WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki nafaka davasına dair ... Mahkemesinden verilen 08.10.2015 günlü ve ....sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 14.03.2016 günlü ve ....sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 13.300 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve ... sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır....

    SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple hükmün kadın yararına takdir edilen nafaka ve tazminatlar yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre nafaka ve tazminatlara ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.03.2017 (Pzt.)...

      "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki nafaka davasına dai.....Mahkemesinden verilen 27.12.2012 günlü ve .....sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 11.06.2013 günlü ve ....sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 11.100 TL. ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve ....sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve .....sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Hükmü temyiz eden davalı ... 22.12.2011 tarihli dilekçesiyle nafaka haricinde kalan hususlara yönelik olarak temyiz talebinden feragat ettiğinden, temyiz dilekçesinin nafaka dışında kalan yönlerden reddine, 2-Davacı ... Dereli 22.12.2011 tarihli dilekçesiyle nafaka talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün nafakaya ilişkin olarak bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

            Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 1.820 TL. ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve .... sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....

              "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı..... aralarındaki nafaka davasına dair ..... verilen 14.11.2012 günlü ve ...sayılı hükmün bozulması hakkında dairece verilen 18.03.2013 günlü ve .....sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2013 tarihinden itibaren 11.100 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve .... sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır....

                için ödemesi gereken miktarı ödediğini, ancak tahsilat makbuzuna davalı Zehra’nın adını yazdırdığını, tahsilat makbuzunda Zehra için yatırıldığı belirtilen 3.000,00 TL. nin diğer kızı Şule’ye ödemesi gereken nafaka miktarı olduğunu, davacının yapılan bu maddi hatadan yararlanmak istediğini, davacını müvekkiline ödediği herhangi bir nafaka bulunmadığını, davacının İcra Ceza Mahkemesi kararlarını kapsayan ayları ödediğini, diğer ayların nafakalarını hiç ödemediğini, müvekkiline ödediği herhangi bir nafaka bulunmadığını, icra dosyasında müvekkilinin davacıdan nafaka alacağının bulunduğunu, icra dosyasında nafakasını ödemediği ayların mevcut olduğunu, nafaka borcunun tamamını ödemediği halde geriye para istemesinin iyi niyet kurallarına ve yasaya aykırı olduğunu, davacının herhangi bir fazla ödemesinin bulunması halinde müvekkilinin icra dosyasındaki nafaka alacağından mahsup ve takas talebinde bulunduklarını, haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddine yargılama giderleri ve...

                -TL iştirak nafakası her yıl TEFE-TÜFE oranında artırılmak üzere davalı yararına bağlandığı, çocukları tarafların dava harici anlaşmaları ile özel okulda okutulacakları, müvekkilde çocuğunu özel okula yazdıracağı, bir kısım paraların özel okul parası olarak gönderildiği, ama nafaka ödemesi yapılmadığı belirtilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Mahkememizce dosyanın hesap uzmanı bilirkişiye tevdii edildiği, mahkememize sunulan 26.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda, "..takip tarihi itibariyle 52.326,56 TL nafaka alacağı, 7.105,92 TL işlenmiş faiz tutarı, icra emrinde nafaka tutarı 70.544,00 TL , 13.342,04 TL işlemiş faiz tutarı istemiş olan alacaklının 18.217,44 TL fazladan nafaka bedeli, 6.236,12 TL işlemiş faiz bedeli talep etmiş olduğuna dair.." olduğu görülmüştür....

                Yargıtay yerleşik içtihatlarıyla, nafaka borcunun ödendiğine ilişkin iddianın ispatı yönünde sunulan ödeme belgelerinin geçerli olabilmesi için açıkça nafaka borcuna atfen yapıldığının yazılı olması gerektiği koşulu, yeni uygulamalarla objektif kriterlerle yumuşatılmış olup; Yargıtay 12. ve 8. Hukuk Dairesi içtihatlarında; nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına, bu miktara yakın ve düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği kabul edilmektedir. Zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olacaktır. Aksi düşünce, aşırı şekilcilik olup, hak zayiine ve mükerrer ödemelere neden olacağından kabulü mümkün değildir....

                UYAP Entegrasyonu