WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılan yargılama sonucunda mahkemece; iştirak nafakasının ayda 650,00TL arttırılarak ayda 1.100,00TL'ye çıkartılmasına, nafakanın her yıl ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. Nafaka miktarı belirlenirken, çocuğa fiilen bakan anne babanın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamaların dikkate alınması zorunludur. Hakim, nafaka takdirinde; nafaka alacaklısı çocukların ihtiyaçlarıyla nafaka yükümlüsünün gelir durumu arasındaki dengeyi kurarak, hakkaniyet ölçüsünde nafakaya hükmetmelidir....

SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediklerini, nafaka artış taleplerinde nafaka artış sürecinin hesaplanmasının nafaka kararının kesinleştiği tarihten itibaren TÜFE oranında her yıl arttırılmasının Yargıtay uygulamalarında içtihat haline geldiğini, nafakanın kesinleştiği tarihten 1 yıl sonra TÜFE oranında artışını kabul ettiklerini, davacı tarafın talep ettiği şekilde nafaka hükmedildiği dönemden itibaren 4 yıllık artışı kabul etmediklerini, davacı tarafın durumunu kötüleştirici bir ekonomik gelişme olmadığı gibi davalı taraf için de gelirini arttırıcı bir gelişme olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "TMK’nun 176/4 ve 331.maddelerine göre, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırımı davası açılabilir....

Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka artırımına ilişkin verilen kararın kaldırılarak bundan sonra her yıl nafaka artırım davası açılmasına mahal verilmeksizin üfe tüfe oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesinin 27/01/2021 tarihli ek kararı; anılan kararın kesin olarak verilmiş olduğundan tarafların istinaf taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Davalının ek karara karşı yapmış olduğu istinaf dilekçesinde özetle; tarafınca ilk yapılan istinaf talebinin nafakanın artırılmasına, arttırılan nafakanın azlığına veya çokluğuna olmayıp, her yıl artırım davasına mahal verilmeksizin ÜFE-TÜFE oranında arttırılmasını karar verilmesini talep ettiğini, bu nedenle yerel mahkemece verilen kararın ortadan kaldırılmasına, arttırılan nafakanın aynen devamına, nafakanın her yıl dava açılmaksızın ÜFE-TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1977 KARAR NO : 2021/1599 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SANDIKLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/05/2021 NUMARASI : 2021/21 ESAS 2021/324 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

(Ek cümle: 24/11/2016- 6763/41 md.) " Davacı kadın aylık 750,00'şer TL olan nafakaların aylık 1.500,00'er TL'ye yükseltilmesini talep etmiş, bu haliyle aylık her bir nafaka yönünden 750,00'şer TL artış talebinin 150,00 TL'lik kısmı kabul edilmiş, 600,00 TL'lik kısmı reddedilmiştir. Aralarında mecburi dava arkadaşlığı bulunmayan çocuklardan her biri için istinafa konu hükmedilen nafakanın artış miktarı ayrı ayrı 150,00'şer TL olmakla yıllık nafaka artış miktarı 1.800,00'er TL, davacının reddedilen aylık 600,00'şer TL'lik talebinin yıllık miktarı da 7.200,00'er TL'dir. Bu haliyle; asıl davada reddedilen yıllık nafaka miktarı itibariyle hüküm kesin nitelikte olduğundan davacı-davalı kadının asıl dava yönünden istinaf dilekçesinin reddine, asıl davada kabul edilen yıllık nafaka miktarı itibariyle hüküm kesin nitelikte olduğundan davalı- davacı erkeğin asıl dava yönünden istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir....

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davalı aleyhine artırılmasına karar verilen nafakanın yıllık artırım miktarının toplamı (955x12=11.460,00 TL) 17.830,00 TL sının altında olduğundan hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Davalı vekili; davalının boşanma kararı uyarınca her ay iştirak nafakası yükümlülüğünü yerine getirdiğini, boşanma kararında nafakanın her yıl 18 Ekim dönem başlangıç tarihi kabul edilerek İTO tarafından açıklanan ÜFE+ TÜFE ortalaması oranında artırılmasına karar verildiğini, buna göre 18.10.2012 dönem başlangıç tarihinden itibaren nafaka miktarını 350,00 TL olarak artırdığını, davacının boşanma kararının üzerinden henüz 1,5 yıl geçmiş iken fahiş miktarda nafaka artırımı istediğini, davalının yeniden evlendiğini, bir bebeğinin olduğunu, masraf ve yükümlülüklerinin arttığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ödeme güçleri, müşterek çocuğun ihtiyaçları ve giderleri ile iştirak nafakasının önceki karar doğrultusunda artırılarak ödenmesi ve ödenen miktarın yeterliliği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince süresinde temyiz edilmiştir....

      Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından; tarafların 13/03/2013 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine 300 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık iki yıllık süre geçtiği, davacının gelirinin bulunmadığı, davalının ise esnaf olup, ayrıca aylık 1024 TL emekli maaş aldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....

        SAVUNMA:Davalı asil 13/01/2022 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı tarafın talep etmiş olduğu nafakanın asgari ücretin 3/4'ü kadar olduğunu beyanla nafakanın artırılması talebinin reddine, mahkeme aksi kanaatte ise hakkaniyet ve nasfet ölçülerine göre tayin edilecek nafaka miktarına hükmolunmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....

        UYAP Entegrasyonu