AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2019/36 ESAS, 2021/190 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : İlk Derece Mahkemesince verilen karara davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı dava dilekçesinde özetle; kolonya işiyle uğraştığını, ulusal marketlerin açılmasıyla işlerinde düşüş olduğunu, kadın için bağlanan nafakayı ödemekte zorlandığını, bu sebeple nafakanın kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı taraf, cevap dilekçesi sunmamıştır....
Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşam şeklide dikkate alınır. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Her ne kadar, nafakanın takdirinde; davalı babanın hayat koşulları ve ödeme gücünün de dikkate alınması zorunluluğu var ise de; davalının gelir seviyesinin düşüklüğü nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmaz. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalı babanın gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....
Aile Mahkemesinin 2018/1035 Esas, 2018/1196 karar sayılı dosyası ile davacı lehine 550,00 TL yardım nafakasına ve nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini, ancak nafakanın yeterli gelmediğini, davacının 18 yaşını doldurduğunu ve halen üniversite öğrencisi olduğunu, yardım nafakasına ihtiyacı olduğunu, öğrenci olduğu için çalışamadığını, davalının kazancının iyi olduğunu ancak davacının ihtiyaçları ile yeterince ilgilenmediğini, hayat şartlarının ağırlaştığını, davacının şahsi ve eğitim masraflarının arttığını, bu nedenlerle davacı lehine aylık 1.000 TL yardım nafakasına hükmedilmesini, ve nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasını, yargılama giderlerinin davalıya tahmilini talep ve dava etmiştir....
.- 2014/767 K. sayılı ilamı ile açılan nafakanın kaldırılması davası sonunda nafakanın 250 TL ye indirildiğini, kendisinin düzenli bir işi ve sabit gelirinin olmadığını, davalının babasından emekli maaşı aldığını, miras yoluyla malı olduğunu, takdir edilen nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekilinin 12/07/2021 tarihli dilekçesinde özetle; davacının daha önceden bu şekilde dava açtığını, şartların değişmediğini, davacının çalışmasına engel herhangi bir sağlık durumu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; nafakanın kaldırılmasını gerektirir neden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2022 NUMARASI : 2021/801 ESAS - 2022/185 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 9. Aile Mahkemesinin 2015/779 Esas, 2015/1023 Karar sayılı dosyası ile boşandıklarını, müşterek çocuk için 350 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, Ankara 1. Aile Mahkemesinin 2017/2208 Esas, 2019/321 Karar sayılı ilamı ile nafakanın 650 TL ye çıkartıldığını, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını belirterek davanın kabulü ile iştirak nafakasının 5.000 TL ye çıkartılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; boşanma ile çocuk için 350 TL nafakaya hükmedildiğini, daha sonra nafakanın 1....
Cari nafakanın belirlendiği davada kararın kesinleştiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 1 yıldan az süre geçmiştir....
Davacı kadın dava dilekçesinde kendisi için belirlenen nafakanın aylık 500,00 TLye, çocukları için belirlenen nafakaların ise ayrı ayrı 500,00' er TL' ye yükseltilmesini talep etmiştir. Dava basit yargılama usulüne tabi olup HMK 319.madde gereğince; " İddianın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı dava açılmasıyla; savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağı cevap dilekçesinin mahkemeye verilmesiyle başlar". Bu haliyle davacının dava dilekçesinden sonra kendisi için talep ettiği nafakanın 1.000,00 TL ye yükseltilmesi talebi iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağına tabi olup dikkate alınamayacaktır....
olduğunu, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının son birkaç yılda ülkemizde meydana gelen hayat pahalılığı düşünüldüğünde ciddi biçimde eridiğini, çocuk için ödenen nafakanın yapılan eğitim masraflarını karşılamakta dahi yetersiz kaldığını, çocuğun büyümüş olmasının masraflarının yaşıyla doğru orantılı arttığını, davalının ödeyeceği nafakanın küçüğün eğitim harcamaları için kullanıldığını, çocuğun liseye başlamış olması düşünüldüğünde mevcut nafakanın yetmeyeceğinin açıkça görüleceğini, müşterek çocuk Deniz7in rett sendromu adında bir hastalığının bulunduğunu, nafakanın aynı şekilde tedavi masraflarına dahi yetmediğini, masraflar dışında müşterek çocuğun evlilik birliği içerisinde sahip olacağı imkanlar düşünüldüğünde sosyal olarak katılabileceği etkinliklerden mahrum kalabildiğini, müvekkilinin ekonomik durumunun imkan vermemesi davalının da ekonomik destek vermediği için küçüğün bir takım etkinliklerden mahrum kaldığını, kişisel gelişimi için önemli yaşlarda olan çocuğun...
Bu nedenle, nafakanın bağlanmasında olduğu gibi kaldırılmasında da bu özellik dikkate alınarak araştırma ve inceleme yapılması, gerek hakkaniyete gerekse usul ekonomisi ilkesine uygun düşecektir. Bundan ayrı yardım nafakası, durumun değişmesi halinde mahkeme kararıyla yeniden belirlenebilecek veya kaldırılabilecektir. Türk Medeni Kanununun 364.maddesi uyarınca tayin olunan nafaka için açık kural konulmamış olması, nafakanın özelliği itibariyle zaruri olan bu yönünü ortadan kaldırmamaktadır. Tüm bu açıklamalar ve ortaya konulan yasal düzenlemeler ışığında somut olay irdelendiğinde; Davacı, nafakanın takdir edildiği tarihteki durumun değiştiğini, zira nafaka alacaklısının eğitim hayatının sona erdiğini ileri sürerek yardım nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; boşandıklarını, bu boşanma ile aylık 250 TL nafakaya hükmedildiğini, boşanma kararının 2011 yılında kesinleştiğini, 2008 yılı koşullarına göre takdir edilen 250 TL nafakanın yetmediğini, hiç bir gelirinin olmadığını, davalının yurt dışında iş yeri sahibi olduğunu, çocuğunun da büyümesi nedeniyle ihtiyaçlarının daha da fazla arttığını, nafaka dışında hiç bir gelir olmadan çocuğunu okutmaya çalıştığını, 2008 yılında verilen 250 TL nafakanın Tefe, Tüfe oranlarının hesaplanması halinde bu nafakanın 750 TL olması gerektiğini, çocuğunun ......