Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-davacı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özet ile; erkeğin reddedilen karşı boşanma davası, kadının kısmen kabul edilen tedbir nafakası davasına, davalı-davacı kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasına yönelik olarak ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bu yönlerden kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, TMK'nun 197/2 m.sinde düzenlenen boşanma davasından müstakil tedbir nafakası talebine ilişkindir. Karşı dava, TMK'nun 166/1 m.sinde düzenlenen genel geçimsizlik nedenine dayalı boşanma, velayet ve fer'i taleplerine ilişkindir....

Boşanma davası açılmakla davalı kadının ayrı yaşama hakkı olduğu, yine kadın tarafından açılan önlem nafakası davasında verilen önlem nafakası da dikkate alınarak kadın lehine TMK 169.madde gereğince tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyete uygundur. Bu haliyle davacı erkeğin kadına tedbir nafakası verilmesi ve miktarına, kadının tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kanaat getirilen kusur durumu karşısında aylık düzenli geliri ve mal varlığı bulunmayan kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından TMK 175.madde gereğince kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi ve TMK 166/5.maddesi gereğince artış oranına karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygundur. Ancak tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyet dikkate alındığında yoksulluk nafakası azdır....

Boşanma davası sırasında talep edilen yoksulluk nafakası, boşanmanın fer’î niteliğinde olduğu için boşanmanın gerçekleşmesi şarttır. 18. Dolayısıyla yoksulluk nafakasının talep edilebilmesi için boşanma olgusunun gerçekleşmesi arandığından, yoksulluğun doğup doğmayacağı da boşanmanın gerçekleşeceği dönem itibariyle incelenmelidir. Zira yoksulluk nafakası, boşanmanın kesinleştiği tarihten sonraki dönem için geçerlidir. Diğer bir ifadeyle yoksulluk nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte hüküm ifade edeceğinden, talepte bulunan eşin, boşanma hâlinde yoksulluğa düşmüş veya düşecek olması gerekir. Aksi takdirde, yeterli ve sürekli geliri olan eş yararına yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilemez. Zira yoksulluk nafakasının amacı, boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan ve boşanmada daha fazla kusuru bulunmayan eşin, asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanmasıdır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : A) Boşanma ve feri talepler bakımından; Dava önlem nafakası davası birleşen dava ve karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin boşanma davasıdır....

    Kadının mevcut mali durumunun yoksulluk nafakası gerektirdiği ve kusurunun derece olarak daha az olması sebebiyle yararına yoksulluk nafakası (TMK.m.175) talep edebilme koşullarının da gerçekleştiği sabittir. Yoksulluk nafakası gelecek yıllarda devam edecek bir yükümlülüktür. Davacı-davalı kadın için yoksulluk nafakası bir hak olarak doğmuştur. Ne var ki bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz (TMK.md.2/2). Davacı-davalı kadının boşanma sebebi ve kendisi için kusur oluşturan sadakat yükümlülüğünü ağır surette ihlal ederek iki yıl süreyle bir başka erkekle yaşaması karşısında; gelecek yıllarda da devam edecek şekilde yoksulluk nafakası talep etmesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Hükmün sadece yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmek üzere bozulması, hükmün diğer bölümlerinin değerli çoğunluk gibi onanması gerektiğini düşünüyoruz....

      Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde "davacı müvekkilim için şimdilik tedbir nafakası olarak 1000 TL ödenmesine ilk duruşmada karar verilmesini talep ediyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur. Türk Medeni Kanununun 175. maddesi uyarınca yoksulluk Nafakasına hükmedebilmek için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması yanında bu konuda açık talebinin de bulunması gerekmektedir. Dava dilekçesinde "başka türlü geçinmelerini sağlaması ve iş bulup çalışmasının olanaksız" olması şeklinde açıklamalar, yoksulluk nafakası isteği olarak değerlendirilemez. Açıkça tedbir nafakası talebinde bulunulup, yoksulluk nafakası isteği bulunmadığından, davacı-davalı kadına yoksulluk nafakası verilmesi yönündeki bozma doğru bulunmamıştır....

        Aile Mahkemesi'nin 2017/887 Esas sayılı dosyası ile erkek vekili tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma ve velayet talepli dava açılmış, kadın vekili tarafından ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayanılarak açılan karşı davada boşanma, velayet, 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 3.500,00 er TL tedbir ve iştirak nafakası, 500.000,00 TL maddi ve 500.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kadın için takdir edilen 200 TL tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiği, davacı anne yanında bulunan müşterek çocuk 2009 doğumlu ... için karar tarihinden itibaren tedbir, boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakası olamak üzere aylık 100 TL nafakaya hükmedildiği, halen baba yanında bulunan ve velayetleri anneye verilen çocuklar için ise anneye teslim edilecekleri tarihten itibaren tedbir, boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakası olmak üzere 100'er TL nafakaya hükmedildiğinin anlaşılmış olmasına...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına ve özellikle koca tarafından açılan boşanma davası ile kadın tarafından açılan tedbir nafakası davalarının birleştirilerek yapılan yargılama sonunda, gerekçeli karar başlığında davacı-davalı kocanın davalı, davalı-davacı kadının davacı olarak, dava türünün de sadece tedbir nafakası olarak gösterilmesinin maddi hataya dayalı bulunup mahallinde mahkemesince düzeltilmesinin mümkün bulunmasına, boşanma davası nedeniyle hükmedilen tedbir nafakasının (TMK md. 169) davacı-davalı kocanın boşanma davasından feragat ettiği...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "tedbir nafakası" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı tarafından; boşanma davasının reddi yönünden, davalı-karşı davacı tarafından ise; müşterek çocuk için tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların müşterek çocukları Gökhan 17.08.1991 doğumlu olup, dava tarihinde... olduğuna göre, ergin çocuk için Türk Medeni Kanununun 169. maddesi çerçevesinde tedbir nafakası tayin edilmemiş olmasında bir yanlışlık bulunmamasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın...

                UYAP Entegrasyonu