AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2015 NUMARASI : 2014/803-2015/419 Taraflar arasındaki nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların Sarıyer Aile Mahkemesi’nin 2011/270 Esas ve 2011/390 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını ve bu karar ile müşterek çocuklar Katerina ve Marianna için ayrı ayrı 100'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak aradan geçen zaman içerisinde müşterek çocukların ihtiyaçlarının arttığını ve nafakanın yetersiz kaldığını, bu nedenle her iki çocuk için iştirak nafakasının ayrı ayrı 500'er TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/04/2021 NUMARASI : 2019/1043 ESAS 2021/459 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: tarafların Samsun 1....
Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. (TMK 182,327 ila 331. m.leri) Davacı vekili ve davalı asilin istinaf başvurusunun ayrı ayrı incelenmesinde; Somut olayda; 28/11/1956 tarih ve 15 Esas,15 Karar sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme kararına göre, nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre yerel mahkemece dava tarihinden itibaren nafaka artırımına karar verilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık yoktur....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı için aylık 200.TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 200.TL artırılarak 400.TL'ye yükseltilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir." TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."...
Bu doğrultuda nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda, taraflar 10.07.2013 tarihinde boşanmış ve boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 150,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, kendisine ait evde iki çocuğu ile birlikte yaşadığı; davalının ise emekli olduğu ve aylık 1.100 TL maaş aldığı tespit edilmiştir. Davalının ekonomik ve sosyal durumunda boşanma davasından sonra olağanüstü bir artış olduğu görülmemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Eğitimine devam eden reşit birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise öğrenimini tamamlayıncaya kadar anne ve babasından yardım nafakası isteyebilir. Fakat bu bağlamda belirlenecek nafakanın da nafaka talep edenin geçinmesi için yeterli olması ve nafaka yükümlüsünün geliri ile de orantılı olması gerekir. Dosyamıza konu somut olay bu bağlamda değerlendirildiğinde; tarafların baba kız oldukları, davacı T1 Çanakkale 18 Mart üniversitesi'nde öğrenci olduğu, bu nedenle davalı T3 öğrenimi devam eden kızına yardım etme yükümlülüğünün bulunduğu, taraflara ait sosyal ekonomik araştırma raporları ile UYAP sisteminden alınan entegrasyon raporları ile davalının 3. celsede alınan beyanları birlikte göz önünde bulundurulup TMK 4. maddesinde düzenlenen hakkaniyet ilkesi ile günümüz maddi koşulları, paranın satın alma gücü de dikkate alındığında davacı lehine aylık 600 TL yardım nafakası takdir edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; davacı T1 için dava (28/05/2019) tarihinden itibaren 1.250,00- TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, hüküm altına alınan nafakanın kesinleşme tarihi itibariyle takip eden yıllarda Ocak ayından itibaren Tuik tarafından açıklanacak ÜFE oranında artırılmasına şeklinde karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili vermiş olduğu istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının babasından yetim aylığı aldığını, dönem dönem İşkur aracılığı ile çalıştığını, çocukların sigortalı olarak çalışmasının bulunduğunu, çocukları için de müvekkilinin nafaka ödediğini belirterek hükmedilen nafaka miktarının yüksek olduğunu, davanın reddine olmadığı taktirde nafakanın azaltılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2014 NUMARASI : 2013/165-2014/181 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; 16.02.2011 boşanma davası nihai kararı ile velayeti davacı(kadın)a bırakılan, müşterek çocuk Alara'nın ihtiyaçlarının arttığını ileri sürerek iştirak nafakasının 250TL' den 1000TL'ye artırımı ile davacı lehine aylık 1.500TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde, boşanma davasında davacının yoksulluk nafakası talebinin reddedildiğini, müşterek çocuğa nafaka dışında maddi katkıda bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Somut olaya gelince davacı vekili dilekçesi ile müvekkilinin Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi 4.sınıfta okumakta olduğunu ve çalışamadığını, davalı babasının aylık 350 TL nafaka ödemeye devam ettiğini belirterek nafakanın 4.650 Tl artırılmasına karar verilmesini istese de ilk derece mahkemesi kararında belirtildiği gibi reşit olmakla davacı lehine olan iştirak nafakasının sona erdiği, ortada geçerli bir nafaka hükmünün bulunmadığı mahkeme hakimi tarafından belirlenerek istenen 5.000 TL nafakanın yardım nafakası olduğu belirlenip esasa girilerek esastan hüküm kurulması gerekirken davanın iştirak nafakasının artırılması olduğu yönündeki hatalı düşünce ile davanın reddine karar vermesi doğru bulunmamıştır....