Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; iştirak nafakası takdir edildikten sonra geçen süreçte ilköğretim 5.sınıfta ve özel okulda okuyan çocuğun büyüyen yaşıyla birlikte ihtiyaçlarının, harcamalarının arttığı gözetilerek, tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına göre hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken, ilk nafakanın takdir edildiği tarihe tarafların gerçekleşen ekonomik ve sosyal durumlarına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre düşük miktarda nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Nafakanın kaldırılmasına yönelik dava, eldeki dosyadan tefrik edilerek 2013/515 Esasa kaydedilmiştir. Mahkemece; 2013/515 Esas 2014/149 Karar sayılı ilama göre davalının gayrıresmi evli olarak başka biriyle yaşadığı sabit olduğundan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verildiği bu nedenle dava tarihi 05/03/2013 ile nafakanın kaldırılmasına dair ilamın kesinleşme tarihi 28.04.2014 arasında davalıya ödenen 3.378,70 TL nafakanın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya iadesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. Davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ... Aile Mahkemesinin 28.04.2014 kesinleşme tarihli 2013/515 Esas-2014/149 Karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır. Eldeki dava tarihi itibariyle yoksulluk nafakası kaldırılmamıştır. Her ne kadar, yargılama sırasında yoksulluk nafakası kaldırılmış ise de, her dava davanın açıldığı tarihteki koşullara bağlıdır....

      aylık 500 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın her yıl %10 oranında artırılmasına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

      Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre yetersiz kaldığı aylık 700,00 TL nafakanın (kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiziyle birlikte) çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek davacının istinaf talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur...

      Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de, artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre fazla olduğu aylık 1.000,00 TL nafakanın çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek iştirak nafakası 1.000,00 TL olarak belirlenmesine, nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına karar verilerek davalının istinafının kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

      Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi ,davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış, ancak artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre düşük olduğu, aylık 5.000,00 TL nafakanın dosya kapsamına, çocuğun yaşına ve ihtiyaçlarına göre makul olduğu, TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine de uygun düştüğü kabul edilerek anılan miktar iştirak olarak belirlenmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı erkek istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müşterek çocuğunun zaten giyim vs masraflarının kendisi tarafından karşılandığını, nafakanın yükseltilmesi kararının yerinde olmadığını davacının alkol ve sigara kullandığını, ödenen nafakanın çocuklarına davacı tarafından kullandırılmadığını, kendisinin nafakayı yine eskisi gibi ödeyerek çocuklarının ihtiyaçlarının kendisi tarafından karşılanmasını istediğini ayrıca davacının aylık 8.500.TL geliri bulunduğunu kendisinin ikinci evliliğini yaptığını ve ikinci eşinin ilk eşinden bir çocuğu olup ayrıca 6 aylık hamile olduğunu, evinin kira olduğunu çocukların velayetinin kendisine verilerek lehine olan kanun hükümlerinin uygulanmasını ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması ve bu dava ile birleşen nafakanın arttırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.03.2012 günü oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması-nafakanın artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 23.11.2010 günü oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması, Menfi Tespit, İstirdat ve Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm nafakanın kaldırılması, menfi tespit, istirdat ve icra takibinin iptaline ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.12.04.2012 (Per.)...

            UYAP Entegrasyonu