Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden tarafların 2009 yılında boşandığı, boşanma kararı ile birlikte müşterek çocukların velayetinin davacı anneye verildiği,Egemen'in ilkokul 3.sınıf öğrencisi olduğu ayrıca etüt merkezine gittiği,Emirhan'ın ise ortaokul 7.sınıf öğrencisi olduğu ve dershaneye gittiği,davacının memur olduğu,2.000 TL gelirinin olduğu,davalının nafaka borcunu çeşitli şirket hesaplarından gönderdiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AKHİSAR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2015 NUMARASI : 2015/13-2015/179 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2012 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde 2008 doğumlu müşterek çocuk Mustafa'nın velayetinin davacıya verildiğini, boşanma sonrası 2013 yılında açılan iştirak nafakası davası ile müşterek çocuk lehine aylık 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen süre, çocuğun yaşı, okula başlayıp ilkokul 1.sınıfta eğitim görmesi gibi nedenlerle hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını belirterek, müşterek çocuk için 200 TL olarak belirlenen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen asıl davada yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı, birleşen davada yardım nafakası istemli davanın mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davada davacı ... yönünden davanın kısmen kabulü müşterek çocuk için açılan iştirak davasında ve birleşen davada davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde asıl dava davacısı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Asıl dava 100,00‘er TL yoksulluk ve iştirak nafakasının 500,00’er TL ‘ye artırılmasına, birleşen dava ise yardım nafakası istemine ilişkindir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/565 ESAS 2022/287 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Katılım Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların, 05/04/2010 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları; 02/04/2010 tarihli sulh protokolünde yoksulluk nafakasının 3.000.00.TL, iştirak nafakasının 1.500.00.TL olarak belirlendiği; eldeki davanın 20/12/2012 tarihinde açıldığı, davacının ev hanımı olduğu, 1.200.00.TL kira ödediği; davalının ise, şirket ortaklıkları olduğu, adına kayıtlı çok sayıda taşınmaz olduğu, yarış atları yetiştirdiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece; davanın kabulünün hakkaniyete uygun olmadığını, zira davacı tarafın da iştirak nafakası kadar aylık masrafa ortak olduğunda müşterek çocuğun aylık ihtiyaçlarının karşılanmasında ziyadesiyle yeterli olacağı kanaati ile, 4721 sayılı TMK.nun 176'ncı maddesinde öngörülen mali durumun davacı aleyhine değişmediği, aksine lehine şartların oluştuğu anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.nun 330.maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir, şeklindedir. TMK'nun 331.maddesi uyarınca da; Durumun değişmesi halinde, hâkim, nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir....
B... takdir edilen 750,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden 5 yıl artmaması da gözönüne alınarak 500,00 TL daha artırılarak 1.250,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Taraflar arasında gerçekleşen iştirak nafakası ve artırılmasına ilişkin hükümler incelendiğinde; Kayseri 3. Aile Mahkemesinin 2005/809 Esas- 2006/379 Karar sayılı ilamıyla tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Ö... S...'...
nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurul malıdır. Tarafların Akpınar Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi'nin 28/12/2010 tarihinde kesinleşen, 2010/75 Esas, 2010/113 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, velayeti annesine verilen ortak çocuk Efe Erbaş yararına aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....