Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davalı davacı kadın vekili birleşen davalarında verilen kararı istinaf etmediklerini belirtmiş, ancak asıl davada tanıkları Nermina Genç'in dinlenilmemesini, asıl davanın kabulünü, velayeti; Davacı davalı erkek vekili ise kusuru, tazminat taleplerinin reddini birleşen davada verilen önlem nafakalarını iştirak nafakası taleplerinin reddini , İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, birleşen dava ise bağımsız açılan önlem nafakası davasıdır. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

Her ne kadar davalı erkek kadının ayrı yaşama hakkı olmadığından bahisle verilen kararın yanlış olduğunu ve kararın kaldırılmasını talep etmiş ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında kanun yolu başvurusunda, yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağının belirtildiği, karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri dört bin dört yüz Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu (6100 sayılı HMK m.341/2)Eldeki davada; karar tarihi itibarıyla kabul edilen nafaka miktarının, yıllık dört bin dört yüz Türk Lirasını geçmediği, bu itibarla erkeğin istinaf talebinin HMK 352. Madde uyarınca reddedilmesinin gerektiği anlaşılmıştır....

Lehlerine nafaka takdir edilen davacı ve çocuk arasında HMK'nın 59. maddesi gereğince ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davalar birbirinden bağımsız olup, müşterek çocuk Furkan Aksoy için kabul edilen nafaka miktarı yıllık (1.000,00.-TL x 12) = 12.000,00.-TL'dir. Somut olayda; davalı taraf kabul edilen, nafaka miktarları yönünden istinaf isteminde bulunmuş olup, çocuk için kabul edilen nafaka miktarı hükmün verildiği tarih itibarı ile öngörülen kesinlik sınırının altındadır. Bu durumda, hüküm tarihi itibarı ile kesin olduğu yasada açıkça belirtilen kabul edilen nafaka yönünden davalı taraf istinaf kanun yolu başvurusunda bulunamaz....

Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen nafaka alacağının toplam miktarı 6.000,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.094,06 TL’nin altında kalmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacı-davalı erkeğin birleşen nafaka davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Davacı-davalı erkek vekilinin boşanma davasına yönelik temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/76 KARAR NO : 2021/287 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/03/2018 NUMARASI : 2017/442 ESAS 2018/183 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile 18/09/2016 tarihinde evlendiklerini, kendisini herhangi bir problem yokken 06/08/2017 tarihinde Çay'da yaşayan ailesinin yanına bırakıp gittiğini, ihtiyaçlarını karşılamadığını, 750 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, ayrı yaşamada haklı olduğunu ileri süren davacı tarafından kendisi için 400,00 TL ve müşterek çocuk için 200,00 TL tedbir nafakasının tahsil istenilmiştir. Davalı, süresinde yetki itirazı ile birlikte davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı ikametgâhının yetkili olduğu ve davacının dahi ikâmetgahının İstanbul olduğundan dolayı davanın yetki yönünden reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK. 197/2. maddesine dayanan tedbir nafakası talebine ilişkindir....

      sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Mahkemece reddedilen ve davacı - karşı davalı tarafından istinaf konusu edilen iştirak nafakalarının yıllık miktarlarının Mehmet Buğra Uysal ve Berat Uysal için ayrı ayrı (750,00 TL X 12 = 9.000,00 TL) ve Ahmet Efe için (500,00 TL X 12 = 6.000,00 TL) olduğu, talep edilen nafakaların miktar yönünden ayrı ayrı kesinlik sınırı olan 17.830,00TL.'nin altında olduğu anlaşılmıştır. Hüküm, davacı - karşı davalı yönünden yıllık nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. (Yargıtay 3. HD. 26.03.2012 tarihli ve 2012/4119 Esas- 2012/7991 Karar sayılı kararı) Karar tarihi itibariyle, HMK.'...

      Maddesi gereğince dava, nafaka alacaklısına bakmakla olan resmi veya kamuya yararlı kurumlar tarafından da açılabileceğini hakim istem halinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabildiğini, yine 366. Maddesinde belirtilen korunmaya muhtaç kişilerin bakımı kanunla yükümlü kurumlar tarafından sağlandığını bu kurumlar yaptıkları masrafları nafaka yükümlüsü hısımlarda isteyebileceğini ve 2828 sayılı T1 Çocuk Esirgeme Kanunu 30....

      Somut olayda hükmedilen yıllık nafaka miktarı 1098 YTL’yi aşmadığından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/2. maddesi gereğince temyiz edilebilme sınırı altında kalan nafaka takdirine ilişkin karar kesindir. 2-Velayetin değiştirilmesi davasının temyizine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz isteğinin reddiyle hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        Sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte müşterek çocukları 13/09/2011 d.lu Elif Su'nun velayet hakkının anneye verildiği, boşanma kararında müşterek çocuk için nafaka talep edilmediği, ancak davacı kadının şu an her hangi bir işte çalışmadığı, düzenli geliri bulunmadığı, müşterek çocuk ile birlikte kız kardeşinin yanında yaşadıkları, davalı babanın ekonomik durumunun yerinde olduğu, müşterek çocuk için takdir edilen nafaka miktarının tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre yetersiz olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, talepleri doğrultusunda iştirak nafakasına karar verilmesi" yönünde istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. TMK.182/2 maddesine göre " velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişki düzenlenmesinde çocuğun özellikle sağlık eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır."...

        UYAP Entegrasyonu