Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(TMK m.176/4) Bu yasal düzenlemeye göre iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde, tarafların ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.10.2001 tarih ve 2001/1012 E.-2012/846 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, boşanma protokolünde davalı lehine 200 TL yoksulluk nafakasının her yıl %60 oranında artırılmasının taraflarca kabul edildiğini, boşanmadan sonra ekonomide yaşanan değişimler sonucu davacının ekonomik ve sosyal durumunun kötüleştiğini belirterek nafaka ve nafaka artış oranının öncelikle kaldırılmasına, bu talebin kabul edilmemesi halinde nafaka ve nafaka artış oranının yeniden düzenlenerek indirilmesine ve yeniden uyarlanmasını talep ve dava etmiştir.Davanın kısmen kabulü ile ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin, 24/10/2001 tarih 2001/1012-846 karar sayılı ilamı ile davalıya bağlanan 200 TL ve dava tarihi itibariyle 8589,92 TL olan yoksulluk nafakasının dava tarihi itibari ile 6.000 TL olarak belirlenmesine...

    Aile Mahkemesinin 2013/755 Esas ve 2014/874 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, mahkemece davalı lehine aylık 500 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini,yoksulluk nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili dilekçesinde; davalının yoksulluk halinin sona ermediğini, bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; tarafların boşanmasından sonra davalının asgari ücretle çalışmaya başlaması,davalıyı yoksulluktan kurtaracak nitelikte olmadığı, yoksulluk nafakasının kaldırılma koşullarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Bu nedenle davacı kadına takdir edilen yoksulluk nafakasının yeterli olduğu anlaşılmakla davalının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakası artırımına ilişkindir. Tüm dosya kapsamından tarafların Ortaköy Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/709 Esas- 2010/312 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, kararın 21/04/2012 tarihinde kesinleştiği, cari yoksulluk nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

      , azaltılması(indirilmesi) talebini de kapsadığı, boşanma ilamında her yıl TEFE'de meydana gelen değişiklik oranında artırılmasına karar verildiği, hesap bilirkişisi raporunda, yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 07/02/2019 tarihi itibariyle 1.271,48 TL olduğunun tespit edildiği, davalının ekonomik durumundaki gelişme, davacının ekonomik durumundaki azalma ve TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile; Çarşamba 2....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemiyle açılmıştır. Kural olarak tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. (TMK m.176/4) Bu yasal düzenlemeye göre iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. TMK'nın 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler....

      Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

        Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ... Aile Mahkemesinin 09/04/2009 tarih ve E.2007/513-K.2009/299 sayılı kararı ile boşandıkları bu kararın 14/09/2010 tarihinde kesinleştiği ve davacı tarafından 22/12/2011 tarihinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmış olup, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

          Mahkemece davanın kısmen kabulune karar verilerek davacı kadın için yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, müşterek çocuk için nafakanın 400 TL'ye artırılması yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. TMK'nun 175.maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” 176/4.maddesinde de “tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.” Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında gözönünde tutulacak husus; geçen süreçte tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin önceki kurulan dengeyi bozup bozmadığıdır....

            UYAP Entegrasyonu