"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosunun iptali davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., daha önce Ermenek Asliye Hukuk Mahkemesinin 1966/188-1967/182 sayılı karar ile ... köyünün otlak ve ... alanı olduğu tespit edilen ... yaylasındaki taşınmazlarının 94 sayılı orman kadastro komisyonunca ... Köyünde yapılan orman kadastro çalışmasında SAÇAKTEPE DEVLET ORMANI olarak sınırlandırılmasının hatalı olduğunu ileri sürerek orman kadastrosunun ve tapu kaydının iptali ile ... adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın hak düşürücü süre geçtiğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosunun iptaline ilişkindir....
kadastrosunun iptali istemli dava varsa bu dava ile birleştirildikten sonra taşınmazın orman sınırı içerisinde kalan bölümünün kesin biçimde belirlenmesi, en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planından yararlanılarak taşınmazın, arazi kadastrosunun kesinleştiği 1974 yılından önce orman sayılan yerlerden olup olmadığının tespit edilmesi, böyle bir dava yok ise taşınmazın orman sınırı içerisinde kalan bölümü ile ilgili davanın kabulüne karar verilmesi’’ gereğine değinilmiştir....
Hukuk Dairesinin 14/11/2005 tarih 2005/10060-13504 sayılı bozma kararında özetle; "Dava, tapu iptali ve tescil davası olmayıp, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olduğu, 10 yıllık süre içinde zilyetliğe dayalı orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, davacı tapuya dayanmadığından hak düşürücü süre nedeniyle kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, dava konusu yerin dört tarafının kadastrosu kesinleşmiş devlet ormanı ile çevrili olup orman içi açıklık konumunda olup özel mülke konu olamayacağı gibi, davacı tarafca herhangi bir mülkiyet belgesine dayanılmadığından davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine ve dava konusu ... Köyü 101 ada 1157 sayılı parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Hukuk Dairesinin 21/11/2005 tarih 2005/10164 - 13864 sayılı bozma kararında özetle; "Dava, tapu iptali ve tescil davası olmayıp, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesi hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olduğu, 10 yıllık süre içinde zilyetliğe dayalı orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, davacı tapuya dayanmadığından hak düşürücü süre nedeniyle kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği, dava konusu yerin dört tarafının kadastrosu kesinleşmiş devlet ormanı ile çevrili olup orman içi açıklık konumunda olup özel mülke konu olamayacağı gibi, davacı tarafca herhangi bir mülkiyet belgesine dayanılmadığından davanın reddine karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine ve dava konusu ... Köyü 1157 sayılı parselin orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
Beldesinde orman kadastrosunun 1979 yılında 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleştiğini, 1982 yılında 766 Sayılı Yasa hükümlerine göre genel arazi kadastrosunun yapıldığı, 1991 yılında 3302 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan aplikasyon çalışmaları sırasında ilk orman tahdidinde tesis edilen 13 ila 16 OTS'lerin 13, 139, 140 ve 16 OTS'lere dönüştürülerek ... bir orman sınır hattının belirlendiği, bu hattın hatalı olduğu, 139 ve 140 OTS noktalarının iptali amacıyla 3302 Sayılı Yasaya göre yapılan ve hatalı olan orman kadastrosunun yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, iptali istenen OTS hatlarının kişiler adlarına tapuda kayıtlı olduğu, davanın devamı sırasında bu yerler hakkında Bandırma Asliye 2....
ın davasının kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil ile birlikte orman kadastrosunun iptali niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamış, 3402 Sayılı Yasanın 4/3. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosunda çekişmeli parselin özel mülk olarak tespiti yapılmış, Orman Yönetiminin açtığı dava sonucu orman niteliğiyle Hazine adına tescil edilmiştir....
İkmal edilen ya da yapılan işlemin ilan edilmesi ve ilan süresinde dava açılmayarak kesinleşmesi veya ilan süresi içinde dava açılması halinde dava sonunda verilecek kararın kesinleşmesi ile orman kadastrosu kesinleşecektir. Yapılan ve kesinleşen işlem, orman kadastrosu olduğuna göre, temyize konu dava 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükmüne göre açılan, tapu iptali davası değil, 6831 sayılı Orman Yasasının 11/1. maddesi hükmüne göre açılan, orman kadastrosunun iptalidir. Orman niteliğinde olan bir yerin kadastro işlemi kesinleşmekle o taşınmaz kamu malı, orman niteliğini kazanır. Yukarıda açıklandığı gibi, 3402 sayılı Kadastro Yasasının 16/D maddesinde ormanlar hakkında özel yasanın uygulanacağı yazılıdır. Kesinleşen orman kadastrosunun nasıl iptal edileceği 3402 sayılı Yasa değil, 6831 sayılı Orman Yasasının 11/1. maddesinde düzenlenmiştir....
Mahallesi çalışma alanında bulunan 158 parsel (yeni 178 ada 1 parsel) sayılı 8.000,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden tarla vasfıyla ... adına tespit görmüş, Orman İdaresi ve Hazinenin itirazları üzerine Karaisalı Gezici Kadastro Hakimliğinin 14.09.1955 tarihli ve 1955/1043 Esas, 1955/986 Karar sayılı kararı ile hükmen ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., orman kadastro çalışması yapıldığı ve çekişmeli taşınmazın kısmen orman sınırları içerisine alındığı iddiasıyla, orman sınırları dışına çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, çekişmeli 158 parsel (yeni 178 ada 1 parsel) nolu taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğunun tespiti ile davacının orman kadastrosuna itirazının kabulüne, orman kadastrosunun iptaline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1....
Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın 6831 sayılı Kanunun 11/1. hükmüne göre açılan orman kadastrosunun iptali davası olup, kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin ancak, tapulu taşınmazlar yönünden tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde iseyebilecekleri, zilyetliğe dayanarak kesinleşen orman kadastrosunun iptalinin istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm bir kısım davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Yörede 1998 yılında başlanarak 21/03/2005 tarihinde askı ilânına çıkartılan 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman kadastro ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. Arazi kadastrosu ise 10/04/2012 ilâ 10/05/2012 tarihleri arasında askı ilânına çıkartılarak 11.05.2012 tarihinde kesinleşmiştir....
Köyü 712 parsel sayılı 63.750 m2 yüzölçümündeki taşınmazın, Orman Yönetimi ve Hazinenin taraf olduğu tescil ilamı ile tapu kaydının oluştuğu ve orman olmadığı halde, yörede yapılan orman kadastrosu çalışmasında orman sınırı içine alınmasının hatalı olduğunu ileri sürerek orman sınırı dışına çıkarılması istemiyle 12/11/2008 tarihinde kadastro mahkemesinde dava açmış, mahkemece verilen 2008/8-2009/3 sayılı görevsizlik kararının kesinleşmesi ile dava dosyası görevli ve yetkili asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece davanın orman kadastrosunun iptali için 10 yıllık hak düşürücü süre geçirildiğinden REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre tapu kaydına dayalı olarak açılan orman kadastrosunun iptali isteminden ibarettir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 08.02.1999 tarihinde ilan edilen orman kadastrosu ve 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır....