Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 11.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Katip:H.A...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl davada nafakanın kaldırılması, karşı davada nafakanın arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2017 tarihinden itibaren 2.270 TL. ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.4.2005 tarih ve 2005/3-169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Hüküm, yıllık nafaka (farkı) miktarı itibariyle kesin niteliktedir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Yıllık nafaka (farkı) miktarı, karar düzeltme sınırının altındadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 19.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
aralarındaki (asıl dava) nafakanın arttırılması ve (karşı dava) nafakanın kaldırılması davasına dair Aksaray 1.Aile Mahkemesinden verilen 04/06/2014 günlü ve 2013/526 E. -2014/474 K. Sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 19.01.2015 günlü ve 2014/14897 E. - 2015/992 K.sayılı ilama karşı davacı- karşı davalı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 11.530 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, davalının sigortalı olarak çalıştığı böylece yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 200 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş; mahkemece, davalının sigortalı olarak çalıştığı işyerinden kendi isteği ile (nafaka alabilmek için) ayrıldığı, bu durumun nafakanın devamını haklı kılmadığı gerekçesiyle nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından boşanma ve nafakanın kaldırılması davalarının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı erkeğin nafakanın kaldırılması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
Davalının günümüz ekonomik koşullarında aldığı nafaka ile geçinmesi mümkün olmadığına göre; işe girip çalışması zorunluluk arzetmektedir. Hal böyle olunca mahkemece; davalının çalıştığı işin sabit ve güvenceli bir iş olmadığı ve her an için sona erdirilebileceği de dikkate alınmak suretiyle, elde ettiği gelirin yoksulluk durumunu ortadan kaldırmayacağı, ancak çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözönünde bulundurularak, nafaka miktarında hakkaniyete uygun bir miktar indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
Nafaka alacaklısı kadının aldığı yetim aylığı ve vefat eden babasından kalan taşınmazın; yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Davalı kadının aldığı yetim aylığı ve vefat eden babasından kalan taşınmazın, nafakanın kaldırılmasına değil, azaltılmasına etki edecek olgulardandır. O halde, mahkemece yapılacak iş; davacının ekonomik ve sosyal durumu ayrıntılı olarak araştırıldıktan sonra tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, nafakanın ...'nın 4. maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince, nafakanın uygun bir miktarda indirilmesine karar vermek olmalıdır. Yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Tarafların sosyal ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, müşterek çocuğun ihtiyaçları, hakkaniyet ilkesi ile nafaka kararının verildiği tarihten bu yana geçen süre, bu süre içerisinde tarafların gelirinde esaslı bir değişiklik olduğuna ilişkin hususun davacı tarafından ispat edilemediği hususları birlikte değerlendirildiğinde, nafakanın kaldırılması ve artış oranının yeniden düzenlenmesi talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, Yargılama giderleri davada haksız çıkan taraftan alınır (HMK m.326). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m.323). Davacının şahsi ilişki tesisine ilişkin talebinin kabulüne, nafakanın kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiştir....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas 2005/235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Somut olayda, davacı-davalı tarafından kaldırılması talep edilen nafakanın yıllık miktarı (110,00 TL x 12 = 1.320,00 TL) ve mahkemece karar verilen nafaka yıllık artırım miktarı (190,00 TL x 12 = 2.280,00 TL) 5.390,00 TL'nin altında olduğundan hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle davacı-davalının istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....