Tarafların ekonomik sosyal durumları, velayet sahibi annenin katkısı, döviz olarak belirlenen nafakanın TL olarak değeri, hakkaniyet dikkate alındığında nafakanın davanın tarihinden 50 Euro artırılmasının hakkaniyete uygun olacağına kanaat getirildiğinden davalı erkeğin iştirak nafakasının artırım miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulü ile; Kırıkkale 2.Aile Mahkemesinin 06/04/2011 tarih, 2011/192 esas, 2011/166 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Batuhan için belirlenen aylık 100 Euro iştirak nafakasının, dava tarihi olan 11/10/2017 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 150 Euro'ya yükseltilmesine, nafakanın küçüğe harcanmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın yıllık artış oranına bağlanması talebinin reddine, davacı kadının artırım miktarına yönelik katılma yoluyla istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
nun ilkokul 1. sınıf öğrencisi olduğu, günümüz koşulları ve ortak çocuğun paraya olan gereksinimi göz önüne alındığında aylık 300.000.000 TL. nafakanın yeterli olacağı sonucuna varılarak, daha önce hükmedilen aylık 100.000.000 TL katılım nafakasının 300.000.000 TL.ye çıkarılarak bu şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D- TEMYİZ EVRESİ, BOZMA VE DİRENME: Davalı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece; "Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine ve özellikle küçüğün yaş, eğitim düzeyi ile davalının gelirindeki artışa göre, yaklaşık bir yıl önce hükmedilen nafakada yapılan iyileştirme miktarı fazla olup, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun bulunmadığı" gerekçesiyle yerel mahkeme karan bozulmuş, Yerel Mahkeme; "çocuğun eğitimi, bakımı ve korunması ile ilgili gelişen ihtiyaçları göz önüne alındığında hükmedilen nafakanın yeterli olacağı" görüşüyle ilk hükümde direnmiştir....
kaldırılmasını ve yine, dosya alacaklısı Şermin Kıyıpınar'ın evlenmiş olması sebebiyle adına hükmedilen nafakanın kaldırılmasını talep etmiş olup, Zonguldak 1....
Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalının cevap dilekçesi ile nafakanın kaldırılmasını kabul ettiğini, ancak yerel mahkeme kararı ile nafakanın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, bu yönde verilen kararın gerekçesinin de hatalı olduğunu, karşı tarafın kabul beyanının mevcut olduğu durumda hakimin takdir yetkisinin ortadan kalktığını belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, nafakanın kaldırılması noktasında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; boşanma ve nafakanın kaldırılması istemine ilişkindir....
Davacı kadın istinaf dilekçesinde, nafakanın az arttırıldığını, yargılama boyunca zaten 467 TL olarak nafakanın ödendiğini, bu nedenle nafakanın 400 TL'ye çıkartılmasının hatalı olduğunu, talebi doğrultusunda 850 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Kdz. Ereğli Aile Mahkemesi'nin 2015/356 E. -2015/629 K. Sayılı ilamı ile müşterek çocuk lehine aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, nafakanın her yıl TÜFE oranında arttırılmasına karar verildiği, iş bu kararın 30/09/2015 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Davacı tarafça nafakanın 850 TL'ye çıkartılması talep edilmiş, mahkemece aylık 150 TL arttırım talebi kabul edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; nafakanın indirilmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, nafakanın kaldırılması davasının reddine, nafakanın indirilmesi yönündeki talebinin kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği halde davacının davasının reddedilen kısmı itibari ile vekalet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek verilen kararın bu yönden kaldırılmasını, davanın tamamının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; davacı adına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde azaltılması istemiyle açılmıştır....
Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, , müşterek çocukların yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi ,davalı babanın da ortak çocukların bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocukların menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de artış miktarının çocukların yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre yetersiz kaldığı aylık 400,00'er TL nafakanın çocukların yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek kadının istinaf talebinin kısmen kabulü ile iştirak nafakası her bir çocuk için 400,00 TL olarak belirlenmiş...
Aile Mahkemesinin 2020/1133 esas 2021/1755 karar sayılı kararı ile tanıma ve tenfizine karar verilen aylık 235 Euro nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.750,00 TL'ye indirilmesine, 2- Müşterek çocuk Eneskadir Yıldırım lehine Konya 3. Aile Mahkemesinin 2020/1133 esas 2021/1755 karar sayılı kararı ile tanıma ve tenfizine karar verilen 204,19 Euro nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.250,00 TL'ye indirilmesine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı erkek vekili kararı, nafakanın tamamen kaldırılmamasını, Davalı kadın vekili ise, nafakanın indirilmesini, İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi isteminden ibarettir. Konya 3....
Noterliği'nce keşide edilen ihtarnamenin gönderildiğini, ancak ödeme şeklinin değişmediğini, 2020 Ağustos ayından itibaren yıllık ÜFE oranı uygulandığında nafakanın 3.359,31 TL olarak ödenmesi gerektiğini, ancak davalının taraflar arasında düzenlenen anlaşmaya uymayarak artırım yapmadığını, müşterek çocuğun özel okula gittiğini, ayrıca kurslara katıldığını, müvekkilinin eğitim giderleri de dahil önemli miktarda harcamalar yaptığını, paranın satın alma gücünün azaldığını, mahkemece belirlenen nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmediğini belirterek, tarafların anlaşmalarına uygun olarak nafakanın 3.359,31 TL'ye yükseltilmesini, müşterek çocukla baba arasındaki kişisel ilişkinin yine taraflar arasında düzenlenen anlaşma gereğince yeniden düzenlenmesini, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasını talep ve dava etmiştir....
Nafakanın bağımsız bir dava ile talep edilmesi halinde dava değeri nafakanın yıllık tutarının toplamı olacağından, davacının talep ettiği nafakanın yıllık tutarı üzerinden peşin nispi harcı tamamlaması için kendisine süre verilmesi (Harçlar Kanunu m. 30-32) ile harç tamamlandığı taktirde işin esasına girilip tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, 2. Nolu bentteki bozma sebebine göre davacı ...'ın diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.06.2015 (Pzt.)...