuklar için tedbir nafakası verilmesi açısından, iştirak nafakası verilmemesi açısından: Asıl davanın 22.03.2019 tarihinde açıldığı, tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme ilamının 17.07.2014 tarihinde kesinlmeştiği anlaşıldığından çocuklar için tedbir nafakası verilmesi hatalı olduğundan erkek istinaf talebinin kabulüne, kadın istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere çocuklar için aylık ayrı ayrı 1000'er TL iştirak nafakasına karar verilmesi gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması hatalı olduğundan kadın istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmemesi açısından: Asıl davanın 22.03.2019 tarihinde açıldığı, tarafların boşanmalarına ilişkin yabancı mahkeme ilamının 17.07.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından tedbir nafakası verilmemesi doğru olduğundan kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

            Davalı erkek 02/12/2020 tarihli dilekçesinde, manevi tazminat yönünden istinaf talebinde bulunduğu, davacının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı davalarından feragat ettiğini, feragatini kabul ettiğini, kendisinin de istinaf talebinden feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğini beyan etmiştir. Davacı kadının, yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı talebinden feragat etmesi nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının 2., 3. ve 4. nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacı kadının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davacı kadının ve davalı erkeğin istinaf talepleri konusuz kaldığından ve davalı istinaf talebinden feragat ettiğinden, davacının istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının istinaf talebinin feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası -Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kadının tedbir nafakasının kabulü, tedbir nafakası davasındaki birleştirme talebinin reddi, kusur belirlemesi, reddedilen ve aleyhine hükmedilen tazminatlar, nafakalar, velayet ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkeğin kadının tedbir nafakası davasının kabulü ile tedbir nafakası davasındaki birleştirme talebinin reddine yönelik temyiz dilekçesinin incelemesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli ve 6763 sayılı Kanunun 44. maddesi ile 6100 sayılı Kanuna eklenen Ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının...

              (YHGK 11.4.2007, E. 2007/12-179, K. 2007/198), (YHGK 19.1.1974; YHGK 1.5.1991) Buna göre, davacı dava dilekçesinde; kendisi için 150,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocukların her biri için 150 şer TL iştirak nafakasının davalıdan tahsilini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde yardım nafakası şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep yardım nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, tedbir nafakasının tahsiline ilişkindir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi gerekirken, yardım nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması kabul şekli bakımından doğru görülmemiştir....

                UYAP Entegrasyonu