WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/09/2020 NUMARASI : 2020/210 ESAS - 2020/35 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenle borca, fer'ilerine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiklerini, takip dayanağı senette ilk cironunun lehdara ait olmadığını, bu nedenle ciro silsilesi bozuk olduğundan senedin kambiyo vasfında olmadığını ve alacalının yetkili hamil olmadığını, takip dayanağı bonadaki imzanın müvekkili şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığını, senedin üzerinde şirket yetkilisi olmayan, yetkisiz bir kimsenin...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, takibe, borca, faize ve ferilerine itiraza ilişkindir. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre de, ödeme iddiasının kabul edilebilmesi için, söz konusu ödeme belgelerinde, takibin dayanağı olan senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur. Ayrıca, anılan maddenin 5. fıkrasında “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Davacı borçlu taraf, borca yönelik itirazlarını İİK. 'nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgeler ile ispatlayamamıştır. Davacının faize ve ferilerine ilişkin itirazı konusunda alınan denetime elverişli ve hükme esas alınmaya uygun bilirkişi raporu gereğince takipte istenen feri alacaklarda fazlalık bulunmadığı da tespit edilmiştir....

Davacı vekili tarafından 22.03.2019 tarihinde icra dosyasına vekaletname sunulduğu ve bu tarihte davacı tarafından takipten haberdar olunduğundan şikayet süresinde olmadığı gibi ,ayrıca icra müdürlüğünün imzası sonradan tamamlatılması mümkün bir eksiklik olmakla ve tebliğ işlemine yönelik usulsüzlük ileri sürülmediği için usulsüz tebligat şikayetinin kabulü yerinde değildir. Bu nedenle istinaf talebi yerinde olmakla istinaf talebinin kabulü ile usulsüz tebligata yönelik şikayetin reddine ,borca ve faize itiraza ilişkin dava süresinde olmadığından reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile İstanbul 8....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca ve Faize İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kara verilmesine yer olmadığına dair kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz'in 18.04.2016 gün ve 2014/25051 Esas, 2016/7067 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Yargıtay ilamı, kararın düzeltilmesini isteyene 29.07.2016 tarihinde tebliğ edildiği halde karar düzeltme dilekçesi belirli süre geçirildikten sonra, 05.09.2016 tarihinde verilip kaydettirilmiştir....

    Maddesinde "15/8/2018 tarihli ve 30510 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden yapılandırılması Hakkında Yönetmelik kapsamında yapılandırma imkanı tanınmış olması gerekir hükmüne açıkça aykırı davranıldığı için yetkisiz icra dairesinde açılan takibe, rehin hakkına, borca, faize ve tüm ferilerine de itiraz ediyoruz." beyanının yer aldığı, borçlu tarafın borca itiraz dilekçesinde kredi sözleşmesi ve rehin sözleşmesindeki imzayı inkar etmediği, bu durumda akdi ilişkinin kabul edildiği, bu durumda, olaya uygulanması gereken TBK.nun 89. maddesine göre, alacaklının kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

    Sayılı takip dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, borçluya ödeme emrinin gönderildiğini, Davalının ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra, borca, faize, vekalet ücretine, diğer borçlunun ise borca, yetkiye, faize ve ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçluların borca itiraz ederek takibi durdurmuş ise de, borçluların itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu olan alacağın dayanağı hasar bedeli olduğunu, söz konusu hasarlar sebebiyle borç tahakkuku ve akabinde de icra takibine geçildiğini, borçluların - haksız fiilden kaynaklı müvekkil kuruma vermiş oldukları zararı henüz tazmin etmediğini, hasar bedeli alacağına ilişkin icra takibine de kötü niyetle itiraz ettiğini , tüm bu nedenlerle borçluların itirazının iptaline ve hükmolunacak meblağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I.İTİRAZ Borçlu itiraz dilekçesinde; alacaklıdan 25.000,00 TL borç alıp karşılığında boş senet imzalayıp verdiğini, 25.000,00 TL'nin ödenmesine rağmen senedin borç ilişkisine aykırı olarak 180.000,00 TL miktarla doldurularak takibe konulduğunu, borcu bulunmadığını, borca, faize, ferilerine itirazını ileri sürerek takibin iptalini, alacaklı aleyhine alacağın %20'si oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....

      DAVA KONUSU : BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğunu, borcun sebebi ile ilgili olarak gönderilen senetlerin vadesi gelmeyen kiraların kısmi ödemeleri için verdikleri senetler olduğunu, müvekkilin pandemi sürecinde olası kira ödemesi aksamasının önüne geçmek için alacaklı olduğunu iddia eden şahsa 170.000,00 TL tutarında iki adet çek verdiğini, çeklerin varlığına rağmen senetlerin icra takibine konu edildiğini, takibe borca, faize ve faiz oranına itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı -alacaklı vekili duruşmadaki beyanında; takibin konusunun kira alacağı nedeniyle verilen çekler olduğunu, kira alacağı ödenmediği taktirde tahsil edilmek üzere verildiğini ve kira alacağı ödenmediği içinde icra takibine konulduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      in ise müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla ödenmeyen kredi borcundan sorumlu olduğu gözetilerek bu davalı açısından davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde ve özellikle İİK'nun 45.maddesi gözetilerek davalı ... hakkında davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamasına göre davacı tarafın bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davalılar vekilinin itirazı üzerine takibin tamamen durdurulmuş olduğu ve itiraz dilekçesi içeriğinden borca, faize ve faiz oranına itiraz edildiği anlaşıldığından mahkemece bu nitelikteki itiraz gözetilerek deliller değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, itirazın sadece işlemiş faiz ve faiz oranına yönelik olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....

        S.Y. ve bu kanuna dayanılarak çıkartılan yönetmelik dikkate alınmadan hatalı karar verildiğini, yönetmelikte borca itiraz durumunda ... S.Y. hükümlerinin uygulanacağının, yetkiye itiraz durumunda ise sistem üzerinden yetki itirazının kabul seçeneğinin seçileceğinin belirtildiğini, hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmediğini, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü ... olarak gösterildiğinden davanın ...'de açıldığını, sözleşmeden kaynaklanan yetkiye itiraz edilmediği takdirde takibin açıldığı icra müdürlüğünün yetkili hale geleceğini, davada kesin yetkinin söz konusu olmadığını, davalı şirketin cevap dilekçesi vermediğini ve yetki itirazında bulunmadığından davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geldiğini ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu