"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalıdan ...Aile Mahkemesi'nin 03/04/2014 tarih ve 2014/312 Esas 2014/328 Karar sayılı ilamı ile boşandığını, boşanma sonucunda müşterek çocukları ... için aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, bağlanan nafakanın günün ekonomik koşulları ve ihtiyaçlar karşısında yetersiz kaldığını, davalının ekonomik durumunun iyi olduğunu ileri sürerek; aylık 100,00 TL olan iştirak nafakasının aylık 500,00 TL arttırımı ile aylık 600,00 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde, tarafların Tavas Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/333 Esas-2003/78 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Berna'nın velayetinin davacı anneye verildiğini ve müşterek çocuk lehine aylık 25 TL iştirak nafkasına hükmedildiğini, bu güne kadar nafaka artırım talepleri olmadığını, davalının nafakayı ödemeye yanaşmadığını, cebri icra yolu ile birikmiş nafakaların tahsili cihetine gidildiğini, aradan geçen sürede müşterek çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, müşterek çocuk lehine hükmedilen 25 TL iştirak nafakasının 400 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevabında, işsiz olduğunu, nafakayı ödeyecek gücü olmadığını belirterek 25 TL iştirak nafakasının devamına karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının nafakanın arttırımına itiraz ettiğini, tarafların Manisa 1. Aile Mahkemesi 2008/514 E. 2008/454 K. Sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma kararında verilen nafaka ve arttırıma da hür iradeleri ile kendilerinin karar verdiğini, bu konuda yasal bir engel olmadığını mahkeme kararında da her yıl ne kadar arttırım yapılması gerektiğinin yazdığını, kişi bunu kendiliğinden yapmadığı zamanlarda alacaklının talebi üzerine icra dairesi hesaplayıp nafaka yükümlüsünden birikmiş miktarla beraber keseceğini, kaldı ki ülkedeki enflasyon ve diğer şartlar nafakanın değerini düşürse de müvekkilinin 2008 den bu yana bir defa bile nafaka arttırımı için dava da açmadığını, nafaka dosyası ve dosya içinde bulunan Aile Mahkemesi kararının yeterli deliller olduğunu, ÜFE oranına göre hesaplama yapıldığında, hukuka aykırı bir işlemin olmadığının anlaşılacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Manisa 1....
Esas sayılı dosyası ile her bir çocuk lehine hükmedilen nafakanın 450.00-şer TL’ye yükseltilmesine karar verildiğini, gerek müvekkilinin gerekse davalının aile hekimi olarak görev yaptığını, müşterek çocukların her ikisinin de . eğitim-öğretim gördüklerini, tüm ihtiyaçlarının müvekkili tarafından karşılandığını, davalının hükmedilen nafakanın dışında çocukların hiçbir ihtiyacı için katkıda bulunmadığını ileri sürerek, çocukların ihtiyaçlarının göz önünde bulundurularak nafakanın her çocuk için ayrı ayrı 2.000,00 TL 'ye yükseltilmesine, her yıl iştirak nafakalarının .tarafından yayınlanan . oranda ayrı ayrı arttırım yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakasının arttırımı talebi isteminden ibaret olup basit yargılama usulüne tabidir. Tarafların Ereğli Aile Mahkemesinin 2016/207 Esas 2018/55 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları, müşterek çocuk Mehmet Ali Keskin'in velayetinin anneye verildiği, çocuk için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 11/05/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Gerekçeli kararın davalının Türkiye'de yaşayan ailesinin adresi itibarıyla tebliğ edildiği, davalının ise Rusya ülkesinde çalıştığı anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenle adı geçen davalıya yapılmış olan tebliği usulsüzdür. Bu nedenle gerekçeli kararın davalının yurtdışı adresine usulüne uygun tebliği sağlandıktan sonra davacının istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2020 NUMARASI : 2020/145 ESAS 2020/1246 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
, ihtiyaçlarının çoğaldığını ve beslenme, barınma, tedavi, giyim ve eğitim giderlerinin bulunduğunu, hükmedilen nafaka yetersiz kaldığından nafakanın aylık 2.000,00- TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep etmiş sözlü beyanla müşterek çocuk için hükmedilen nafakanın aylık 125,00- TL olduğunu, 175,00- TL'nin sehven yazıldığını bildirmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2023 NUMARASI : 2022/18 ESAS-2023/202 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak nafakasının Arttırımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya 2.Aile Mahkemesi 2022/18 esas nolu nafakanın arttırılması davası bulunduğunu, devam eden bu dava sırasında değişen şartlar nedeniyle daha önce talep edilen nafaka miktarının da yeteriz kaldığını belirterek ortak çocuk için iştirak nafakasının aylık 26.000,00 TL'ye artırılmasını ve davacı için yoksulluk nafakasının aylık 20.000,00 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini talep etmiştir....
ile aylık 1.000,00 TL'ye, Egehan için aylık 200,00 TL olan iştirak nafakasının 800,00 TL arttırımı ile aylık 1.000,00 TL'ye çıkartılmasına, hükmedilen nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına, yargılama giderleri ve velaket ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Rehinlerin kaldırılış tarihi limit arttırımı bölümündeki önceki limitin (0) oluşu ve limit arttırımı sayfasında davalının kefil olmadığı hususları üzerinde durulup bu yönler tartışılarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....