WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2019/265 Esas 2019/421 Karar sayılı ilamıyla anlaşmalı olarak boşandıklarını, anlaşma protokolü gereği ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verildiğini, davalı annenin devlet memuru olarak görevi gereği Antakya iline taşındığını, babanın çocuğu göremediğini, arandığında davalı annenin telefonları açmadığını, çocuğun baba ile kişisel ilişki kurmaya ihtiyacı olduğunu, davalının bunu engellediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 323 üncü maddesi gereğince davasının kabulüne, çocukla kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

    Taraflar arasındaki torunla kişisel ilişki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile davacı ile torunu arasında kişisel ilişki kurulmasına, yatılı kişisel ilişki kurulması talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 5 inci maddesi. 3. Değerlendirme Davacılar ile 03.05.2011 doğumlu ... ... arasında Bölge Adliye Mahkemesi'nce "her ayın ilk hafta sonu Pazar günü saat 10.00'dan saat 17.00' a kadar, dini bayramların 3. günü saat 10.00'dan saat 17.00'a" kişisel ilişki kurulmuş ise de Mahkemece aldırılan 19.04.2021 havale tarihli sosyal inceleme raporunda, ... ...'nin anne ile çok mutlu olduğu, babasının kaybından sonra annesini de kaybetme ile ilgili ve kendisinin annesinden uzaklaştırılmasıyla ilgili ciddi korkularının olduğu, davacı taraflar ile yatılı olarak kişisel ilişki kurmasının uygun olmayacağı ve günü birlik kurulacak kişisel ilişki için de yapılacak olan ilk duruşmada küçük ... ...'...

        Velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi kamu düzeni ile ilgili olup, aslolan çocuğun yüksek yararına bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....

        Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır. Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir. (TMK m.324) Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki hakkı, sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir....

        Boşanma ilamı ile mahkemece velayeti babaya verilen küçüğün anneyle kişisel ilişki kurması uygun görüldüğüne göre, görevi infaz işlemi sırasında yalnızca küçüğe psikolojik yardımda bulunmak olan uzmanın beyanına itibar edilerek infaz işleminin yapılmaması ilam hükmünü ortadan kaldırır nitelikte olduğu gibi, hükümet gerekçesinde atıf yapılan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 9. maddesinde yer alan; "yetkili makamlarca uygulanabilir yasa ve usullere göre ve temyiz yolu açık olarak, ayrılığın çocuğun yüksek yararına olduğu yolunda karar verilmedikçe" ve "çocuğun ana-babanın ikisiyle de düzenli bir biçimde kişisel ilişki kurma ve doğrudan görüşme hakkına saygı gösterileceği" hükümlerine de aykırıdır. Bir diğer ifade ile küçüğün anne veya babası ile kişisel ilişki kurmamasına ancak mahkemece karar verilebilir....

          Kişisel ilişki ile çocuğun sağlıklı kişisel gelişimi yanında, ana ve babalık duygularının tatmini de gözetilir. O halde, bu ilkeler söz önüne alındığında; müşterek çocuklar ile baba arasında yaz tatili, dini bayramlar ve her ayın belirli hafta sonlarında, çocukların baba yanında yatıya kalacağı biçimde kişisel ilişki kurulması gerekirken; yazılı şekilde kişisel ilişki tesisi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hükmün bu bölümünün düzeltilmesi gerekmiştir (HUMK. m. 438/7)....

            Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile davacı-karşı davalı babası arasında kişisel ilişki kurulurken çocuğun beş yaşını doldurmadan öncesi ve sonrası ayrı ayrı düzenlenerek, kademeli bir kişisel ilişki düzenlemesi yapılmıştır. Değişen koşullara göre, çocukların yaşları ve eğitim durumları gözetilerek kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi ileri ki yıllarda her zaman istenebilir. Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken ; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, şimdiden müşterek çocuk ile davacı-karşı davalı baba arasında kademeli bir şekilde kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

              Kişiliğinin tam ve uyumlu olarak gelişebilmesi bakımından , bedensel ve zihinsel gelişimi esas alınarak babasıyla kişisel ilişkinin onun yüksek yararına aykırı düşüp düşmeyeceği hususunda psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan , çocuk ve baba ile görüşme suretiyle aydınlatıcı rapor (görüş) alınmalı, diğer delillerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre kişisel ilişki konusunda karar verilmelidir. Bu yapılmadan eksik inceleme ile babanın çocuğuyla, çocuğun da babasıyla kişisel ve doğrudan ilişki kurmak ve sürdürmek hakkından yoksun bırakılmasını doğru bulmuyorum. Bu sebeple sayın çoğunluk görüşüne bu yönden katılmıyoruz....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. (TMK m. 323) Ana ve babadan herbiri diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını birinci fıkrada öngörülen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanır veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki kurma hakkı reddedilir veya kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/1-2)....

                  UYAP Entegrasyonu