Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; mükerrerlik itirazı ve faiz oran ve miktarına yönelik itirazları hakkında da davanın kabulü gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. Şikayet edilen alacaklı temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesi kararının hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, para alacaklarına ilişkin ilamların icrası kapsamında takibin mükerrerlik sebebiyle iptalinin gerekip gerekmediği ve yabancı para cinsinden talep edilen işlemiş faiz alacağı miktarının doğru olup olmadığına dair şikayete ilişkindir. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

    Yönetim A.Ş. tarafından itirazın iptali ilamına dayalı olarak 03.06.2014 tarihinde borçlu aleyhine ilamlı icra takibine başlandığı, borçlunun süresinde icra mahkemesine başvurarak, alacağın zamanaşımına uğradığını, talep edilen faize ve oranına itiraz ettiklerini ve aynı alacakla ilgili daha önce ... 1....

      Yargılama sırasında ... ve arkadaşları, çekişmeli taşınmazların kendilerine ait 30 parsel sayılı taşınmazla çakıştığı iddiasına dayanarak kadastro tespit işleminin yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesi aksi takdirde çakışan kısımların beyanlar hanesine kendileri adına şerh verilmesi istemiyle davaya katılmıştır....

        Mükerrerlik iddiası da borca itiraz niteliğinde olduğundan yasal sürede icra dairesine yapılmalıdır. Şikayet yoluyla mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istenemeyeceği gibi, borca ve faize de itiraz edildiği görülmektedir. (Yargıtay 12 HD 2016/2174 E 2016/16008 K) Bu durumda Mahkemece asıl borçlu şirket ve ipotek veren aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız takip başlatıldığından, borçluların davasının reddine karar verilmesi gerekirken, "İstanbul 10....

        Sayılı dava dosyası ile talep yönünden mükerrerlik bulunmadığının, işbu davaya konu takip talebi alacakları içerisinde depo isteminin yöneltilmediği, dolayısıyla hesaplanan nakdi alacaklar yönünden mükerrerlik olmadığı, Mahkemenin kesinleşen 2017/73 E. Sayılı dava dosyası kapsamında kefile yöneltilen depo isteminin hüküm dışında bırakıldığı, aynı sözleşme ilişkisine dayanan ancak farklı kalemlerden kaynaklı alacaklar ile ilgili mükerrerliğin tespit edilmediği, tereddüte yer vermeyecek şekilde belgelenen nakdi alacaklar ile ilgili ilerleyen safhada da mükerrerlik oluşma ihtimalinin bulunmadığı, işleme konulmayan, akıbeti belli olmayan ve henüz tazmin olmayan toplam 20 adet çek ile ilgili gerek işbu davada gerekse kesinleşen Mahkemenin 2017/73 E....

          . - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında Otomobil Kiralama Sözleşmesi imzalandığını, davalının kira bedellerini ödemediğini, alacağın tahsili için girişilen takibe davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu faturaların daha önce başka takiplere konu olduğunu, mükerrer takip yapıldığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, takibin 46.052.048.878.-TL. üzerinden devamına, asıl alacak üzerinden % 7 akdi faiz yürütülmesine, % 40 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı vekili, davaya karşı süresi içinde verdiği cevap dilekçesinde; dava konusu faturalardan kaynaklanan alacaklarla ilgili olarak davacı (alacaklı) tarafından yapılan icra takiplerine itiraz edilmesi üzerine İstanbul 10....

            Köyü 2833 sayılı parsel ile mükerrerlik arz ettiğini, bu nedenle yapılan düzeltme işlemi neticesinde yüzölçümünün azaldığını belirterek, bu kısımda yapılan işlemin iptali ile taşınmazın eski yüzölçümüyle tescili istemiyle Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne, davalı kurum tarafından yapılan işlemin iptaline, davaya konu davacı ... adına kayıtlı ... İli ... İlçesi ... Köyü 620 parsel sayılı taşınmazın önceki yüzölçümü olan 26.000 metrekare olarak aynı şekilde davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya arasında bulunan 26.11.2013 tarihli Kadastro Müdürlüğü yazısına göre; ... Köyü ile ... Köyü'nde bulunan ve aralarında dava konusu taşınmazların da bulunduğu bazı taşınmazların mükerrerlik arz ettiğinin belirlendiği ve ilgili işlemin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22. maddesinin 1. fıkrasına göre sonuçlandırılmasının istendiği, yazı ekine ......

              Mahkemece, gerçek kişiler adına oluşturulan 7190 ve 7191 parsellerin davacı ... adına kayıtlı parsellere mükerrerlik oluşturduğu tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, iptali istenilen taşınmazların bir kısmının 01.04.2015 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokili raporda, Belediye adına kayıtlı taşınmazların parsel sınırı dışına taştığı görülmesine rağmen bu husus gözardı edilerek tamamının iptaline karar verilmesi hatalıdır. Öte yandan, tapu kaydı iptal edilen taşınmazlarla mükerrerlik oluşturan taşınmazların, halen Belediye adına tescilli olması nedeniyle, yalnızca mükerrer kayıtların iptaliyle yetinilmesi gerekirken ayrıca tescile de karar verilmesi doğru değildir....

                Aynı alacak için aynı ipoteğin ise tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile dahi olsa ilk takip devam ederken, yeniden takibe konulması mükerrerlik oluşturur. Bu durumda mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, mükerrerlik oluşturduğu iddia edilen icra takip dosyaları getirtilip, takip şekilleri ve mükerrerlik oluşturup oluşturmadıkları ve şikayet süreleri ile şikayetçilerin sıfatları da değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçilerin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ: KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vd. vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğü'nün 29.02.2012 tarihli yazısı ile; ... Köyü idari sınırları dahilinde bulunan 147 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların, 1970 yılında üretilen ... Köyü paftasındaki çalışma alanı sınırı dikkate alınarak, ......

                    UYAP Entegrasyonu