WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından açılan ve yine kadının açtığı asıl tedbir nafakası dava dosyası üzerinde birleştirilen boşanma davasında erkek tarafından açılan karşı boşanma davası ile ilgili karşılık dava harcı yatırıldığına ilişkin makbuza dosya içerisinde rastlanmamıştır. O halde; davalı-karşı davacı erkek tarafından açılan karşı boşanma davasından harç alındı ise makbuzunun dosya içerisine alınması, harç alınmadı ise durumun bir tutanakla tespit edilerek gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 19.12.2018 (Çrş.)...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanmadan Sonra Açılan Maddi - Manevi Tazminat :Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanma kararından sonra açılan maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası isteğine ilişkindir. Tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesinde yer alan "fiili ayrılık" sebebiyle boşanmalarına karar verildiği görülmektedir. Dosyada yer alan boşanma kararının gerekçesi tazminat taleplerinin haklılığını denetime imkan vermemektedir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/10/2013 NUMARASI : 2012/599-2013/968 Dava boşanma ve aferisi niteliğindeki tedbir nafakası ile maddi-manevi tazminat davacı olarak açılmış olup, yargılama sırasında davacı boşanma istemediğinden tedbir nafakası olarak devam edilmiş, mahkemece verilen hükmü temyiz eden davalı tarafça, davacının boşanma davasından feragat etmesine ve davanın kısmen kabul edilmesine rağmen lehine vekalet ücreti verilmemesi de temyiz ettiği, buna göre davalının boşanma yönünden de temyizinin olduğu anlaşılmakla uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi dairemizin görevi dışındadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; boşanma kararının yanlış, hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğunu, aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesinin kararının bu yönlerden kaldırılmasını istemiştir....

        TMK'nın 169. maddesinde boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hakim tarafından alınması gereken geçici önlemler hüküm altına alınmıştır. Boşanma davası içerisinde TMK'nın 169. maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar. Öte yandan, HGK'nın 29.11.2023 tarih ve 2023/2-715 E. 2023/1190 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere; "Yargıtay; boşanma davalarında asıl talep olan boşanma ve boşanmanın eki niteliğindeki velâyet, kişisel ilişki, nafaka ve tazminat gibi talepler yönünden, gerek hükme karşı taraflarca kanun yoluna başvurulmaması gerekse kanun yolu denetimi sonucu temyiz itirazının reddi ve bu ret kararının kesinleşmesinin sonucu olarak kısmi kesinleşmenin mümkün olduğunu kabul etmiştir." Somut olayda, takibe dayanak Ankara 12....

          Tarafların evlilik süresi dikkate alındığında mahkemece boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın için toplu yoksulluk nafakası takdir edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmış ise de toplu yoksulluk nafakası takdir edilirken takdir edilen aylık yoksulluk nafakası tutarının belirtilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının da yeterli bulunmadığı anlaşıldığından davalı davacı kadının toplu yoksulluk nafakası verilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, takdir edilen yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin ise kabulü ile ilk derece mahkemesinin yoksulluk nafakasına ilişkin hükmünün kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; davalı davacı kadın yararına boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren TMK'nın m.175 ve m.176 uyarınca aylık 500 TL'den iki yıllık toplam 12.000 TL yoksulluk nafakası takdiri ile davacı davalı erkekten alınarak...

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ile davacı kadının birleşen tedbir nafakası davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesi tarafından boşanma davası ile birleşen tedbir nafakası davası kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi hükmüne karşı, davalı erkek tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince erkeğin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbir Nafakası - Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dairemizin 19/12/2018 tarihli iade kararında, davacı-karşı davalı kadın (...) tarafından açılan ve yine kadının açtığı asıl tedbir nafakası dava dosyası üzerinde birleştirilen boşanma davasında, erkek (...) tarafından 23.01.2015 tarihinde açılan "Karşı boşanma davası" ile ilgili karşılık dava harcı yatırıldığına ilişkin makbuzun dosya içerisinde bulunmadığı gerekçesiyle dosya mahal mahkemesine iade edilmiştir. İade kararı üzerine mahal mahkemesince her ne kadar " Karşı davacı (Erkek) ... tarafından 11/12/2014 tarihinde açılan boşanma davasının, Av. ... tarafından,... Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/09/2014 tarih ve 2014/123 D....

              Aile Mahkemesinin 2008/1234 E. 2011/913 K. sayılı ilamında davacının Aslıhan Sevim davalının ..., dava konusunun boşanma olduğu mahkemece tarafların boşanmasına velayet ve şahsi münasebet tesisine, davacı lehine de maddi ve manevi tazminatı, yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmiş olup takip dosyasından takip talebinde boşanma kararının eklentileri olan yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi alacakları yargılama ve vekalet giderlerinin takibe konulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, fer'i alacakların boşanma kesinleşmeden icraya konulamayacağı, ayrıca boşanma kesinleşmeden yoksulluk ve iştirak nafakasının istenemeyeceği nedenleriyle iptallerinin istendiği görülmektedir. HMK.nun 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümleri de aynı kurala tabidirler....

                Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan (yoksulluk) ve (iştirak) nafakası da aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise, eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için kararın, eklentiler yönünden de kesinleşmesi gerekmez. Somut olayda; icra takibinin dayanağı olan ilam, boşanma ilamının fer'isi olan maddi ve manevi tazminat ile iştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin olup, boşanma hükmü tarafların kararı temyiz etmemesi üzerine 02.06.2015 tarihinde kesinleşmiştir. Boşanma hükmünün 02.06.2015 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle, feri kalemler yönünden 19.06.2015 tarihinde yapılan takipte bir usulsüzlük bulunmamaktadır. O halde, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  UYAP Entegrasyonu