Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;tarafların 31/10/2012 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma kararının 21/01/2013 tarihinde kesinleştiği,boşanma neticesinde müşterek çocuk 10/10/2006 doğumlu İremsu ve 28/11/2007 doğumlu Sertaç Yahya için iştirak nafakasına hükmedilmediği,eldeki bu dava ile davacı annenin müşterek çocuğun barınma,beslenme gibi giderleri bulunduğunu belirterek müşterek çocukla için aylık ayrı ayrı 1.000 TL iştirak nafakası talebinde bulunduğu tartışmasızdır. Boşanma davasında iştirak nafakası istenmemesi sonradan istenmesine engel değildir. Çünkü, bu nafaka velayet hakkı verilen davacı anne tarafından çocuk adına istenmekte ve nafaka borcu bu nedenle her an yenilenen borçlardan olduğundan yeniden doğmaktadır. Nitekim, iştirak nafakasında nafaka doğmadan bu nafakadan feragat mümkün değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Velayetinin Değiştirilmesi, İştirak Nafakasının Kaldırılması, Fazladan Ödenen İştirak ve Yoksulluk nafakasının istirdadı davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı, davalı taraf süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK.nun 355. maddesi) inceleme sonucunda; İlk derece mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemler Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği saptanmıştır....
Sayılı ilamıyla müşterek çocukların velayetinin ortak olarak her iki tarafa verildiğini, söz konusu yerel mahkeme kararında da geçtiği üzere müşterek çocukların davacı müvekkilinin yanında yaşamasına hükmedildiğini, bu ilamda iştirak nafakasına hükmedilmediğini, yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki aşırı düşüş ve müşterek çocukların ihtiyaçları, eğitim ve diğer giderlerinin arttığını, davalının çocukların ihtiyaçlarına yetip yetmediği konusunda ilgilenmediğini, bu nedenlerle müşterek çocukların her biri için ayrı ayrı 1.000,00'er tl dava tarihinden itibaren başlamak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesine, mevcut nafaka kararının kesinleşme tarihinden sonra müşterek çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 1.000,00'er tl iştirak nafakasına hükmedilmesini, hükmedilecek iştirak nafakasında ilerleyen yıllar için etkili ve yüksek bir artış oranı (tefe-tüfe) belirlenmesini, yargılama giderleri ve vekaleten ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
miktarını yetersiz ve ihtiyacı karşılayamaz hale geldiğini, çocuğun gerek okul gerekse hastalığından dolayı masraflarının her yıl katlanarak arttığını, bunun yanında hayatın pahalılığı da göz önüne alındığında alınan nafakanın yetersiz kaldığını, davacının yıllardır Avrupa’da çalıştığını, ekonomik olarak çok iyi durumda olduğunu, hatta çevresindekilere eski eşi ve çocuklarına ödediği nafaka sebebiyle üstüne mal alamadığını Türkiye’de yatırım yapamadığını iş bu davadan sonra Türkiye’de yatırım yapacağını söylediğini, icra dosyası incelendiğinde yoksulluk ve iştirak nafakasının dahi davacı davalı tarafından düzenli ödenmediğinin anlaşıldığını belirterek 200 TL olan iştirak nafakasının 1300 TL artırılarak 1.500,00 TL’ye çıkarılmasına,300 TL yoksulluk nafakasının 1200 TL artırılarak 1.500,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile çocuklar Kuzey ve Mehmet için aylık 1.250şer TL iştirak nafakasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafakanın başlangıç tarihini, nafaka miktarını, vekalet ücretini istinaf etmiştir DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir. Dava açılırken davacı 80,70 TL başvurma harcı ile 170,70TL peşin harç yatırması gerektiği halde peşin harcı 85,35TL olarak yatırdığı görülmüştür. Harçlarla ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir. Davanın açılması harca tabi usuli bir işlemdir. Harçlar Kanunu, harç alınması veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması-Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından reddedilen velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davacının reddedilen velayetin değiştirilmesi davası ve iştirak nafakası yönünden temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Velayetin düzenlenmesine ilişkin dava çekişmesiz yargı işidir (HMK m. 382/2-b-13). Bölge adliye mahkemesince çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlar kesin nitelikte olup, bu kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamaz. (HMK m.362/1-ç)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2021 NUMARASI : 2018/196 ESAS-2021/910 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı tarafın 26.01.2011'de boşandıklarını, davalı annenin ikame ettiği Tavas Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/73 E, 2015/120 K sayılı velayetin değiştirilmesi ve katılım nafakası davasında müşterek çocuklar Mehmet Anıl ve Adile için 200'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, yerel mahkemenin kararı kesinleşmeden davalı, Denizli 8.İcra Müdürlüğü 2015/2797 E sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, yerel mahkemenin kararı Yargıtay tarafından düzeltilerek onandığını Yargıtay'ın kararında da görüleceği üzere müşterek çocuk Adile'nin 04.01.2015 tarihinde ergin olacağı ancak bu zamana kadar ki nafakaların tahsilinin mümkün olduğunun belirtilmiş olmasına rağmen müvekkilinin icra baskısı altında olup nafaka işletilmeye...
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının halen .bulunan bir moda evinde sigortasız olarak çalıştığını, davacının kendi evinde kira ödemeden oturduğunu, istenen nafaka miktarlarının çok fahiş olduğunu, ayrıca davacıdan önceki eşine de 336,00 TL nafaka ödediğini ve o eşinden de 2 çocuğunun daha olduğunu, aleyhine açılmış birçok icra takibi bulunduğunu bu nedenlerle istenen nafaka miktarlarını ödeyecek gücünün olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, müşterek çocuk.için davalı tarafça ödenecek iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 140 TL'ye, müşterek çocuk . için davalı tarafça ödenecek iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400 TL 'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda; velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk için 250 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, karar 13.10.2006 tarihinde kesinleşmiş, bu dava ise 27.11.2013 tarihinde açılmıştır. Davada, iştirak nafakasının artırılması talep edilmektedir. TMK'nun 330/1.maddesi gereğince; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur." Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucunda; davacı annenin öğretmen olduğu, davalı babanın ziraat mühendisi olduğu, fabrikada çalıştığı, müşterek çocuk Neslihan'ın ise 1998 doğumlu olduğu ..... Lisesi 9.sınıfta öğrenci olduğu ve dersaneye gittiği anlaşılmaktadır. İştirak nafakasının miktarının takdir edilmesinde; anne ve babanın mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınması gerekir....
Davacı-karşı davalı erkek vekili; erkeğin reddedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına, kadının kabul edilen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının arttırılması davasına yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava; velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise; yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması istemlerine ilişkindir. Her ne kadar, davacı-karşı davalı vekili istinaf talebinin duruşmalı incelenmesini talep etmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 356. maddesinde istinaf incelemesinin aynı Yasanın 353. Maddesinde belirtilen haller dışında duruşmalı yapılacağı düzenlenmiştir....