TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının açtığı nafaka artırımı davası neticesinde nafakanın 310,00.TL'ye yükseltildiğini, davalının 2006 yılından bu yana Bağkur emeklisi olduğunu öğrenmesi üzerine açtığı nafakanın kaldırılması davasının kabul edilerek, ... 3. Aile Mahkemesinin 2012/387 E. 2013/520 K. sayılı ilamı ile nafakanın kaldırıldığını ancak davalının bu süre zarfında kötü niyetli olarak nafakaları tahsil ettiğini, davalının haksız olarak ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2009/13741 sayılı takip dosyası ile 01.08.2006 tarihinden itibaren kendisinden tahsil ettiği nafaka bedellerinden kaynaklanan alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00.-TL'sinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, görevsizlik ve derdestlik itirazında bulunmuş, bu itirazların kabul görmemesi halinde davanın reddini savunmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2015 NUMARASI : 2015/305-2015/475 Taraflar arasındaki (asıl dava) nafakanın artırılması, (karşı dava) nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Mahkeme hükmü davalı vekiline, 03.08.2015 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise HUMK’ nun 432.maddesinde öngörülen onbeş günlük yasal süre geçirildikten sonra 03.09.2015 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da karar verilebilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, 30.10.2013 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı vekilinin velayeti annede olan .... ile ilgili taleplerinden vazgeçtikleri, ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen nafaka davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, nafakanın kaldırılması istemli asıl davanın kabulüne, birleşen nafakanın arttırılması istemli davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-birleşen dosyada davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 33.60.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde ... atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren ... günlük süre içerisinde karar...
Davalı (birleştirilen dosyada davacı); davacının maddi durumunun iyi olduğunu, anne ve babasının vefatı ile davalıya 250 adet ağaç zeytinlik ve ev kaldığını, kendisinin ise yeniden evlendiğini, giderlerinin artığını, üniversitede okuyan oğlunun masraflarını da karşılamaya çalıştığı için davacıya ödediği nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Yerel Mahkeme nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süre içinde nafaka alacaklısı lehine veya nafaka borçlusu aleyhine bir durum değişikliği olmadığı, nafakanın kaldırılması için yasal koşulların oluşmadığı kanaati ile birleştirilen davanın davacısı ... tarafından açılan yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, davacı ve birleştirilen dosyanın davalısı ...'in nafaka artırım davasını kısmen kabul ederek; yoksulluk nafakasının aylık 650.00-TL olarak artırılmasına karar vermiş, hüküm davalı (birleştirilen dosyanın davacısı) ... tarafından temyiz edilmiştir....
O halde, mahkemece yapılacak iş; davacının ekonomik ve sosyal durumu ayrıntılı olarak araştırıldıktan sonra tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı kabul edilerek, nafakanın (çoğun içinde azı da vardır ilkesi gereğince) TMK'nın 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, nafakanın uygun bir miktarda indirilmesine karar vermek olmalıdır. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
İştirak nafakasının miktarı tayin edilirken, müşterek çocuğun ihtiyaçları yanında, nafaka yükümlüsünün gelir durumunun da dikkate alınacağı ve durumun değişmesi halinde nafakanın miktarının yeniden belirleneceği veya kaldırılacağı hususlarında duraksama yoktur. Nafaka miktarının yeniden belirlenmesi ya da kaldırılması için durumun değiştiğinin ilgilisi tarafından ispat edilmesi gerekir. Mahkemece, her ne kadar, davacının gelir durumunda önceki nafaka takdirine göre bir değişiklik olmadığı belirtilerek, nafakanın indirilmesi talebi de red edilmiş ise de; davacının kanser hastası olduğu, bu nedenle malulen emekli olduğu anlaşılmaktadır. Kanser hastası olan bir kişinin yeniden çalışma şartlarını kaybettiği, bu nedenle, aldığı emekli maaşıyla geçinmek zorunda bulunduğu da bir gerçektir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının ......
Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, önceki nafaka tarihinden itibaren 1 yıldan çok az fazla bir sürenin geçmiş olması, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; nafakanın niteliği ve yukarıda açıklanan nedenlerle TMK'nun 4.maddesi gereğince "hakkaniyete" uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken, somut nedenleri ve gerekçeleri açıklanmadan fazla nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesince, "Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, ekonomik göstergelerdeki olumsuz değişiklikler ve ÜFE artış oranları dikkate alındığında davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece; nafakanın niteliği ve anılan nedenlerle TMK. 4.maddesi gereğince "hakkaniyete" uygun nafaka miktarına karar verilmesi gerekirken; somut nedenleri ve gerekçeleri açıklanmadan fazla miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece, davacı lehine belirlenen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 3.000,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....