Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması talebine ilişkin olduğu, kadının iştirak nafakasına yönelik bir davası bulunmadığı, ayrı bir dava açarak bu talebini ileri sürmesi gerektiği, çocuğun 2017 doğumlu olduğu, yaşı itibariyle baba ile yatılı şekilde kişisel ilişki kurulabileceği, dava aşamasında da çocukla babanın kişisel ilişki kurması sebebiyle artık baba ile çocuk arasında yatılı şekilde kişisel ilişki kurulmasında bir sakınca bulunduğuna dair dosyada somut bir veri olmadığı, davacının babalık duygularını tatmin ve çocukla baba arasında ebeveynlik ilişkisinin gelişmesi açısından da yatılı kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün menfaatlerine uygun olacağı gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne, velâyeti davalı annede olan tarafların ortak çocuğu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen 16.02.2016 tarihli ek karar davalılar ... ile ...... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Talep eden anne; haklarında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5/1-c maddesine göre bakım tedbiri verilen ikiz çocukları 12.05.2008 doğumlu Sultan ve Nazlı ile, aleyhine talepte bulunulan kurumun yatılı kişisel ilişki kurulmasına izin vermediği gerekçesiyle, tedbir kararı verilen ... Aile Mahkemesi'nin 2014/381 esas .2014/589 karar sayılı dosyası üzerinden kişisel ilişki düzenlenmesini talep etmiş, mahkemece 16.02.2016 tarihli ek kararla anne ile çocuklar arasında kişisel ilişki düzenlemesine karar verilmiştir....
Mahkemece baba ile ortak çocuk ... arasında; çocuk 4 yaşına gelinceye kadar her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları yatısız olacak şekilde; çocuk 4 yaşını doldurduğunda ise her ayın birinci hafta sonları yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Değişen koşullar, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişki düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman yeniden istenebileceğinden ortak çocuk ... ile baba arasında kademeli bir şekilde ileriki yıllardaki ilişkinin ne şekilde gerçekleştirileceğinin belirlenmesi doğru olmamıştır. Ayrıca babanın 19.07.2016 tarihinde tutuklandığı ve hüküm özlü olarak cezaevinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece velayeti davalı-davacı anneye verilen ortak çocuklarla baba arasında kişisel ilişki kurulmuş ise de, babanın cezaevinde tutuklu bulunduğu dikkate alındığında kişisel ilişki tesisine dair hükmün infaz kabiliyetinin bulunmadığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delilerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının gözetim altında kişisel ilişki tesisi gerektiği yönündeki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Tarafların müşterek çocuğu ...., 24.07.2013 doğumludur. Mahkemece, 24.07.2015 tarihinden sonraki dönem için, dini bayramlarda, babalar gününde ve çocuğun doğum gününde tesis edilen kişisel ilişki yanında, her hafta sonu cumartesi günü saat 10:00'dan takip eden pazar günü saat 17:00'ye kadar çocukla baba arasında kişisel ilişki tesis edilmiştir....
Günü saat 10:00 ile 3. günü 17:00 arasında sömestr tatilinin ilk Pazar günü saat 10:00 ile takip eden Pazar günü saat 17:00 arasında, yaz tatilinde 1 Temmuz saat 10:00 ile 15 Temmuz saat 17:00 arasında ve yine yaz tatilinde 1 Ağustos saat 10:00 ile 15 Ağustos saat 17:00 arasında yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmuştur. Değişen koşullar, çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözetilerek kişisel ilişki düzenlemesi ileriki yıllarda her zaman yeniden istenebileceğinden ortak çocuk .... ile baba arasında kademeli bir şekilde ileriki yıllardaki ilişkinin ne şekilde gerçekleştirileceğinin belirlenmesi doğru olmamıştır. Ayrıca davalı baba ile çocuk arasında her hafta kurulan kişisel ilişki anneyi tüm hafta sonları eve bağımlı hale getirecek ve velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır....
Evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Kişisel İlişkinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Kişisel ilişki istenen 2007 doğumlu... ile davacı anne (biyolojik anne) arasında kurulan kişisel ilişkinin davalıların velayet hakkını gereği gibi kullanılmasını engeller nitelikte uzun sürelidir. Davacı ile çocuk arasında çocuğun menfaati de göz önüne alınarak, daha uygun süreli kişisel ilişki kurma kararı verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Türk Medeni Kanunu’nun 323. ve devamı maddeleri uyarınca; ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddî olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir....
Bu dava ise davacı baba tarafından velayetin değiştirilmesi istemine yönelik olup, davacı baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebine yönelik bir dava bulunmamaktadır. Hal böyle iken, kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin bir dava olmaksızın davalı anne vekilinin duruşmadaki talebi üzerine davacı baba ile ortak çocuk arasında boşanma davası ile düzenlenen kişisel ilişki sürelerini de kısıtlar şekilde yeniden kişisel ilişki düzenlenmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.08.12.2016(Prş.)...
Dava, çocukla kişisel ilişkinin kaldırılmasına ya da sınırlandırılmasına ilişkindir. Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK m. 323). Düzenli kişisel ilişki kurmak ve bu ilişkiyi sürdürmek, çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Bu hak, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kendilerinden alınabilir (Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m. 4). Kişisel ilişki düzenlemesine ilişkin kararlar kesin hüküm oluşturmaz. Değişen durum ve şartlara göre her zaman dava açılabilir....
Davacı babaanne tarafından torunun yaşının büyüdüğü ve Almanya'da ikamet etmesinden dolayı önceki kişisel ilişki kararının yeterli olmadığı iddia olunmuş, yukarıda tarih ve numarası belirtilen kişisel ilişkinin süresinin değiştirilmesi davası açılmış, mahkemece de davacının iddiaları kabul olunarak davacı ile küçük arasında kişisel ilişkinin sürelerinin artırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece babaanne ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesine ilişkin karar küçüğün yaşı itibarıyla bedeni ve fikri gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebileceği gibi, davalı annenin velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine de engel olacaktır. Ayrıca, babanın yerine babaannenin ikame edilerek, babaya uygun olabilecek genişlikte bir kişisel ilişki düzenlemesi; Türk Medeni Kanununun 325. maddesinin düzenlenme amacına da aykırıdır. Topladan tüm deliller ile yukarıda anlatılanlar dikkate alındığında kişisel ilişkinin değiştirilmesini haklı gösterebilecek bir delil bulunmamaktadır....