Davalı cevap dilekçesinde; davacının tedavi sürecinde aksatılan nafakalar ile ilgili herhangi bir girişimde bulunmadığını ancak bu aşamadan sonra hastalığını bahane ederek nafaka yükümlülüğünden kurtulmak isteyen davacının bu talebini kabul etmediğini, nafakanın müşterek çocuk için ödendiğini, kendisinin de öğretmen olduğunu, gelirinin davacıdan farklı olmadığını, farklı olarak aylık 300 TL ek ders ücretinin olduğunu, zaman zaman ailesinden maddi destek aldığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile İştirak nafakasının tamamen kaldırılması ya da tenkisine dair açılan davanın reddine, 16. Aile Mahkemesinin 2013/39-58 sayılı kararında nafaka miktarının her yıl % 20 oranında arttırılması ile ilgili kararın kaldırılmasına, nafakanın 18 Ocak dönem başlangıç tarihi kabul edilerek TÜİK tarafından açıklanan ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir....
-TL nafaka ödediğini belirtiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, günün ekonomik koşullarına, nafakanın niteliğine göre dava konusu nafakanın kaldırılması ya da azaltılması koşullarının bulunmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece; nafakanın kaldırılması davasının kabulü ile dava tarihinden itibaren davalı yararına Uşak Aile Mahkemesi'nin 2010/847 E.- 2012/137 K. sayılı karar ile hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, davacının geçmiş ile ilgili nafakanın geri ödenmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık konusu, davalının asgari ücretle çalışması nedeniyle davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması gerekip gerekmediği hususundadır. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin müftülük aday listesine alındığı 2019 yılının sonu tarihinde derhal nafaka dosyası alacağından feragat ettiğini, davanın hukuki menfaat yokluğundan reddi gerektiğini, davacının yetkisiz yer olan Sarıoğlan Asliye Hukuk Mahkemesinde ( 2020/12 Esas ve 2020/101 Karar) nafakanın kaldırılması davası açtığını, davanın reddedildiğini, davacının yasal süre içerisinde yetkili mahkemeye dava açmadığını, Kayseri mahkemelerinde tekrardan nafakanın kaldırılması olan iş bu davayı açtığını, müvekkilinin nafakaya muhtaçlığının devam ettiğini, müvekkilin henüz asaleti tasdik olmamış bir ön sözleşmeli memur adayı olduğunu, davacının 10 aylık nafakanın geri iadesi talebinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilin yoksulluk nafakası almadığını, bilirkişi raporunda söz konusu dosyadan feragatlerinin 12/02/2020 tarihinde olduğunu tespit ettiğini, söz konusu davanın kötü niyetli olarak 20/01/2021 tarihinde neredeyse...
Asliye Hukuk Mahkemesinin ...sayılı kararı ile müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının kaldırıldığını, ancak davalının 2012 yılında nafakanın artırılması için dava açtığını ve ..Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ....sayılı ilamı ile müşterek çocukların 40'ar TL olan nafakasının 100'er TL'ye çıkartıldığını, 2005 yılında kaldırılan nafakanın 2012 yılındaki mahkeme kararı ile artırıldığını, olmayan bir nafakanın artırılmasından dolayı verilen kararın yanlış olduğunu iddia ederek nafaka artırım kararının iptali ile müvekkili tarafından ödenen meblağın kendisine iadesini, müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İştirak nafakasının miktarı tayin edilirken, müşterek çocuğun ihtiyaçları yanında, nafaka yükümlüsünün gelir durumunun da dikkate alınacağı ve durumun değişmesi halinde nafakanın miktarının yeniden belirleneceği veya kaldırılacağı hususlarında duraksama yoktur. Nafaka miktarının yeniden belirlenmesi ya da kaldırılması için durumun değiştiğinin ilgilisi tarafından ispat edilmesi gerekir. Mahkemece, her ne kadar, davacının gelir durumunda önceki nafaka takdirine göre bir değişiklik olmadığı belirtilerek, nafakanın indirilmesi talebi de red edilmiş ise de; davacının kanser hastası olduğu, bu nedenle malulen emekli olduğu anlaşılmaktadır. Kanser hastası olan bir kişinin yeniden çalışma şartlarını kaybettiği, bu nedenle, aldığı emekli maaşıyla geçinmek zorunda bulunduğu da bir gerçektir....
ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki nafakanın artırılması-nafakanın kaldırılması davasına dair... Aile Mahkemesinden verilen 12.06.2015 günlü ve ...sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 24.02.2016 günlü ve ... sayılı ilama karşı davalı-karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 13.300 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve... sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması, birleşen davada nafakanın artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı (k.davalı) tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3-169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir....
Davalı (birleştirilen dosyada davacı); davacının maddi durumunun iyi olduğunu, anne ve babasının vefatı ile davalıya 250 adet ağaç zeytinlik ve ev kaldığını, kendisinin ise yeniden evlendiğini, giderlerinin artığını, üniversitede okuyan oğlunun masraflarını da karşılamaya çalıştığı için davacıya ödediği nafakanın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Yerel Mahkeme nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süre içinde nafaka alacaklısı lehine veya nafaka borçlusu aleyhine bir durum değişikliği olmadığı, nafakanın kaldırılması için yasal koşulların oluşmadığı kanaati ile birleştirilen davanın davacısı ... tarafından açılan yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, davacı ve birleştirilen dosyanın davalısı ...'in nafaka artırım davasını kısmen kabul ederek; yoksulluk nafakasının aylık 650.00-TL olarak artırılmasına karar vermiş, hüküm davalı (birleştirilen dosyanın davacısı) ... tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile, dava tarihiden itibaren ...1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/42 E.-2013/78 K.sayılı dava dosyası ile takdir edilen aylık 1.000 TL nafakanın kaldırılmasına, ödenen önceki nafakalar için davacının istirdat davası açmakta muhtariyetine karar verilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. Tarafların, ...1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/42 E.-2013/78 K.sayılı ilamı ile 07/05/2013 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, 26.02.2013 tarihinde yaptıkları boşanma protokolü ile, "...davacı kocanın, davalı eşe 15.03.2013 tarihinden itibaren başlamak üzere 40 ay süre ile 1000 TL tutarında (toplamda 40.000 TL) nafaka ödemesi yapacağı, davalının yeniden evlense bile bu ödemeleri yapmaya devam edeceğinin..." kararlaştırıldığı, eldeki davanın ise, 09.09.2014 tarihinde açıldığı dosya kapsamı ile sabittir....