Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvurusunda çocuklar ile davalı anne arasındaki kişisel ilişki süresinin tamamen kaldırılmasına karar verilmesi istemiş ise de; kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir hak olup,bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır. (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). Ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323). Ana ve babadan her biri, diğerinin çocuk ile kişisel ilişkisini zedelemekten, çocuğun eğitilmesi ve yetiştirilmesini engellemekten kaçınmakla yükümlüdür....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıların torunları ile şahsi ilişki talep edebilmesi için gerekli olağanüstü halin mevcut olduğu, davacıların torunlarını görmesi, ve onunla uygun kişisel ilişki kurmaları, torun sevgisini tatmaları ve çocuğa da bu sevgiyi vermelerinin onların hakları olduğu, davacıların bu haklarını amacına aykırı kullanacaklarına dair dosyada başka bir delilin de bulunmadığı, davacılar ile çocuk arasında yatılı kişisel ilişki kurulmasının, çocukların sağlığını, ahlaki ve bedensel gelişimini tehlikeye düşüreceğine ilişkin bir delilin de bulunmadığı, uzman raporundaki tespitler, tanık anlatımları ve toplanan tüm delillere göre çocuğun menfaati ve torun sevgisi tatma üzerine konulan sınır dikkate alındığında davacılarla torunları arasında yatılı kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (sanıklar); reşit olmayanla cinsel ilişki (sanıklar ... ile ...) HÜKÜM : Sanık ...'ın çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma eylemleri reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğun kaçırılması ve alıkonulması kabul edilerek bu suçlar ile reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan görülen kamu davalarının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesi; sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesi; sanıklar ...ve ...'...

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suçlar : Reşit olmayanla cinsel ilişki, Şantaj, Özel hayatın gizliliğini ihlal Hüküm : 1-Reşit olmayanla cinsel ilişki ve şantaj suçlarından sanık ... hakkında beraat, 2- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanıklar Kani ve Hasan Hüseyin hakkında ayrı ayrı beraat Reşit olmayanla cinsel ilişki ve şantaj suçlarından sanık ...’ın beraatine, özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanıklar Kani ve Hasan Hüseyin’in beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: A) Sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki ve şantaj suçlarından, sanık ... hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde: Sanık ... hakkında katılana ait cinsel ilişki görüntülerini kaydetmesi eylemi nedeniyle zamanaşımı süresi içerisinde mahallinde karar verilebileceği mümkün görülmüştür...

        Dava, evlilik dışı ilişki sonucu dünyaya gelen çocuk ... ile baba arasında kişisel ilişki kurulması isteğine ilişkin olup, çocuğun yaşı gözetildiğinde, mahkemece, baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişki, süre yönünden uzun olduğu gibi, müşterek çocukla davacı baba arasında tesis edilecek kişisel ilişkinin yüksek yararına uygun düşüp düşmeyeceği ve bu ilişkinin çocuğun huzuru bakımından ciddi tehlike oluşturup oluşturmayacağı konusunda pedagog, psikolog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan rapor alınmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde kisişel ilişki tesisi de doğru değildir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.06.2015(Cuma)...

          Asliye Ceza Mahkemesi) SUÇ : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması (her iki sanık), reşit olmayanla cinsel ilişki (sanık ...) HÜKÜM : Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçundan mahkûmiyet, reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan beraat Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, dosya incelendi; Mahkemece sanık ...'...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacılardan Mehmet Arslan tarafından; kişisel ilişki süresi ve yeri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar 28.9.2011 tarihinde ölen oğullarının çocuğu olan ve davalı anne yanında bulunan torunları ile kişisel ilişki kurulması talebinde bulunmuşlardır. Davalı anne davayı kabul etmiştir. Her ne kadar dava kabul edilmiş ise de kişisel ilişki süresi az olmuştur. Diğer yandan davacıların davalı annenin evine giderek çocuklar ile görüşmelerine şeklinde kişisel ilişki kurulması da doğru olmamıştır. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.m.438/7)....

              Kişisel ilişki kurulmasına yönelik hüküm kurulurken; gelecek yıllardaki koşullar önceden bilinemeyeceğinden, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık da gözetilmeden, şimdiden müşterek çocuk ile davalı baba arasında kademeli bir şekilde ve aynı şehir, ayrı şehir ayrımı yaparak kişisel ilişki düzenlenmiş olması isabetsiz olmuştur. Bu bakımdan, aynı şehir ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin ve kademeli olmaksızın babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                Bu yaştaki çocuk ile baba arasında kararda gösterilen sürelerde kişisel ilişki kurulması gelişimini olumsuz etkileyebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun, sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas alınmalıdır (TMK m. 182/3). Çocuğun yaşı dikkate alındığında öngörülen kişisel ilişki çocuğun menfaatine uygun bulunmamıştır. Ayrıca değişen koşullara göre her zaman yeniden düzenleme talep edilebileceğinden, kademeli kişisel ilişki kurulması da doğru değildir. Daha uygun sürelerle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2 ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.02.2016 (Pzt.)...

                  arasında kişisel ilişki düzenlemiştir. Türk Medeni Kanununun 323. madde "Ana ve babadan her biri velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir" düzenlemesini içermektedir. Oysa, dosyamızda taraflar arasındaki evlilik sürdüğü gibi, müşterek çocuğun velayeti geçici olarak ebeveynlerden birine de verilmiş de değildir. Ebeveynlerden her ikisinin de çocuk üzerindeki velayet hakkı sürmektedir. Her iki ebeveynin de çocukla kişisel ilişki kurma hakkı eşit derecede mevcuttur. Evlilik dışı çocuk doğuran annenin, çocuğun velayetinin kendisine verilmesi davasında olduğu gibi, bu davada da davacı babanın velayet hakkı kapsamında kişisel ilişki kurma hakkı bulunduğundan, kişisel ilişki kurulması davası hakkında "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşündeyim....

                    UYAP Entegrasyonu