Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mükerrer Tapu İddiasına Dayalı Tapu İptali Ve Tescil İLK DERECE MAHKEMESİ : Çine Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında Çine Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda verilen hükmün davalı ... Defterdarlığı Milli Emlak Müdürlüğü vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine şeklinde karar verilmiş olup, bu kez davalı ......

      İlk Derece Mahkemesince; "1- Mükerrer kadastro şerhinin iptali talebinin REDDİNE, 2- İkinci defa yapılan kadastronun hükümsüz sayılması halinde 402.300,00 TL taşınmaz değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine, 3- Diğer davalılar yönünden davanın reddine," karar verilmiş, bu karara karşı taraf vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, mükerrer kadastrodan kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "Mükerrer kadastrodan kaynaklanan tapu iptal ve tescil davaları"na ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden, tarafların çap komşusu oldukları, mülkiyet alanlarını belirleyen kadastral sınırların, taşınmazların bulunduğu birliklerde (Tuluntaş ve Dadurga köylerinde) ayrı ayn yapılan tapulama tespitleri sonucu oluştuğu, davacılara ait 125 parsel sayılı taşınmazın 27.09.1953 tarihinde tespit gördüğü ve 27.11.1954 tarihinde tespitin kesinleştiği ve tescil edildiği, davalılara ait 848 parselin ise 30.07.1953 tarihinde tespit edilerek tespitin itirazlar nedeniyle hükmen 23.02.1972 tarihinde kesinleştiği ve tescil edildiği, ne var ki tapulama çalışmalarında yapılan hata nedeniyle kadastral sınırların tam olarak çakışmadığı ve taşınmazların 2212 m2Tık bölümünün mükerrer olarak tespit ve tescil edildiği, başka bir ifadeyle bu bölümde mükerrer olarak çap kayıtlarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Davacılar, 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın 22. maddesi uyarınca mükerrer olarak yapılan tescilin iptali isteğinde bulunmuşlardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mükerrer kaydın iptali ve ismin değiştirilmesine ilişkin talep hakkında Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Malatya 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Talep, davacıların çocukları olan ...,...'in mükerrer kayıtlarının silinmesi ve kayıtlı kalacak isimlerinden hatice isminin kübra , hasibe isminin ... olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın çekişmesiz yargı işi olduğundan dolayı sulh mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir. Malatya 1....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, kendisine ait .... olan kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın görev dava şartı eksikliği nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, annesi ile babasının resmi nikahla evlenmelerinden önce dünyaya geldiğini ve annesinin kızlık soyadıyla.... olarak nüfusa kaydedildiğini, anne-babasının evlenmesinden sonra babasının soyadını alarak ... olarak kaydedildiğini ileri sürerek, .... kaydının iptalini istemiş; mahkemece, nüfus müdürlüğüne başvurarak mükerrer kaydın iptal edilebileceği gerekçesi ile davanın görev dava şartı eksikliğinden usulden reddine karar verilmiştir. Dava mükerrer nüfus kaydının iptali istemine ilişkindir....

            Davacı taraf yukarıda belirtilen 31.07.2015 tarihli yazısına mükerrer ödemeye konu faturaları ekleyerek bu faturalardan dolayı mükerrer ödeme yapıldığını bildirmiş ve ancak davalıda 20.08.2015 tarihli cevabi yazısı ile mükerrer ödemenin gerçekleşmediğini, bahsi geçen tesisatların detaylı incelenebilmesi için söz konusu mükerrer ödeme dekontlarının kendilerine ulaştırılmasını istemiştir. Ödeme yapılmaması üzerine de davacı kurum mükerrer ödeme miktarı için davalı aleyhine icra takibi yapmış, davalı kurum herhangi bir mahsup işleminden bahsetmeksizin borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz etmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki davalı kurum tacir olup tüm iş ve işlemlerinde basiretli tacir gibi davranmak zorundadır....

              Somut uyuşmazlıkta, davacı dava dışı Abbas Yıldız'a ait sayacın kaydettiği elektrik enerjisinin Mayıs 2017 tarihinde İbrahim Duran'a ait sayaç tarafından da kaydedildiği, mükerrer ödeme yapıldığını, bu ödemelerin iptali için başvurulan Dörtyol İlçe Tüketici Hakem Heyetince başvurunun reddine karar verildiği, bu kararın iptali için açılan dava da mahkeme tarafından davanın reddine karar verildiği ve davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulduğu görülmüş olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6502 sayılı yasa kapsamında kesin nitelikte olduğu anlaşılmakla; istinafı kabil bir karar olmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf dilekçesinin HMK'nın 352/1- b maddesi gereğince usulden reddi gerektiğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Somut olayda 18.04.2011 tarihli bilirkişi raporunda davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, dava ve takip konusu mükerrer ödendiği iddia edilen faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, bu faturanın davacı tarafından faktoring şirketine ödenmesi yanında mükerrer olarak davalıya ödenen avanstan mahsup edildiği belirtilmiştir. Ancak davacı mükerrer ödemeye ilişkin tevsik edici belge ibraz etmemiştir. Hal böyle olunca, mahkemece, davacı defterlerindeki mükerrer ödemeye dair tevsik edici belgeleri davacıdan sorularak, varsa bu belgelerin ibrazı sağlanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  ın mükerrer kaydı olduğu belirtilerek ... adına olan kaydın iptali istenilmiş, mahkemece ...'ın kaydının mükerrer olduğu kabul edilerek iptaline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 07.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu