GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının anlaşmalı boşandıklarını ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuk için aylık 1500 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakanın boşanmadan 2 yıl sonra yıllık TEFE oranında otomatik artırıma tabi tutulmasına karar verildiğini, davalının nafakayı 2019 yılı için 1780 TL ye 2020 yılı için 1975 TL'ye çıkardığını, oysa 2019 Haziran itibariyle nafakanın 1992,75 TL 2020 Haziran itibariyle nafakanın 2174,89 TL olarak ödenmesinin gerektiğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, nafakanın çocuğun alışkın olduğu hayatı sağlayacak düzeyde olmasının gerektiğini, paranın alım gücünün düştüğünü belirterek nafakanın 2500 TL'ye çıkarılmasına, gelecek yıllar için artırım kararı verilmesine, davalının eksik ödediği nafaka miktarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
kadın lehine aylık 300,00- TL olarak hükmedilen tedbir nafakasının mükerrer tahsil edilmemek kaydıyla kararın kesinleşmesine kadar devamına, nafakanın karar kesinleştikten sonra aylık 450,00- TL üzerinden yoksulluk nafakası olarak devamına, nafakanın davalı-karşı davacı erkekten alınarak davacı-karşı davalı kadına verilmesine, nafakanın karar kesinleştikten sonra TÜİK tarafından belirlenecek ÜFE oranında artırılarak devamına, davacı kadının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE, -15.000,00- TL maddi ve 20.000,00- TL manevi tazminatın boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacı erkekten alınarak davacı -karşı davalı kadına verilmesine, davacı-karşı davalı kadının fazlaya ilişkin talebinin reddine, -Davacı- karşı davalı kadının ziynet alacağına ilişkin talebinin KISMEN KABULÜ ile; a) 8 adet her biri 22 ayar ve 12,50'şer gram altın bilezik (bedeli 31.300,00- TL) b) 1 adet 14 ayar 10 gram zincir kolye (bedeli 2.000,00-...
Zaten çocuk yönünden “işler yolunda gitmediğinden” bu sebeple velâyetin “yeniden düzenlenmesi” için dava açılmıştır/açılmak zorunda kalınmıştır O halde “velâyetin yeniden düzenlenmesi” davasında; - dava konusu çocuğa bir temsil kayyımı atanmalı, - temsil kayyımı davaya katılmalı, - temsil kayyımı tarafından gösterildiği takdirde delilleri toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir. Hükmün bu gerekçe ile bozulması görüşünde olduğumdan değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....
Zaten çocuk yönünden “işler yolunda gitmediğinden” bu sebeple velâyetin “yeniden düzenlenmesi” için dava açılmıştır/açılmak zorunda kalınmıştır. O halde “velâyetin yeniden düzenlenmesi” davasında; - dava konusu çocuğa bir temsil kayyımı atanmalı, - temsil kayyımı davaya katılmalı, - temsil kayyımı tarafından gösterildiği takdirde delilleri toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir. Hükmün bu gerekçe ile bozulması görüşünde olduğumdan değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....
Zaten çocuk yönünden “işler yolunda gitmediğinden” bu sebeple velâyetin “yeniden düzenlenmesi” için dava açılmıştır/açılmak zorunda kalınmıştır. O halde “velâyetin yeniden düzenlenmesi” davasında; -Dava konusu çocuğa bir temsil kayyımı atanmalı, -Temsil kayyımı davaya katılmalı, -Temsil kayyımı tarafından gösterildiği takdirde delilleri toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmelidir. Hükmün bu gerekçe ile bozulması görüşünde olduğumdan değerli çoğunluğun “farklı görüşüne” katılmıyorum....
ve bunun sonucu nafakanın yeniden kaldırılması taleplerinin her biri yönünden ayrı ayrı karşı tarafa vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müşterek çocukların haftanın 4 günü davalı annede kalacakları gözetilerek nafaka ödemeyi kabul etmiş ise de kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi karşısında artık buna gerek kalmayacağından nafakanın da kaldırılması gerektiğini belirterek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak, istinaf talepleri doğrultusunda yeniden hüküm kurulması istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
.- 2012/137 K. sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşandıktan sonra kendisinin yeniden evlendiğini, boşanma kararı ile davalıya yoksulluk nafakası ödediğini, bu nafakanın maaşından icra kanalıyla kesildiğini ve aylık 210 TL ödediğini, davalının özel bir işyerinde 2013 yılı Temmuz ayından beri sigortalı işçi olarak çalıştığını, buna rağmen halen nafaka almaya devam ettiğini ileri sürerek davalıya ödediği nafakanın iptaline ve 5 aylık nafakanın iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; davalının asgari ücret seviyesinde gelir elde etmesinin kendisini yoksulluktan kurtaracak nitelikte olmadığını savunurak davanın reddini talep etmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine iştirak nafakasının arttırılması talebiyle dava açıldığını, aylık 1.500 TL nafakanın %600 oranında artışı talep edildiğini ve aylık 9.000 TL nafaka talebinde bulunulduğunu, yersiz, mesnetsiz ve haksız taleple açılan davanın reddini talep ettiklerini, müvekkilinin bu güne kadar nafakaları düzenli olarak ödediğini, nafakanın dava tarihinden itibaren başlatılması talebine itiraz ettiklerini, davacının maddi durumunun iyi olduğunu, dava dilekçesinde yer alan nafakanın ÜFE oranında arttırılması talebinin de kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin gelirinde bu oranda bir artış olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini ve yargılama giderlerinin karşı taraf yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; Adana 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Davacı kadının, paranın alım gücünün değişmesi sebebi ile geçiminde zorluğa düştüğünden bahisle nafakanın arttırımını talep ettiği, tarafların boşanması sonucunda davacı kadın yararına aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, aradan geçen süre dikkate alındığında bağlanan nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kalacağı, nafakanın takdir edildiği tarih gözetildiğinde aradan geçen sürede ekonomik göstergelerdeki değişiklikler nazara alınarak 400,00 TL nafakanın 250,00 TL artırılarak 650,00 TL’ye çıkarılmasına, nafakanın TEFE-TÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen nafakanın az olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, TMK'nın 176/4. maddesi gereğince yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir....
nafakanın kaldırılmasına, olmadığı taktirde azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....