Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesince verilen 27.02.2009 tarih 2007/523-2009/121 sayılı hükümlerin sanıkların temyizi üzerine Dairemizin 24.09.2012 tarih ve 2011/11755-2012/19523 sayılı ilamı ile ONANMASI yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.01.2013 tarih ve 2009-131806 sayılı yazısı ile verilen kararın Sanık ... yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 14.01.2013 tarih ve 2009-131806 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizi 24.09.2012 tarih ve 2011/11755-2012/19523 sayılı kararı Sanık ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret, tehdit HÜKÜMLER : Beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1- Tehdit suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Sanık hakkında 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231.maddesi uyarınca verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan ''hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına'' ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. madde ve fıkrasına göre itiraz yasa yolu açık olup, yine aynı Kanununun 264.maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda ya da merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından, katılan'ın temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin İADE edilmek üzere Yargıtay C....

      Asliye Mahkemesince verilen 28.11.2006 tarih 253-622 sayılı hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin13.09.2012 tarih ve 2011/17722 – 2012/18791 sayılı ilamı ile oybirliğiyle onanması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 29.10.2012 tarih ve 2007/144286 sayılı yazısı ile verilen kararın bozulması Dairemize itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya 29.10.2012 gününde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29.10.2012 tarih ve 2007/144286 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 13.09.2012 tarih ve 2011/17722 Esas 2012/18791 Karar sayılı kararları kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 21.10.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 08.08.2007 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ......

        Aslîye Ceza Mahkemesince verilen 08.02.2008 tarih 2008/5 Esas, 2008/14 Karar sayılı hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin 28.05.2012 tarih ve 2011/24805 Esas-2012/12661 Karar sayılı ilamı ile oy birliği ile bozulması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28.09.2012 tarih ve 2008/126361 sayılı yazısı ile verilen kararın Düşürülmesi yönünde itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya okunarak gereği görüşülüp düşünüldü: TÜRK MİLLETİ ADINA Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.09.2012 tarih ve 2008/126361 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 28.05.2012 tarih ve 2011/24805 Esas-2012/12661 Karar sayılı sanık ... hakkındaki bozma kararı kaldırılarak yeniden yapılan incelemede; Dosyada mevcut 12.04.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 29.01.2011 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme uygun...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Hükmün açıklanmasının geri bırakılması Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin verilen kararın 5271 sayılı Yasanın 231/12. maddesi uyarınca itiraz yolu açık olup temyizi olanaklı olmadığından, itiraz merciince karar verilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na İADESİNE, B-Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde; Sanığa atılı hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev'i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK'nın 102/4 maddesine göre hesaplanan 5 yıllık zamanaşımının karar tarihi olan 20.06.2007 ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, hükmün BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın...

            ettiği gözden kaçırılarak asıl alacağın tamamı üzerinden tazminata ve yine imzaya itiraz olmadığı halde yasal olarak uygulanma imkanı bulunmayan para cezasına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle istinaf başvurunun kamu düzenine ilişkin nedenler gözetilerek kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin kabulüne, Kırklareli İcra Dairesi'nin 2020/230 esas sayılı takip dosyasında ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 05.02.2020 olarak düzeltilmesine, davacının yetkiye ve borca kısmi itirazının reddine, İİK'nın 169/a-6. maddesi uyarınca itiraz edilen ve reddedilen asıl alacak kısmı 313.000,00 TL'nin %20'si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz istemine ilişkin davada Midyat İcra Hukuk, Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sıra cetveline itiraz istemine ilişkindir. HUMK’nun 25/II. maddesinde “iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği takdirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtay’ca belirlenir” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, Midyat Sulh Hukuk Mahkemesinin 23.11.2011 günlü kararının temyiz edildiği anlaşılmakla yargı yeri belirleme olanağı bulunmayan dosyanın, davanın niteliği gözetilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere Yüksek Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesi gerekmektedir....

                Tüm bu yapılan açıklamalar çerçevesinde öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz 6100 sayılı HMK'nun yetkiye ilişkin hükümleri çerçevesinde incelenmiş, HMK 6. Maddesi gereğince borçlunun yerleşim yerinde açılması gereken takip borçlunun yerleşim yeri olan ... İcra dairelerinde açılmamış, Ankara Batı İcra Dairesinde açılmıştır. Borçlu da icra takibine yaptığı itirazda yetkiye açıkça ve belirli şekilde itiraz etmiştir. Hal böyle iken. Ankara Batı İcra Dairesinin yetkili olmaması nedeniyle davalı borçluların icra dairesinin yetkisine olan itirazı yerinde görülerek yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibi bulunmadığından davacıların itirazın iptali davasının, borçluların icra dosyasında yetkiye de itiraz ettiği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nun 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                  geciktirmeye yönelik icra dosyasına itiraz edildiği, itiraz içeriğinde; müvekkiline borcunun bulunmadığı ileri sürüldüğü, bu mesnetsiz itirazın iptali gerektiği, bu nedenle davalarının kabulü ile, ---- --- dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, alacaklarının likit olması ve itirazın haksız ve kötü niyetli olması --- %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/513 Esas KARAR NO: 2021/904 DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 03/05/2018 KARAR TARİHİ: 16/09/2021 -------, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde; I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili; davalının, davacı firmaya tedarikçi olarak nakliye ve dağıtım hizmeti verdiği, taraflar arasında bir ücari ilişkinin ve cari hesabın varlığı konusunda bir ihtilaf ve itiraz olmadığı, davalı sorumluluğunda gerçekleştirilen davacı firma müşterisi -----davalı firmaya aynen rücu edildiği ve yansıtma faturalar düzenlendiği, davalının, tüm uyarı ve taleplere rağmen --------- dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, alacağın cari hesap bakiyesi alacağı olduğu ve faturadan kaynaklı olması itibariyle likit olduğu, davalının takibe itiraz dilekçesindeki yetkiye itiraz ettiği, davalının tescilli adresine istinaden--------Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili yargı mercileri olduğu, bu nedenle davalının yetkiye...

                      UYAP Entegrasyonu