Uyuşmazlığın; davalı alacaklı tarafından davacı borçlular aleyhine İİK'nun 277. vd. maddeleri uyarınca açılmış Tasarrufun İptali davası üzerine verilen karara dayanarak ayrı bir takip konusu yapılamayacağından takibin iptali talebine ilişkin olduğu, mahkemece takip tutarları ve türlerinin farklı olduğu ve takip talebi ile icra emrinde tahsilde tekerrür olması kaydı ile takip başlatıldığı gerekçesiyle mükerrer takip oluşmadığından davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası, borçlunun alacaklılarına zarar veren bazı tasarrufları, davacı alacaklı bakımından, onun alacağı ölçüsünde hükümsüz hale getirmeye yarayan bir davadır....
Sayılı emsal içtihadında özetle;"Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti ile beraber mükerrer takip yapıldığını ve sair itirazlarını ileri sürdüğü, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulünün yanısıra takibin mükerrerlik nedeniyle iptaline karar verildiği görülmektedir.Borçlunun mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre bu itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. Başvurunun icra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılması fuzuli bir talep olup sonuç doğurmaz. O halde mahkemece borçlunun mükerrer takibe ilişkin isteminin belirtilen nedenle reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü isabetsizdir." denilmiştir. Yine Y.12.HD.nin 2015/30242 E. 2016/6941 K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun takibin mükerrer olup, nafaka borcunun ödendiğini ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, önceki takipten feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın Dairemizce borçlunun nafaka borcunun ödendiğine yönelik şikayeti hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi nedeniyle bozulduğu anlaşılmıştır....
Maddesine aykırı ve mükerrer olarak Adana 1. İcra Müdürlüğünün 2020/8544 esas sayılı dosyasıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapıldığını belirterek Adana 1. İcra Müdürlüğünün 2020/8544 esas sayılı dosyasıyla yapılan takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın 15.04.2021 tarihinde açıldığını 7 günlük yasal sürede açılmadığını, dava konusu takibin mükerrer olarak açılması iddialarının hukuka uygun hiçbir gerekçesinin olmadığını, mükerrirlik iddiasında bulunulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından mükerrer takip şikayeti ile birlikte borca itirazda bulunulduğu, ayrıca sözleşme gereğince davacının borçlu bulunmadığının ileri sürüldüğü, bu itirazların niteliği itibariyle borca itiraz mahiyetinde olduğu, takibin ilamsız takip olduğu göz önüne alındığında, takibin şekline göre uygulanması gereken İİK 62/1 maddesi gereğince borca itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerekip, borçlunun itirazlarını, icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmiş olması fuzuli bir işlem olup, yanlış merciye yapılan başvuru hukuki sonuç doğurmaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı icra takibinde borçlunun icra mahkemesine başvurusunda icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği ve yine takibin mükerrer olduğunu ve ipoteğin teminat ipoteği olması nedeniyle ödeme emri gönderilmesi gerektiğini ayrıca ipoteğin limitinin aşıldığını ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptalini istediği, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği, kararın temyizi üzerine Dairemizin 06/04/2016 tarih ve 2016/2545 E.-2016/10181 K. sayılı kararı ile alacaklı tarafından aynı ipotekler nedeniyle 10.03.2014 tarihinde...
Bismil İcra Müdürlüğü 2012/792 sayılı takip dosyasında, dava açıldıktan sonra davalı/borçlu tarafından yapılan takibin yasal düzenlemelere aykırılığı iddiası ile takibin iptali şikayeti üzerine Bismil İcra Hukuk Mahkemesince 2013/4 Esas sayılı dosya ile davalı/borçlunun şikayeti yerinde görülmüş ve Bismil İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı takip dosyasının usul ve yasaya uygun bir takip olmadığı gerekçesi ile Bismil İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı dosyadaki takibin iptaline karar verilmiştir. Davacı ..., Bismil İcra Müdürlüğünün 2012/792 sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan borca ve faize ilişkin itirazlarının İ.İ.K. Hükümlerine göre iptalini isteme yoluna gitme imkanı ortadan kalktığından, 05.07.2013 tarih dilekçesi ile taleplerini ıslah ederek, itirazın iptali davasının alacak davası olarak görülmesini talep etmiştir. Davacı tarafın 05.07.2013 tarihli ıslah dilekçesine hiçbir itiraz olmamıştır....
Sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, bu sırada veraset ilamına göre diğer mirasçının ... olduğunu öğrendiğini, davalı ... aleyhine mükerrer tahsilat olmamak koşuluyla icra takibi başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, itirazın iptali davasının kanunda öngörülen hak düşürücü süre içerisinde ikame edilmediğini, davanın zamanaşımına uğradığını, imzanın murise ait olmadığını ve murisin davacıdan borç almasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile İstanbul 8. İcra Müdürlüğünün 2012/21618 esas sayılı takip dosyasına davalının yaptığı itirazın iptaliyle takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş; hükme karşı, davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; aleyhine aynı ilama dayalı olarak mükerrer takip yapıldığı şikayeti ile son takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, davanın kabulü ile anılan takibin iptaline hükmolunduğu görülmektedir. 6100 sayılı HMK'nin 30. maddesinde; “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca, Şikayet, müteveffa borçlu (T3) ile davacılardan T2 aleyhine başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu T3'in takipten önce öldüğünün anlaşılması üzerine, davacı mirasçılara gönderilen 28/02/2019 tarihli ödeme emrinin ve takibin iptali istemine, yine davacılar T3 ve T1 de mirası reddetmeleri nedeniyle kendilerine gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti ile takibin iptali istemlerine ilişkindir....