WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın evlenme sonrası nüfus kaydındaki hatalı doğum tarihinin düzeltilmesi ile aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı Cevabı: 5. Davalı ... temsilcisi duruşmadaki beyanında; davacı isteğinin kabul edilmesinde bir engel bulunmadığını bildirmiştir. Mahkeme Kararı: 6. Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 02.06.2015 tarihli ve 2015/189 E., 2015/402 K. sayılı kararı ile; davacı vekili tarafından müvekkilinin murisi ve annesi olan ...'ın nüfus kayıtlarında doğum tarihinde farklılık bulunduğu ileri sürülerek düzeltilmesi talep edilmiş ise de; nüfus memurunun kişisel hatasıyla kaydedilen doğum tarihinin düzeltilmesi yetkisinin nüfus idaresinde olduğu, idari yoldan yanlışlığın giderilerek nüfus idaresi tarafından kayıtlar arasındaki bağlantının sağlanması gerektiği gerekçesiyle idari düzeltim yoluna başvurulmadan açılan davanın reddine karar verilmiştir. Özel Daire Bozma Kararı: 7. Van 2....

    Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi ile “nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” anlaşılır (..., Gerçek Kişilerin Hukuki Durumu, İstanbul 1982, s:243). “Kayıt düzeltilmesi”, aile kütüğüne düşürülmüş nüfus kaydının bir kısmının “düzeltilmesi” veya “değiştirilmesi”dir. Nüfus kütüklerindeki “doğru olmayan kayıtların” düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur. İşte bu noktada, nüfus kütüğünde yer alan “doğru olmayan kayıtlar”, ilgilileri veya Cumhuriyet Savcısı tarafından açılacak olan “kayıt düzeltme davası” ile gerçek durumuna uygun hale getirilebilir ki, bu dava uygulamada “nüfus kaydının düzeltilmesi davası” olarak adlandırılmaktadır. Önemle vurgulanmalıdır ki; zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalarda, her türlü kanıta başvurulabilir (YHGK, 11.02.1998, 2-87/77)....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı 20.3.2006 tarihli dava dilekçesi ile; isteğe bağlı olarak primlerini ödemekte olduğunu, davalı çalışanının maddi hatası sonucu prim ödemelerinde adının birkaç yerde Nazım olarak yazıldığını, davalı kuruma başvurarak hatayı düzeltmelerini istediğinde mahkeme kararı gerektiğini söylediklerini beyanla, davalı kurum kayıtlarında adının nüfus kaydına göre düzeltilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, iş mahkemesi görevli olmakla görev yönünden ve esastan davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, takip edilmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, davacı işçi ile davalı Sosyal Sigortalar Kurumu arasında prim ödeme kayıtlarındaki ismin düzeltilmesi talebine ilişkin olup, dava tarihinde yürürlükte olan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun 134. maddesi (31.5.2006 tarihinde yürürlüğe giren...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının Durmuş ve Havva olan baba ve anne kaydının gerçek babası Latif, annesi Meren olarak ve 01.07.1934 olan doğum tarihinin de 01.07.1935 olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının Latif ve Meren kızı 01.07.1935 doğumlu olduğu halde, evliyken yangından sonra yapılan yerel yazımda eşi hanesine Durmuş ve Havva kızı 01.07.1934 doğumlu olarak yazıldığını, nüfus kayıtlarındaki yanlışlığın giderilmesiyle, davacının Latif ve Meren kızı, 01.07.1935 doğumlu olarak nüfus kaydının düzeltilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni" Davacı ... ile davalılar Nüfus Müdürlüğü vd. aralarındaki nüfus kaydındaki doğum tarihinin ve ilkokul diplomasındaki ismin düzeltilmesi davasına dair ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14.03.2013 günlü ve 2013/112-2013/254 sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 20.02.2014 günlü ve 2014/1514-2832 sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK.nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, takdiren 228,00 TL para cezasının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Dava, nüfus kayıtlarında yaş tashih talebine ilişkindir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır. Bu bakımdan hakim re'sen araştırma ilkesinin sonucu olarak kendiliğinden delil toplama yetkisine sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu tür davalarda doğum tarihinin düzeltilmesi istenenin gerçek yaşının tespiti için tam teşekküllü bir hastaneye gönderilerek sağlık kurulu raporu aldırılması zorunludur. Ancak, 25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün değildir. Düzeltilen doğum tarihi ile daha önce kütüğe geçirilmiş aynı ana bir kardeşlerden birinin doğum tarihi arasında yüzseksen günden daha az bir zaman olamaz(NHKUY.m. 33/1- a), bir kadının bu süre içerisinde iki kez doğum yapmasının tıbben mümkün değildir....

