Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nafakasına karar verildiğini, bağlanan yoksulluk nafakasının temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldiğini, geçinmekte zorluk yaşadığını, davalının nafakayı düzenli ödemediğini, 2008 yılından bu güne kadar nafakanın artırılmadığını bu nedenlerle nafakanın 2.340,00- TL artışla 2.500,00- TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı ... oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın ...’in yayınladığı ... oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir....

    Mahkemece ;davanın kabulü ile davacı için aylık 300 TL yoksulluk nafakasının ,200 TL artırılarak 500 TL'ye yükseltilmesine ve dava tarihinden itibaren 500 TL yoksulluk nafakasının işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava,yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK'nun 175.maddesi "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Kanunda öngörülen şartlar davacı lehine gerçekleştiği takdirde, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir." TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir."...

      bağlandığını, müvekkilinin asgari ücretle çalıştığını ve kendi geçimini zor sağladığını, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, yoksulluk nafakasının....’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu nafakanın az miktarda artırılması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. 2- Kabule göre de, taraflar boşanmış olup davacı kadın için arttırılması talep edilen nafaka, mahiyeti itibariyle yoksulluk nafakası niteliğindedir. Buna göre, mahkemece; davacı için hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        sonucu ya da kendi imkanlarıyla boşanma tarihinden sonra herhangi bir iş bulamamasının da hayatın olağan akışına uygun düşmediği, dolayısıyla davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da azaltılmasına ilişkin bu istemin haklılığı, hakkaniyet ve ahde vefa ilkesine uyarlığı yönünde başkaca bir iddia ve delil bulunmadığı, böylece yoksulluk nafakasının ulaştığı miktar itibariyle öngörülemeyen, katlanılamaz nitelikte olmadığı sonucuna varılarak, mahkemece davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        CEVAP VE KARŞI DAVA: Davalı kadın vekilinin cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; boşanma dosyası ile müvekkili için 400,00 TL nafakaya hükmedildiğini, günümüz şartlarında asgari koşullarda geçinilmesinin mümkün olmadığını, davacının nafakanın kaldırılması ve miktarının azaltılmasının kabul edilemez olduğunu, müvekkilinin kendisine ev kiraladığını, müvekkiline bağlanan yoksulluk nafakasının mevcut durumda yetersiz olduğunu, müvekkilinin zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için nafaka artırımı yapılması gerektiğini, bu nedenle müvekkili için sağlanan aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının artırılarak 1.200 TL olarak devam edilmesini, bu miktarın her yıl belirlenen üfe-tüfe oranında artırılmasını, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı tarafından aylık 150 TL iştirak nafakasının aylık 1000 TL ye, 200 TL olan yoksulluk nafakasının 1200 TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından iştirak nafakasının aylık 350 TL sına, yoksulluk nafakasının 450 TL sına yükseltilmesine hükmedilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 5390 TL nin altında olduğundan (200*12 =2400 TL iştirak için. 250*12=3000 TL yoksulluk için ) karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....

        edilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını dava ve talep etmiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2018/145 ESAS 2020/319 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....

          UYAP Entegrasyonu