Maddesi kapsamında bir “mükerrerlik” değil, teknik bir hata sonucu taşınmazların birbirine geçmesi hali olduğu ve aynı Kanunun 41....
Mükerrerlik şikayeti yönünden ise; mükerrerlik iddiası yönünden şikayetin süreye bağlı olmayıp İİK'nun 45. maddesinde rehin ile temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabii şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, kambiyo senetlerine özgü İİK'nun 167. madde hükmünün mahfuz olduğunun belirtildiği, bu kapsamda dava dilekçesinde belirtilen takip dosyaları incelendiğinde; Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyası ile bahse konu Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi'nin 2020/965, 2020/1231 ve 2020/1240 Esas sayılı takip dosyalarında borçluların bir kısmının aynı olduğu, iptali talep edilen Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi'nin 2020/71 Esas sayılı takip dosyasının diğer takip dosyalarından daha önce açıldığı dikkate alındığında mükerrerlik şikayetinin bu dosyadan talep edilemeyeceği, yine davacılar vekilince ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibin şartlarının oluşmadığı belirtilmiş...
ve tapu maliki olan Fatma Avcı ve davalı T14 tarafından tamamının davacı T1'ya satışının yapıldığı, 09/04/2018 tarihli Tapu Müdürlüğü işlemi ile mükerrerlik nedeniyle tapu kütük sayfasının kapatıldığı anlaşılmıştır. 3- Uşak 1....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/06/2022 NUMARASI : 2021/734 2022/441 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Bursa 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9580 esas sayılı ilamlı icra takibinde yer alan alacaklar için hem Bursa 3. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9735 esas, hem de Bursa 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9537 esas sayılı ipotekli takipler başlatılmış olup Bursa 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/9580 esas sayılı ilamlı icra takibinin mükerrerlik sebebiyle iptali gerektiğini, Bursa 8....
Köyü 2833 sayılı parsel ile mükerrerlik arz ettiğini, bu nedenle yapılan düzeltme işlemi neticesinde yüzölçümünün azaldığını belirterek, bu kısımda yapılan işlemin iptali ile taşınmazın eski yüzölçümüyle tescili istemiyle Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, davalı kurum tarafından yapılan işlemin iptaline, davaya konu davacı ... adına kayıtlı ... İli ... İlçesi ... Köyü 620 parsel sayılı taşınmazın önceki yüzölçümü olan 26.000 metrekare olarak aynı şekilde davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya arasında bulunan 26.11.2013 tarihli Kadastro Müdürlüğü yazısına göre; ... Köyü ile ... Köyü'nde bulunan ve aralarında dava konusu taşınmazların da bulunduğu bazı taşınmazların mükerrerlik arz ettiğinin belirlendiği ve ilgili işlemin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesinin 1. fıkrasına göre sonuçlandırılmasının istendiği, yazı ekine ......
Mahkemece, gerçek kişiler adına oluşturulan 7190 ve 7191 parsellerin davacı ... adına kayıtlı parsellere mükerrerlik oluşturduğu tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, iptali istenilen taşınmazların bir kısmının 01.04.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokili raporda, Belediye adına kayıtlı taşınmazların parsel sınırı dışına taştığı görülmesine rağmen bu husus gözardı edilerek tamamının iptaline karar verilmesi hatalıdır. Öte yandan, tapu kaydı iptal edilen taşınmazlarla mükerrerlik oluşturan taşınmazların, halen Belediye adına tescilli olması nedeniyle, yalnızca mükerrer kayıtların iptaliyle yetinilmesi gerekirken ayrıca tescile de karar verilmesi doğru değildir....
Aynı alacak için aynı ipoteğin ise tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dahi olsa ilk takip devam ederken, yeniden takibe konulması mükerrerlik oluşturur. Bu durumda mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, mükerrerlik oluşturduğu iddia edilen icra takip dosyaları getirtilip, takip şekilleri ve mükerrerlik oluşturup oluşturmadıkları ve şikayet süreleri ile şikayetçilerin sıfatları da değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 2015/675 Esas sayılı dosyası ile iş bu dava dosyası arasında mükerrerlik bulunmadığı, suç tarihlerinin farklı olduğu, dolayısıyla aynı fiil nedeniyle açılmış davalar olmadığı anlaşılmakla, yargılamaya devamla davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanlış değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/02/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Sahte fatura düzenleme HÜKÜM : Ret Kamu davası hakkında mükerrerlik nedeniyle ret kararı verilebilmesinin 5271 sayılı CMK'nin 223/7. maddesi uyarınca mümkün olduğu ve anılan maddeye göre sadece "aynı fiil nedeniyle aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine" karar verilebileceği; dosyadaki mevcut bilgi ve belgeler ışığında, Mahkemenin mükerrer dava nedeniyle ret kararına dayanak olan... 22. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2012/902 esas ve 2013/127 karar sayılı davasının, ... Bilgisayar ... Ltd. Şti.nin ortağı ve yetkilisi olan... hakkında 2008, 2009, 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme iddiasına dayandığı, temyize konu davanın ise ... Bilgisayar.... Ltd....
defter ve belgelerini gizleme” suçlarından kamu davası açıldığının tespit edilmiş olması nedeniyle dava dosyaları arasında mükerrerlik bulunmadığı anlaşılmakla, yargılamaya devamla davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, açılan kamu davasının mükerrer olduğu gerekçesiyle 5271 sayılı CMK’nin 223/7. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.07.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....