Maddeye aykırı olarak takip başlatıldığına yönelik şikayet süreye tabi değilse de ipotekli takipte şikayetçi taraf olmadığından, davacının mükerrer takip iddiası yerinde olmadığından, mükerrerlik iddiasına ilişkin davanın reddine karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak ilk derece mahkemesi kararının incelenmesinde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmişse de davalı tarafın cevap dilekçesi vermediği, duruşmaya katılmadığı, bu nedenle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının mükerrerlik iddiasına ilişkin davasının esastan reddine, teminat senedine ilişkin takibin iptali isteminin hak düşürücü süre yönünden reddine, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Mahallesi 7 ada 25 parsel sayılı taşınmaz ile mükerrerlik oluşturduğu belirtilmesine rağmen çekişmeli taşınmaza komşu ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, tapu kaydındaki mükerrerlik kararının iptali talebine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 1.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 1.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ceza Mahkemesi’nin 16.03.2011 tarih, 2010/399 Esas ve 2011/240 Karar sayılı dosyasındaki kararın verildiği tarihte, aynı olaya ilişkin kesin hüküm niteliğinde bir beraat kararı bulunduğundan mükerrerlik nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerektiği” belirtilerek itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 16.12.2021 tarih ve 2021/132274 sayılı itiraz isteminin yerinde olduğundan KABULÜ ile; Dairemizin 10.03.2014 tarih ve 2013/11359-2014/8236 E.-K. sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILARAK yeniden yapılan incelemede; ... 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2010/467 Esas sayılı dosyasında görülen davanın 20.01.2011 tarihinde karara bağlanarak ... 1....
Mahkememiz dosyasında da esas alınan ---- dosyasının mükerrer takip olması sebebiyle iptali talep edilmiş, mahkeme tarafından yargılama sonucu, şikayete konu edilen------- Esas sayılı takip dosyasına konu borçla ilgili olarak ------ Esasında kayıtlı ve derdest olan dosya ile rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı, ardından mükerrer olarak bu defa bizim dosyamıza da konu olan---------- mükerrerlik gereği 2. Takip olan ----- Esas sayılı takibin iptaline karar verilmiştir. İİK 173 (1)" Borçlu 5 gün içeresinde borcu ödemez, itiraz veya şikayette de bulunmazsa alacaklı bu durumu tevsik eden ödeme emri nüshası ile Ticaret Mahkemesinden borçlunun iflasına karar verilmesini isteyebilir". Yapılan yargılama sonucu İİK. 173....
MADDESİ GEREĞİNCE 2.KEZ MÜKERRİRLERE ÖZGÜ İNFAZ REJİMİNE GÖRE İNFAZ EDİLMESİNE, SANIĞIN CEZANIN İNFAZINDAN SONRA DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİNE TABİ TUTULMASINA” şeklinde kurulan hükümle sanık hakkında ikinci kez tekerrür hükümleri uygulanmış ise de, sanığın sabıka kaydı incelendiğinde, ikinci kez mükerrir sayılmasına dayanak teşkil eden Ünye Asliye Ceza Mahkemesi'nin 18/02/2008 Tarih, 2008/31 Esas ve 2008/82 Karar sayılı 12/12/2011 tarihinde kesinleşen ilamında ve diğer ilamlarda sanık ile ilgili olarak verilmiş bir mükerrerlik kararı bulunmaması nedeniyle sanık hakkında birinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesine dayalı olarak Dairemizin 18.03.2016 tarihli ve 2015/7078 esas, 2016/4456 sayılı kararına itiraz edilmekle, 02.07.2012 gün ve 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesine eklenen (2) ve (3). fıkra hükümleri uyarınca itiraz konusu değerlendirildi...
Sulh Ceza Mahkemesi'nin 04/02/2010 Tarih, 2009/10 Esas ve 2010/55 Karar sayılı 28/05/2013 tarihinde kesinleşen ilamında sanık ile ilgili olarak verilmiş bir mükerrerlik kararı bulunmaması nedeniyle sanık hakkında birinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesine dayalı olarak Dairemizin 12.05.2016 tarihli ve 2015/9387 esas, 2016/8460 sayılı kararına itiraz edilmekle, 02.07.2012 gün ve 6352 sayılı Kanun'un 99. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesine eklenen (2) ve (3). fıkra hükümleri uyarınca itiraz konusu değerlendirildi: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının haklı nedenlere dayandığı anlaşılmakla, Gereği düşünüldü: 1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE, 2- İnfazda oluşacak tereddütlerin giderilmesi amacıyla ve bir hükümle ilgili birden fazla karar bulunmasının karışıklığa yol açacağı da gözetilerek, Dairemizin 12.05.2016 tarihli ve 2015/9387...
Temyiz Sebepleri Alacaklı, süresiz şikayet hakkının kötüye kullanıldığını, imzaya itiraz edilirken mükerrerlik şikayetinde bulunulmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK'nın 45. maddesine dayalı, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılmış takip devam ederken aynı alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılamayacağı şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 45. maddesi. 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; borçlunun mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, ( Yargıtay 12.H.D'sinin 2016/19783 Esas 2017/12012 Karar sayılı ilamı ) icra müdürlüğünce takip hakkında durdurma kararı verilmesi yasaya uygundur. Somut olayda takibe dayanak yapılan ipotek akit tablosunun incelenmesinde ,ipoteğin limit ipoteği olduğu ve kayıtsız şartsız para borcu ikrarını içermediği anlaşılmaktadır.Öte yandan İİK 150/ı ve buna bağlı olarak uygulanacak olan 68/b maddesi bankalar lehine düzenlemeleri içermekte olup anılan maddedeki düzenlemelerin bankalar dışındaki diğer gerçek ve tüzel kişiler yönünden uygulanma imkanı yoktur....
İş sayılı tevdi mahalli tayinine ilişkin kararı gereğince 25.9.2013 tarihinde alacaklıya ödendiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, önceden başlatılmış olan takip ile şikayete konu işbu takibin borçlularının farklı olması nedeniyle mükerrerlik şikayetinin esastan reddine, itfa itirazının ise süreden reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 24.9.2018 tarih ve 2018/11450 E. - 2018/8580 K. sayılı ilamı ile mükerrerlik şikayetinin süreye tabi olmadığından bahisle işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulduğu, alacaklı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu görülmektedir. Dairemizce her ne kadar mahkemenin kararı, mükerrerlik şikayetinin süreden reddinin isabetsiz olduğundan bahisle bozulmuş ise de, mahkemece, borçlunun takibin mükerrer olduğuna ilişkin isteminin esası incelenerek; ... 7....