Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1.maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nun 331.maddesine göre; Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda, mahkemece, iştirak nafakası artırılırken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda; tarafların 28/09/2010 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, bu karar ile ortak çocuklar için 200.00.-er TL iştirak nafakasına ve ÜFE oranında artışa hükmedildiği, eldeki davanın 19/01/2016 tarihinde açıldığı, ortak çocuklardan Gökberk'in 2002, Neslihan'ın 2007 yılında doğduğu, davacı annenin işçi olduğu, 1.750.00....
Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. İştirak nafakasına hükmedilen nafaka arttırım davasının davasının kesinleşme tarihi ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında 3 yıldan fazla süre geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, önceki 200,00-TL.iştirak nafakasının yetersiz kaldığı ... sürülerek, 700,00-TL.ye yükseltilmesi istenilmiş; mahkemece aylık 500,00-TL.ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. İştirak nafakası çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile ana-babanın ... koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir (TMK.330/1.md). Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır (TMK.331/md.)....
(TMK m.328/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şeklide dikkate alınır. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Her ne kadar, nafakanın takdirinde; davalı (baba) nın hayat koşulları ve ödeme gücünün de dikkate alınması zorunluluğu var ise de; bu durum, yani davalının gelir seviyesinin düşüklüğü nafakanın artırılması gerekliliğini büsbütün ortadan kaldırmaz. Hakim, iştirak nafakası takdirinde; nafaka alacaklısı çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakayı artırmalıdır....
Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir.(TMK. nun 329/1. maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun yaşı , ihtiyaçları, eğitim durumu ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur. (TMK. nun 330/1. maddesi) TMK.'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Tüm bu maddeler doğrultusunda mahkemece iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurul malıdır. İzmir 4. Aile Mahkemesi'nin 20/12/2010 tarih, 2010/680 esas, 2010/1162 karar sayılı ilamı ile ortak çocuk Esmanur yararına aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 24/01/2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Nüfus kayıtlarından davalı babanın 09/02/2005 doğumlu Esmanur'un tanıdığı görülmektedir....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocukların yaşı, eğitim durumu, ihtiyacı, nafakanın hükmedildiği tarih ile artırım davasının açıldığı tarih arasında geçen süre ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, takdir olunan iştirak nafakası miktarı az olup, TMK.4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir nafaka takdir edilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı görülmüş , bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Dosya içeriğinden, boşanma kararı ile birlikte müşterek üç çocuktan ikisinin velayetinin davalı babaya, müşterek çocuk 1997 doğumlu ...'in ise velayetinin davacı anneye bırakıldığı, müşterek çocuk ... için aylık 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, davacının ev hanımı olup, nafaka haricinde gelirinin bulunmadığı, aylık 300 TL’ye kirada oturduğu, davalının ise okulda hizmetli olup aylık 1.453,80 TL maaş aldığı, yeniden evlendiği anlaşılmaktadır. Nafaka artırım davasının açılması belli bir zaman geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilmelidir. Boşanma davası ile bu davanın açıldığı tarih arasında yaklaşık üç yıl süre geçmiştir....
da yaşadığını ve üniversite eğitimine başladığını belirterek 1993 yılında bağlanan 150 TL (karar tarihi olan 1993 yılı itibarıyla ....500,00 lira) iştirak nafakasının 850 TL artırımı ile aylık ....000 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davacının ... yaşından büyük olup iştirak nafakasının son bulduğunu, nafaka artırım davası açamayacağını, davalının iştirak nafakalarını düzenli olarak ödediğini, ancak davacı ve annesi ...'ya gidip irtibatı koparınca ödemelerin bir kısmını yapamadığını, davalının asgari ücretle çalıştığını, maddi durumunun kötü olduğunu, davacının ...'da sigortalı olarak çalıştığı duyumları olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece; dava, yardım nafakası davası olarak nitelendirilmiş; davalının, davacının babası olduğu, davacının 05/04/1992 doğumlu olup reşit olduğu ancak ...'...
Yargıtayın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların boşanma davası sırasındaki sosyal ekonomik durumları ile eldeki davanın açıldığı tarih itibariyle mevcut sosyal ekonomik durumları arasında olağanüstü bir değişiklik olmadığı gibi, buna ilişkin bir iddia da ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek miktarda nafaka takdiri doğru görülmemiştir....
İştirak nafakasının artırılması yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İştirak nafakası arttırılmak istenen müşterek çocukların davada ihtayari dava ortağı olup, her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 2012/4119- 7991 Esas,Karar sayılı ilamı). Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka (farkı) miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri 4.400,00 Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Davada; müşterek çocuklar lehine daha önce hükmedilen 500,00'er TL iştirak nafakasının 700,00 'er TL'ye artırılmasına karar verilmiş olup, davacı tarafından talep 1.000,00'er TL olduğundan, reddedilen her bir çocuk için iştirak nafakası miktarı aylık 300,00 TL olup, ayrı ayrı reddedilen yıllık nafaka farkının toplamları 4.400,00 TL'yi geçmemektedir....