Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda dosya içeriğinden; tarafların 2003 yılında boşandıkları; en son 13.01.2010 günü açılan nafaka artırım davası ile davacıya ödenen nafakanın aylık 200,00 TL'ye; müşterek çocuğa ödenen nafakanın 225,00 TL'ye çıkarıldığı, iş bu artırım davasının 30.04.2012 günü açıldığı, nafaka yükümlüsü davalının aylık 1.800,00 TL; nafaka alacaklısı davacının aylık 600,00 TL geliri bulunduğu; velayeti davacı annede bulunan 15.03.1998 doğumlu müşterek çocuğun öğrenci olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında mahkemece takdir edilen iştirak nafakası artırım oranında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının iştirak nafakası artırım oranına ilişkin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2008 yılında boşandıklarını, boşanma davasında tarafların aralarında yaptıkları anlaşma gereğince velayeti anneye verilen müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak davacının ekonomik durumunun kötü olduğunu belirterek; nafakanın aylık 300,00 TL'ye indirilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuş; birleşen nafaka artırım davasının dava dilekçesinde ise; mevcut nafakanın çocuğun giderlerini karşılamada yetersiz kaldığını belirterek; aylık 1.000,00 TL nafakanın 1.500,00 TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir.Mahkemece; her iki davanın da reddi cihetine gidilmiş; hüküm davalı (birleşen dosyanın davacısı) vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava iştirak nafakasının indirimi, birleşen dava artırımı talebine ilişkindir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin ....Karar sayılı ilamı ile ... için 200,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 230,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 250,00 TL'ye çıkartılmasına, tarafların müşterek çocukları İrem için 150,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 180,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 200,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, gerekçeli kararda ise;...Asliye Hukuk Mahkemesinin .... sayılı ilamı ile ... için 200,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 230,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 250,00 TL'ye çıkartılmasına, tarafların müşterek çocukları İrem için 150,00 TL takdir edilen nafakanın, 11/11/2013 tarihli protokol ile 180,00 TL'ye çıkartılan nafakanın 20,00 TL artırılmak suretiyle 200,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, ileriki yıllara yönelik davalı yanın arttırım talebinin...

        Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.Somut olayda; mahkemece herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin kadının kendisi için artırım talebi reddedilmiştir.O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, davacı kadının kendisine ilişkin artırım talebinin gerekçe gösterilmeksizin reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz...

          Nafaka artırım davasının açılması belirli zamanın geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Önceki nafaka artırım davasının tarihi ile bu davanın açıldığı tarih arasında 2 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, davacının ve ortak çocukların ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Başka bir anlatım ile davacı yandan önceki nafaka artırım davasının kararında belirtilen (ve her yıl ÜFE artış oranına göre yapılacak) artırım ile yetinmesi beklenemez. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına, davalının gelirine, davacı ve ortak çocukların artan ihtiyaçlarına göre, tedbir nafakası miktarının hak ve nesafete uygun olacak şekilde artırılması gerekir. Tedbir nafakasının miktarının tayin edilmesinde davalının geliri ve tarafların birlikte yaşadıkları sırada davalının alıştırdığı geçim şartları dikkate alınmalıdır....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/478 esas, 2001/521 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, ve bu karar ile müşterek çocuğun velayetinin anneye bırakılarak çocuk lehine aylık 40 TL nafakaya hükmedildiğini, daha sonra açtıkları arttırım davası mahkemenin 2009/532 esas 2010/519 karar sayılı ve 26.08.2010 tarihli kararı ile nafakanın aylık 200 TL. ye yükseltildiğini, kararda ayrıca bundan böyle nafakanın her yıl TÜFE oranında artırım öngörülmüş ise de nafaka miktarının düşük olduğundan % 10 u bulmayan TÜFE oranındaki artışla müvekkilinin çocuğun artan ihtiyaçlarını karşılamasının mümkün olmadığı, davalının TÜFE oranındaki artırım hükmüne de uymayarak 200 TL. aylık nafaka ödemeyi sürdürdüğünü, bu nedenlerle nafakanın aylık 350 TL. ye yükseltilmesini talep etmiştir.Davalı çocuk için hükmedilen aylık 200,00 TL nafakayı karardaki arttırım oranından fazla olarak 225,00 TL olarak ödediğini belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece önceki arttırım kararı ile...

              Tarafların ekonomik sosyal durumları, velayet sahibi annenin katkısı, döviz olarak belirlenen nafakanın TL olarak değeri, hakkaniyet dikkate alındığında nafakanın davanın tarihinden 50 Euro artırılmasının hakkaniyete uygun olacağına kanaat getirildiğinden davalı erkeğin iştirak nafakasının artırım miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulü ile; Kırıkkale 2.Aile Mahkemesinin 06/04/2011 tarih, 2011/192 esas, 2011/166 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk Batuhan için belirlenen aylık 100 Euro iştirak nafakasının, dava tarihi olan 11/10/2017 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 150 Euro'ya yükseltilmesine, nafakanın küçüğe harcanmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın yıllık artış oranına bağlanması talebinin reddine, davacı kadının artırım miktarına yönelik katılma yoluyla istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

              Sayılı ilamı ile nafakanın 125TL'ye çıkartıldığını, küçük Raziye'nin lise üçüncü sınıfa gittiğini, ihtiyaçlarının müvekkilince karşılandığını, küçük çocuk lehine hükmedilmiş olan 125TL nafakanın çocuğun ihtiyaçlarını karşılama noktasında yeterli olmadığını, müvekkilinin mevsimlik işçi olarak asgari ücretle çalıştığını, müvekkilinin annesi ve babası ile birlikte yaşadığını, evin ihtiyaçlarına katkıda bulunduğunu, müvekkilinin bakmakla yükümlü olduğu 21 yaşında geliri olmayan Hatice isminde bir kızının daha bulunduğunu, küçük Raziye'nin üniversiteye hazırlandığını, değişen ekonomik koşullar ve paranın alım gücü nedeniyle nafakanın artırılmasının gerektiğini belirterek küçük T1 lehine hükmedilen nafakanın aylık 1.000TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının anlaşmalı boşandıklarını ortak çocuğun velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuk için aylık 1500 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakanın boşanmadan 2 yıl sonra yıllık TEFE oranında otomatik artırıma tabi tutulmasına karar verildiğini, davalının nafakayı 2019 yılı için 1780 TL ye 2020 yılı için 1975 TL'ye çıkardığını, oysa 2019 Haziran itibariyle nafakanın 1992,75 TL 2020 Haziran itibariyle nafakanın 2174,89 TL olarak ödenmesinin gerektiğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, nafakanın çocuğun alışkın olduğu hayatı sağlayacak düzeyde olmasının gerektiğini, paranın alım gücünün düştüğünü belirterek nafakanın 2500 TL'ye çıkarılmasına, gelecek yıllar için artırım kararı verilmesine, davalının eksik ödediği nafaka miktarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davacı vekili dilekçesinde, 2009 yılında davacı lehine boşanma ilamıyla hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesini, ayrıca nafakanın her yıl enflasyon oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabında; ekonomik durumunun iyi olmaması nedeniyle nafaka artırım davasının reddini, karşı davasında ise kendi isteğiyle çalışmayan davacının ekonomik durumunun iyi olması nedeniyle, nafakanın kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, nafaka artırım davasının kısmen kabulü ile nafakanın 350 TL'ye yükseltilmesine, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir. Karar davacı ve davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir....

                UYAP Entegrasyonu