Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ile ... ve ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ... 2. Aile Mahkemesi'nden verilen 29.12.2011 gün ve 537/1178 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, tarafların 2002 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde alınarak davalı ... adına tescil edilen 2416 ada 18 parsel üzerindeki 31 nolu bağımsız bölümün alınmasına kişisel malı ile katkıda bulunduğunu, taşınmazın davalı eş tarafından muvazaalı olarak diğer davalıya devredildiğini açıklayarak, muvazaaya dayalı temliki tasarrufun iptaliyle önceki malik adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar ayrı ayrı davanın yersiz açıldığını, satış işleminin gerçek olduğunu, davacının katkısı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır....

    K A R A R Davacı alacaklı vekili, dava konusu haciz nedeniyle üçüncü kişi tarafından istihkak davası açıldığını, istihkak davasına karşı dava olarak iş bu davayı açtıklarını, borçlunun tüm mal varlığını boşandığı eşi ve çocuklarının ortağı olduğu üçüncü kişi şirkete devrettiğini muvazaaya dayalı tasarrufun iptali söz konusu olduğunu öne sürerek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davacının dilekçesinde tasarrufun iptali, tespit, tahsil ve tazmin talep ettiği Mahkemenin bu konuda karar vermeye yetkili ve görevli olmadığı davanın genel mahkemelerde görülmesi gerektiği gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine,istem halinde dosyanın görevli Sincan Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nin 97/17. maddesine dayalı tasarrufun iptali talebine ilişkindir....

      İlk derece mahkemesince 19/01/2022 tarihli ara kararı ile, ihtiyati haczin yasal koşulları oluşmadığından ayrıca tasarrufun iptali davalarının niteliği gereği haklılık durumunun yargılama sırasında ortaya çıkacağından bahisle İİK 257 madde uyarınca ihtiyati haciz talebinin reddine karar verdiği görülmüştür. Dava, İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının İİK 281/2 maddesinde mahkeme iptale tabi tasarruflara konu olan taşınmazlar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın gerekip gerekmeyeceği mahkemenin takdirindedir. Eğer tasarrufa konu taşınmazlar elden çıkmış ise, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ...'nin sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu müvekkilinin eşinin ölümü nedeniyle açılan tazminat davası devam ederken, adına kayıtlı ...plakalı aracını muvazaalı olarak diğer davalı ...'e devrettiğinden muvazaaya dayalı bu tasarrufun iptalini talep etmiştir. Mahkemece, tasarrufun iptali davası için, haciz yolu ile yapılmış bir takibin olması ve davanın bu takibin alacaklısı tarafından açılması gerektiği, davacının böyle bir alacağı olmadığından dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        e devrine ilişkin 13/03/2012 tarih ve 1531 yevmiye nolu satış işleminin muvazaa nedeniyle iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu tasarrufun danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı, işlemin iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesindeki açıklamalara ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu açık olup mahkemenin bu açıklığa rağmen İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davası olarak nitelemesi isabetli değildir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

          Mahkemece, dava konusu olayda borcun doğumundan önce tasarrufun yapıldığı ve dosyaya aciz vesikasının sunulmaması sebebi ile tasarrufun iptali şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemlerin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu açık olup mahkemenin bu açıklığa rağmen İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davası olarak nitelemesi isabetli değildir. . Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05.11.2020 NUMARASI : 2019/503 ESAS - 2020/101 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/08/2021 tarihli ara karar NUMARASI : 2021/408 (E) DAVA KONUSU : Tasarrufun iptali KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kredi kartından kaynaklanan borcunu ödemeyen ve hakkında İstanbul 13'üncü İcra Müdürlüğünün 2019/12202 (E) sayılı dosyası ile takibe başlanan davalı borçlu T3 tapu sicilinin İstanbul ili Silivri ilçesi Alipaşa mahallesi 1 parsel sırasında kayıtlı 5 numaralı bağımsız bölümün 1/4 hissesinin 04/03/2010 günü aynı zamanda kardeşi olan davalı üçüncü kişi T5 muvazaalı biçimde devrettiğini ileri sürerek tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar vekilleri cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuşlardır....

            İlk derece mahkemesince, davacı tarafından aralarında düzenledikleri protokol kapsamında vekalet ücretlerinin davalının kardeşi tarafından ödeneceği halde kendisinin ödemek zorunda kalacağı gerekçesiyle, aralarındaki protokolden kaynaklı olarak vekalet ücreti borcunun sorumlusu olduğu iddia ettiği dava dışı borçlunun taşınmazını devretmesi sebebiyle tasarrufun iptali talep edilse de iptali istenen tasarrufun, ifraz işleminden önce, 11466 ada, 84 parsel sayılı taşınmazın, ... tarafından, dava dışı Kiler Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.'ye yapılan 23/01/2015 tarihli taşınmaz satış işlemi olduğu, vekalet ücretinin doğumuna sebep olan davanın İstanbul Anadolu 6....

              A.Ş'nin ticari amaçla kullandıkları kredi borcundan kaynaklandığını, vekil edeninin müteselsil kefil olduğu kredi teminat sözleşmesinin ise 23/12/2013 tarihinde akdedildiğini ve iptali istenen tasarrufun ise 21/01/2013 tarihli olduğunu, dolayısıyla iptali istenen tasarrufun borcun doğumundan önce gerçekleştiğini, ayrıca mal kaçırma kastıyla yapılmış bir tasarrufun söz konusu olmadığını, tasarrufun alacağın muaccel olduğu tarihten önce yapıldığını, taşınmazların 18' inin birden devrinde hayatın olağan akışına aykırı bir durum olmadığını, zira bu taşınmazların bir bütünlük arz ettiğini ve satış bedellerinin ödendiğini, ödeme dekontlarının mevcut bulunduğunu, taşınmaz hisse satışının gerçek bir satış niteliğinde olduğunu, kaldı ki davacının aciz vesikası da sunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

              UYAP Entegrasyonu