WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakası için davanın reddine, çocuklar için ise; 70 TL. ve 85 TL. olan nafakaların 50TL. ve 120 TL. olarak arttırılmasına karar verilmiştir.Davacı hakkında reddolunan yoksulluk nafakası yönünden; Nafaka taleplerinde, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması yahut azaltılmasına karar verilebilir....

    Mahkemece, davacının boşanma davası sırasında açıkça kendisi için nafaka istemediğini belirttiği, anlaşmalı boşanmada nafaka istemediğini beyan eden eş daha sonra yoksulluk nafakası talep edemeyeceği gerekçesi ile yoksulluk nafakası talebinin REDDİNE, müşterek çocuklardan... için talep edilen nafaka da ise dava tarihi itibariyle çocukların 18 yaşını ikmal ettikleri davacının bu nedenle aktif dava ehliyetinin olmadığı gerekçesi ile bu çocuklar hakkında talebin REDDİNE, çocuklardan ....yönünden ise talebin KISMEN KABULÜ ile 100,00'er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir....

      O halde mahkemece; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle nafaka takdiri sırasında kurulan dengenin yeniden sağlanması gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yüksek oranda nafaka takdiri doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir. Kabule göre de, taraflar boşanmış olup davacı kadın için arttırılması talep edilen nafaka, mahiyeti itibariyle yoksulluk nafakası niteliğindedir. Buna göre, mahkemece; davacı için hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru değildir; ayrıca hükmün 1.fıkrasında davacı kadının davalı olarak geçmesi de yanlış olmuştur....

        e 350 TL iştirak nafakası ödemekte olduğunu, aynı müşterek çocukla ilgili Kanada Ontario Aile Üst Mahkemesince aylık 750 Kanada Doları nafaka ödemekle yükümlü tutulduğunu, bilahare 21.02.2006 tarihli karar ile nafakanın 489,5 Kanada Doları olarak değiştirildiğini öne sürerek mükerrer nafaka ödemek zorunda kaldığı için Karşıyaka 2.Aile Mahkemesince verilen iştirak nafakası kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, mükerrer nafaka ödeme iddiasının Karşıyaka 2.Aile Mahkemesinin kesinleşen 2006/530 Esas sayılı davasında da ileri sürüldüğünü bildirerek, yersiz olan davanın reddini dilemiştir....

          İştirak nafakası özelliği gereği, 4721 sayılı TMK’nın 330. maddesine göre “irat” şeklinde karar verilmesi gerektiğinden, bu paranın iştirak nafakası olarak kararlaştırılmadığı da açıktır. Öte yandan, 4721 sayılı TMK’nın 182/2. maddesi gereği velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğundan, anlaşmalı boşanma davasında davacının müşterek çocuk için nafaka istememiş olmasının koşulların değişmesi, çocuğun ihtiyacı ve üstün yararı gözetilerek daha sonra iştirak nafakası talep etmeye engel teşkil etmeyeceği gibi, diğer taraftan müşterek çocuk için protokolle tazminat ödenmesinin davalı babayı iştirak nafakası ödemesi yükümlülüğünden kurtarmayacak ancak bu husus nafaka miktarının tayininde göz önüne alınabilecektir....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 2.200,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 20/04/2022 tarihli oturumun 4 no.lu ara kararıyla takdir olunan aylık 2.000,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar ve dava tarihi olan 24/01/2022 tarihinden başlamak üzere aylık 2.200,00 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin tedbir nafakası talebinin reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili, nafaka miktarının düşük olduğu, talep edilen miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği, nafaka artışı konusunda karar verilmemiş olmasının da doğru olmadığı gerekçesiyle kararı istinaf etmiş, talepleri gibi karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, belirlenen miktarın hakkaniyete uygun olduğunu, artış koşulunun da TÜFE oranında belirlenmesi gerektiğini belirterek başvurunun reddini istemiştir. GEREKÇE: Dava, iştirak nafakası istemine ilişkindir....

            Her nafaka ayrı ayrı değerlendirilir. Davacı anne dava dilekçesinde, müşterek çocuk yararına 500,00 TL yardım nafakası talebinde bulunmuş, talebini ıslah etmemiştir. Bu nedenle, davacının istinaf dilekçesinde müşterek çocuğa 900,00 TL verilmesi yönündeki talep, iddianın genişletilmesi niteliğinde olup, Dairemizce değerlendirmeye alınmayarak, davacının talebi aylık 500,00 TL üzerinden hükme esas alınmıştır. Karar tarihi itibarıyla miktar veya değeri 5.390,00 Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (6100 sayılı HMK m.341/2). Davada, yukarıda da açıklandığı üzere davacı aylık 500,00 TL yardım nafakası talep etmiş, mahkemece davacının talebi kısmen kabul edilerek, müşterek çocuk yararına 300,00 TL yardım nafakasına hükmedilerek, davacının talebi aylık 200,00 TL yönünden reddedilmiştir. Aylık reddedilen nafaka farkı 200,00 TL den, yıllık 2.400,00 TL olup, yıllık reddedilen nafaka miktarı 5.390,00 TL'yi geçmemektedir....

            Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. (329/1 maddesi) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur. (330/1 maddesi) TMK'nın 331 maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Küçüğün nafaka ihtiyacı tarafların iradesine tabi kılınmamıştır. Dolayısıyla anlaşmalı boşanma davası sırasında iştirak nafakası istenmemiş olsa bile sonradan bu istem dava konusu yapılabilir. Velayetin eşlerden birine verilmiş olması diğer eşin bakım borcunu ortadan kaldırmadığı gibi ana ve babanın bakım borcu çocuklar ergin oluncaya kadar devam eder. Bu hususu hakim görevi gereği kendiliğinden dikkate almalıdır....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı ve müşterek çocuk lehine hükmedilen nafaka miktarlarının fazla olduğunu, müvekkilinin nafaka neticesinde gelirinden elinde kalan miktar ile hayatını sürdürebilmesinin günümüz şartlarında mümkün olmadığını, mahkemece davacının dava dilekçesinde talep ettiği nafaka miktarının üzerinde karar verilmesinin hukuka aykırı nitelikte olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davacı talep edilen tedbir nafakası isteminin reddine, müşterek çocuk açısından verilen tedbir nafakası istemi için ise uygun bir nafaka miktarına hükmedilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, TMK'nın 195- 197.maddelerine dayalı tedbir nafakası davasıdır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

            Kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, yasa maddesinde sayılı kişilerden yardım nafakası isteyebilir. Ne varki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın nafaka isteyenin geçinmesi için gerekli, nafaka yükümlüsünün geliri ile orantılı olacak şekilde TMK 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir. Somut olayda, mahkemece; davacı kurum tarafından kendisine bakılan nafaka alacaklısının mirasçılarının sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin araştırma yapılmak suretiyle karar verilmiş ise de; nafaka alacaklısı S.. Ç..'in malvarlığı hakkında araştırma yapılmaksızın hüküm tesis edilmiştir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

              UYAP Entegrasyonu