            "Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ancak bir kez açılabileceğine" ilişkin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36'ncı maddesinin (1.) fıkrasının (b) bendinin ilk cümlesinde yer alan hüküm, Anayasa Mahkemesi tarafından 30.3.2012 tarihli 34-48 sayılı kararla iptal edildiğinden (R.G. 6.10.2012 tarih ve 28433 sayı), ikinci bir dava açılmasının önündeki yasal engel de ortadan kalkmıştır. Emniyetteki "suç" kaydı da, değişen isim üzerinden takip mümkün olduğundan, ismin değiştirilmesine engel teşkil etmez. Bu durumda Türk Medeni Kanununun 27'nci mddesinde yer alan "haklı sebeplerin" varlığı kanıtlanmıştır. Bu hakkı sınırlandıran ve müdahaleyi haklı kılan yasal bir sebep de somut olayda bulunmamaktadır. O halde, davanın kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır....

              İLK DERECE KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacının nüfus kaydında doğum tarihinin 22/09/1970 olarak yazıldığını, gerçekte doğum tarihinin 1966 olup, ailesinin nüfusa çok geç yazdırdığını, yaşının düzeltilmesinde hukuki yarar olduğunu ileri sürerek nüfustaki 22/09/1970 olan doğum tarihinin ay ve gün baki kalmak üzere 22/09/1966 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ettiği, mahkememizce davacının hastaneye sevk edilerek kemik yaşının tespitinin talep edildiği, aile nüfus kaydı, doğum tutanağı ve eklerini ile okul kayıtlarının celbedilerek dosyamız arasına alındığı, Sarıkaya İlçe Nüfus Müdürlüğünün 02/02/2021 tarihli cevabı yazısının ekindeki doğum tutanağına göre davacının 22/09/1970 tarihinde nüfusa 22/09/1970 doğumlu olarak tescil edildiği, Sarıkaya İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün cevabı yazısına göre davacının okul kaydının olmadığı, 28/01/2021 tarihli Sağlık Kurulu Raporuna göre ise davacının tam kemik yaşının...

              Dava, nüfus kayıtlarının değiştirilmesi iddiasına dayalı 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi kapsamında nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının veya yokluğunun tespit davası yolu ile mahkemeden istenebileceği, Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesinin 2. fıkrasında ise, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa, gerçek durumun her türlü kayıtla ispat edileceği, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesinin 1/c bendi de tespit davalarının, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil edeceği hükmünü içermektedir. Nüfus kayıtlarının düzenli ve gerçeğe uygun olarak tutulması kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Nüfus kayıtlarındaki istemlerle ilgili davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunmaktadır....

              , ancak nüfus kayıtlarında isminin Behçet olarak geçtiği ve doğum tarihinin de 1962 olarak yazıldığını, asıl doğum tarihinin 1956 olduğunu, okula gittiğinde emsallerinden çok büyük yaşta olduğunu, dava dilekçesinin kabulüne delillerinin toplanmasına, sağlık kurulu raporu için uygun görülecek hastaneye sevkinin yapılmasına doğum tarihinin 02/02/1956 olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu