Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline karşı zaten yurt dışında Almanya'da nafaka davası açmış olduğunu, kendisi ve çocuk için, yurt dışında zaten müvekkili aleyhine nafaka kararı verilmiş iken, davacının yurt dışında müvekkilden kendisi ve çocuk için zaten nafaka alıyor iken, yurt dışında yaşayan davacının Türkiye'de aynı hususta ikinci kez açtığı mükerrer nafaka davasının kabul edilmesi tamamen yasa ve usule aykırı olduğunu belirterek kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Açılan davanın TMK 197. Maddesine dayalı filen ayrı yaşamaya dayalı önlem nafakası isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

Davalı eşin ortak çocuk için öngördüğü nafaka miktarı önlemleri re'sen alacak Aile Mahkemesi hakimi için "temenni" niteliğindedir. Bu temenni Aile Mahkemeleri hakimini sınırlamaz. Hakim çocuğu ana babasına karşı dahi korumak zorundadır. Çocuğun ihtiyacına göre temenni edilen tedbir nafakası miktarlarının altında veya üstünde bir miktara hükmedilebilir. Çocuğun ihtiyacı daha fazla ancak daha az istendi diye az nafaka vermek çocuğun güvenliğine ağır bir darbe oluşturur. 4-ARB/HA/MO...

    Dava, TMK'nun 364.maddesi gereğince yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nun 365/4.maddesinde yer alan "Dava, nafaka alacaklısına bakmakta olan resmi veya kamuya yararlı kurumlar tarafından da açılabilir" hükmü gereğince davacı ... tarafından açılmıştır. Aynı maddenin son fıkrasında ise "Yetkili mahkeme, taraflardan birinin yerleşim yeri mahkemesidir" . Davalıların yakını olan ve yardım nafakası istenen Cuma ... Başkan'ın davanın açıldığı 25.2.2010 tarihinde Sakarya Huzurevinde kaldığı ve davanın bu amaçla Sakarya Aile Mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. Sakarya Kaymakamlığından alınan yazıda, nafaka alacaklısının 23.6.2009 tarihinde Sakarya Huzurevine kabulünün yapıldığı, 25.3.2010 tarihinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Tavşancıl Huzurevi Müdürlüğüne naklinin yapıldığı açıklanmıştır. Her dava, davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilir. Dava tarihinde nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi Sakarya Aile Mahkemesidir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; davacı anne evlilik dışı ilişkisinden doğan ve davalı baba tarafından tanınan 26/04/2010 doğumlu kızı için davalı babadan aylık 750,00 TL nafaka talebinde bulunmuş, Mahkemece; davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek, 300,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahiyeti itibariyle istenilen nafaka iştirak nafakasıdır. Mahkemece, yanlış nitelendirme sonucu "tedbir nafakası” olarak hüküm oluşturulması doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma- Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davalı- davacı kadına birleşen nafaka davası dolayısıyla 100 YTL. tedbir nafakası ve boşanma davasında 100 YTL. yoksulluk nafakası verilmiş olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.04.2006 (Salı)...

          Boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren tedbir nafakası olarak verilen ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonra da yoksulluk nafakası olarak devamına dair hüküm kurulan ve temyiz aşamasında olan bir karar varken aynı konuda, ek tedbir nafakası adı altında yeniden nafaka takdiri, derdest bir davanın varlığı dikkate alınmadan verilmiş bir karar olup doğru görülmemiş ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1.fıkrasında yer alan "...tedbir nafakasının 7.11.2007 tarihinden itibaren boşanma kararı kesinleşene kadar 100,00 TL olarak devamına" ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 23.9.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakası davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak, talep edilen yoksulluk nafakası yönünden; taraflar arasında görülen boşanma davacında davacı(Kadın) dava dilekçesinde kendisi için ayda 10.000.000 TL yoksulluk nafakası talep etmesine rağmen, 09/02/2002 tarihli duruşmada "...ayrıca nafaka talebim de yoktur" şeklinde açıklama yapmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; taraflar evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle kendisi ve fiilen baktığı müşterek çocuk için nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafakalar, tedbir nafakası niteliğindedir.(TMK. md.197) Buna göre, mahkemece; hüküm altına alınan nafakaların kararın kesinleşmesinden itibaren “yardım” ve “iştirak” nafakası olarak nitelendirilmesi, usul ve yasaya aykırıdır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; taraflar evli olup, davacı eş ayrı yaşamda haklılık nedeniyle kendisi ve fiilen baktığı müşterek çocuklar için nafaka talebinde bulunmuş olduğuna göre; mahiyeti itibariyle talep edilen nafakalar, tedbir nafakası niteliğindedir....

                  Nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemez." hükmünü içermektedir. Diğer taraftan; nafaka davalarında miktarı takdir hakime aittir. Bu nedenle iki tarafında kısmen haklı çıkması halinde yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılacağına ilişkin HMK'nun 326/2 maddesi hükmü nafaka davalarında uygulanmaz. Yapılan bu açıklamalar ışığında yerleşen Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin uygulamasına göre; nafaka yükümlüsüne göre ekonomik yönden güçsüz olan nafaka alacaklısı tarafından açılan nafaka bağlanması veya bağlanan nafakanın değişen şartlar nedeniyle artırılması istemli davaların kısmen kabul edilmesi halinde, yargılama giderlerinin (ve bu giderlere dahil olan vekalet ücretinin) davalı tarafa yükletileceği, ayrıca davanın reddedilen kısmı nedeniyle davalı lehine yargılama giderine (ve vekalet ücretine ) hükmedilmeyeceği kabul edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu