HMK'nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Somut olayda; borçlunun icra mahkemesine başvurusunda borca, faize ve ferilerine itirazlarını da açıkça belirttiği ancak İlk Derece Mahkemesince bu hususlarda bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır....
İcra Müd.2016/3599(Tokat İcra Müd.2019/16084 yeni esas) sayılı dosyası üzerinden genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini ve davalı borçlu hakkındaki takibin durdurulmasına karar verildiğini, arabuluculuk bürosuna 13/07/2021 tarihinde başvuru yapıldığını ve başvuru ile son oturum tutanağının düzenlendiği tarihe kadar hak düşürücü sürenin durduğunu, davalının, borca itiraz dilekçesinde alacaklı müvekkiline herhangi bir borcu olmadığını iddia ederek asıl alacağa, borca, faize ve borcun diğer ferilerine itiraz ettiğini, davalı tarafça ileri sürülen bu iddiaların haksız ve kötü niyetli olup davalı borçlunun amacının takibi sürüncemede bırakarak müvekkilinin alacağının tahsil edilmesini geciktirmek olduğunu, takip dayanağı 24/03/2015 düzenleme tarihli, 036286 numaralı faturaya bir itirazda bulunulmadığını, yasal süresi içerisinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmayan davalının fatura...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/12/2019 NUMARASI : 2019/688 ESAS 2019/797 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04/12/2019 tarih, 2019/688 Esas, 2019/797 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı borçlu vekili Av....
Ürünleri Gıda San. ve Tic. A.Ş alacağının tahsili amacıyla 1 1.08.2020 tarihinde Küçükçekmece ....... İcra Müdürlüğü'nün ....... esas sayılı dosyasından toplam alacak bedeli ve işlemiş faiz ile birlikte toplam 2.931,91-TL tutar üzerinden icra takibine başlandığını, borçlu/davalı ......... Pastacılık Ticaret Ltd. Şti. tarafından 31.08.2020 tarihinde yapılan tüm ferileriyle birlikte borca ve takibe itiraz ile takibi durdurduğunu, 18.09.2020 tarihli "Arabuluculuk Son Tutanağı" ile bir anlaşma sağlanamadığını belirterek davanın kabulünü, ihtiyati haciz kararı verilmesini, davalı-borçlunun takibe, borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine yaptığı itirazın iptalini -takibin devamını, itirazının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle %20'den az olmamak üzere, borçlu aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir....
Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekili tarafından, borcu bulunmadığı belirtilerek takibe, ödeme emrine, borca, imzaya, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferilerine itiraz edilmiştir. İİKnun 269/b maddesi "borçlu itirazında kira akdini ve varsa mukavelenamede kendisine izafe olunan imzayı reddettiği takdirde alacaklı, noterlikçe re’sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir mukavelenameye istinat ediyorsa merciden itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini isteyebilir." hükmünü içermektedir. Takibe dayanak kira sözleşmesi adi yazılı bir kira sözleşmesi olup bu maddede belirtilen nitelikte bir sözleşme olmadığından ve davalı borçlu tarafından kira sözleşmesindeki imzaya itiraz edildiğinden icra mahkemesinde dava açılamaz. İİK’nun kiralar hakkında hususi hükümler ve kiralanan taşınmazların tahliyesine ilişkin babında alacaklının dayandığı belge yönünden imza incelemesi yapılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın müvekkili şirkete temlik edildiğini, ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığından takibin kesinleştiğini, dosyanın hiçbir aşamasında borçlu tarafından itirazda bulunulmadığını, takibe, ödeme emrine, borca ve faize itiraz ile takibin durdurulmasına yönelik taleplerinin reddi gerektiğini, İİK md 82/12'e dayalı haczedilmezlik şikayetinin İİK md 16/1 gereği 7 günlük süreye tabi olduğunu, davanın süre yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının takibe konu senette ciranta konumunda olduğunu, alacaklının ödememe protestosu çekmemiş olmasının davacı hakkında takip hakkını ortadan kaldırdığını, bu durumun İİK'nın 170/a-2 maddesi gereği icra mahkemesince re'sen araştırılmak zorunda olduğunu, takipte yetkili icra müdürlüğü Menemen İcra Müdürlüğü olmasına rağmen mahkemenin yetki itirazlarını reddettiğini, davacı tacir olmadığından senetteki yetki sözleşmesinin geçerli olmadığını, borca ve faize itirazlarını tekrar ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, kambiyo senetlerine özgü takipte yetkiye ve borca itiraza ve ödeme emrinin iptali talebine ilişkindir. İzmir 5....
Dairesinde davalı aleyhine girişilen ... takibinde yetkiye ve borca itiraz ettiğini ileri sürerek,itirazın iptaline, takibin devamına, %40 ... inkar tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yetkili ... dairesi ve mahkemenin davalı şirket merkezinin bulunduğu ve sözleşmede de yetkili olarak belirlenen Karşıyaka ... dairesi ve mahkemesi olduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmede belirtilen edimlerin davacı tarafça yerine getirilmediğini, borca ve faize itiraz ettiğini belirterek, davanın reddi ile % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir . Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre,taraflar arasındaki sözleşmede ... mahkemelerinin ve ... dairelerinin yetkili kılındığı ,HMK’nın .... maddesi gereğince yetkili mahkemenin ... mahkemeleri olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, yasal süre içinde talep halinde dosyanın yetkili ... Sulh Hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
İcra Müdürlüğünün ...Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlattıklarını, davalı şirketin ... tarihinde borca, faize ve faiz oranına yapmış olduğu itiraz üzerine takibin durduğunu, takibe dayanak faturaların ... tarihinden öncesine ait olması nedeni ile ... tarihinen itibaren temerrüt faizi işletilmiş olup alacağın ticari ilişkiden doğmuş olması nedeni ile alacağa ticari temerrüt faizi işletildiğini, bu sebeple davalı tarafça faize ve faiz oranına yapılmış olan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalı şirketin ... tarihli itiraz dilekçesinde takibe dayanak faturaların mevcudiyetini ve müvekkili ile aralarındaki ticari ilişkiyi kabul ettiğini, fatura bedellerini müvekkiline peyderpey nakit olarak yaptığını iddia ederek borcun dayanağına değil borca itiraz ettiğini, ayrıca davalı şirketin ... tarihli itiraz dilekçesi ekinde borcu müvekkiline ödediğine dair herhangi bir belge sunamazken dava şartı olan arabuluculuk görüşmelerine de katılmadığını hatta arabulucunun telefonlarına dahi cevap...
Sayılı icra dosya borçlusu davalının borca, ve ferilerine zaman aşımına, takibe, ödeme emrine, faiz oranlarına ve işlemiş faize ilişkin itirazlarının iptali ile takibin devamını, haksız ve kötüniyetli itiraz sebebi ile asıl alacağın yüzde 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafından... Sayılı dosyasıyla müvekkil aleyhinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilin davacıya borcu olmaması ve alacakların zamanaşımına uğraması nedeniyle taraflarınca icra takibine, borca ve ferilerine itiraz edildiğini, borca itirazları üzerine icra müdülüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, bunun üzerine davacı tarafından huzurdaki itirazın iptali davası açıldığını, huzurdaki dava dosyasına sunulan fatura ve faturaya bağlı alacak zamanaşımına uğradığını savunarak zamanaşımı itirazı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....