"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-2005/235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki nafakanın artırımı davasına dair ... 14. Aile Mahkemesinden verilen 15.09.2015 günlü ve 2014/839 E.-2015/662 K.sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 24.02.2016 günlü ve 2015/18267 E.-2016/2516 K.sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 12.690 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 20.07.2010 tarihinde boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 300 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık beş yıllık süre geçtiği, davacının ev hanımı olup, gelirinin bulunmadığı, davalının ise işçi olup,aylık 1.683.65 TLgelirinin olduğu, aylık 150 TL kira ödediği anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....
ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 23/10/2014 NUMARASI : 2013/362-2014/635 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; boşanma ile lehine hükmolunan yoksulluk nafakasını, ancak icra kanalı ile tahsil edebildiği, aradan geçen sürede nafakada artış yapılmadığı, nafaka dışında başka bir gelirinin bulunmadığı, annesi ile birlikte yaşadığını belirterek aylık 225 TL olan yoksulluk nafakasının 1.000 TL olarak artırımını talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 10/06/2022 NUMARASI : 2022/64 ESAS 2022/452 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Konya 1. Aile Mahkemesinin 2011/730 Esas sayılı dosyasında boşanmalarına karar verilirken çocuk Berat'ın velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuk için 150,00 TL nafakaya hükmedildiğini, çocuğun özel okulda okuduğunu, nafakanın yetersiz kaldığını, nafakanın aylık 3.000,00 TL'ye yükseltilmesine ve her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2020/565 esas, 2021/1492 karar sayılı ilamı ile davacı kadın için hükmedilen 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL arttırılarak aylık 1.750,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek çocuk Miraç Efe için hükmedilen 800,00 TL iştirak nafakasının 1.200,00 TL arttırılarak aylık 2.000,00 TL'ye çıkartılmasına, iş bu nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesi ile; nafaka miktarını ve nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Hukuk Daresinin uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
Bu doğrultuda ; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakasının hakkaniyete uygun olarak artırılmalı böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosyanın incelenmesinden, tarafların 29/03/2019 tarihinde kesinleşen karar ile anlaşmalı olarak boşandıkları, davacı lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
Kaldı ki, davalı babanın mesleği kuaförlük olup, hali hazırda işsiz görülmesi de, nafaka artışı yapılmasına engel değildir. Nafaka yükümlüsü kendi mesleki durumuna göre çalışmıyor ve bu konuda çaba harcamıyorsa sonuçlarına katlanmak zorunda olduğundan nafaka yükümlülüğü devam eder. Öyle ise, mahkemece; bu hususlar dikkate alınarak, müşterek çocukların ihtiyaçlarında meydana gelen artış, tarafların ekonomik sosyal durumları, halen ödenen nafaka miktarı nazara alınarak, TMK. 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek; nafakanın, uygun bir miktarda artırılmasına karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının 200,00 TL'ye çıkarılmasına, nafakanın her yıl TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, hükmedilen nafakanın yıllık artış oranına ilişkin yerleşmiş Yargıtay uygulamaları gözönünde bulundurularak "ÜFE" oranının dikkate alınması gerekirken, TÜFE oranında artışa karar verilmesi doğru değilse de; bu konunun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün yıllık nafaka miktarının artış oranına ilişkin 2. maddesindeki ".. TÜFE ..."...