a intikal ettirdiklerini, bu satış işlemlerinin muvazaalı ve hukuka aykırı olduğunu, ...'in kısıtlı olduğunu ve ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2008/1833 - 2157 E.K. sayılı ilamı ile kendisine kızı ...'in vasi olarak atandığını, yapılan tüm bu işlemlerin müvekkilinden mal kaçırmaya yönelik hukuk dışı ve muvazaalı bir işlem olduğunu belirterek davalılardan ... adına kayıtlı bulunan ... ili, ... ilçesi, Çirişhane Mah. 1725 ada, 29 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın satış işlemlerinin iptali ile tapu kaydının diğer davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili; dava konusu 29 parselde kayıtlı bulunan taşınmaza ilişkin iddia edilen bu muvazaalı işlem veya vesayet makamı izni olmadan yapılan bir devirden bahisle bir işlemin iptalinin istenebilmesi için davacının husumet ehliyetinin olmadığı, zira davalı ...'...
Bu niteliği ile dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen, muvazaa hukuksal nedenine dayalı ../... .... tasarrufun iptaline ilişkindir. Kural olarak danışıklı (muvazaalı) işlem nedeniyle hakları zarara uğratılan kişiler o hukuki işlemin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çonkü, muvazaalı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak üçüncü kişilerin muvazaalı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için, onların muvazaalı işlemde bulunandan alacakları bulunmalı ve muvazaalı işlemin o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir. Somut olayda davacının bu davadaki amacı, borçlu aleyhinde başlatılan.... Müdürlüğü'nün ....sayılı icra takip dosyasındaki alacağının tahsiline yönelik olarak, muvazaalı olduğunu ileri sürdüğü hukuki işlemin kendisi yönünden geçersizliğini sağlamaktır....
Dava BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. 1-HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Somut olayda, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır....
Dava BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. 1-HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Somut olayda, dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir.Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nun 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaalı işlemin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı ... ile müvekili arasında boşanma davasının devam ettiğini, dava konusu taşınmazın evlilik birliği içinde edindiklerini, 14.07.2010 tarihinde taşınmazı muvazaalı olarak davalı babası...'ya devrettiğinden, bu tescilin iptali ile davalı ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekili, taşınmazın müvekkilerinden ...'...
Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, muvazaalı olduğunu iddia ettiği takip konusu alacağın gerçek olmadığını, davalı ... böyle bir borç altına girmesini gerektirir bir durum olmadığını belirtmiş ve bu konuda tanık dinletmiştir. Davalılarda yasal süresi içinde tanık listesi bildirmiş olmalarına rağmen gerekçe gösterilmeksizin davalıların tanıkları dinlenmeden karar verilmiştir. Davacının tanıkları dinlemiş olduğuna göre karşı taraf davalılarında tanıklarının da dinlenmesi gerekir. Aksinin kabulü, hukuki dinlenilme hakkını (HMK. m. 27) ortadan kaldırır. Usul hükümlerinden yararlanmak bakımından davada taraflar eşit haklara sahiptir. Aynı imkanın davalıya tanınmaması "silahların eşitliği" ilkesine de aykırı olur....
hakkında boşanma davası açıldığını, bu dava devam ederken adına kayıtlı taşınmazı muvazaalı olarak dayısı diğer davalı.....'e devrettiğinden muvazaaya dayalı bu tasarrufun iptalini ve malların tasfiyesini talep etmiş, mavazaalı işlemin iptali ile ilgili talep önce tefrik edilmiş ardından da aile mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine dosya Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanmıştır. Mahkemece, davacı ve davalı ......'in halen evli oldukları ancak ayrı yaşadıklarından, dava konusu taşınmazın raiç bedelin çok altında bir fiyatla dayısına yapılan satışın muvazaalı olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir....
Ltd.Şti'nin iyi niyetli olmadığı, taraflar arasında davacıyı zarara uğratma amacıyla danışık olduğu ve Borçlar Kanunu 19.maddesindeki şartları gerçekleştiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve borcun 23.08.2002 tarihili iş kazasından doğun rücuen tazminat istemine ilişkin olup tasarrufun borcun doğmundan sonra yapılmış bulunmasına ve davanın davacı tarafından dava dilekçesinde BK'nun 19.maddesine göre açıldığının belirtilmesine ve mahkeme nitelmesinninde bu yönde yapılmış bulunmasına göre davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2....
Bozmadan sonra mahkemece, iddianın ileri sürüş biçimine göre davanın yasal dayanağının Borçlar Kanunu'nun 19.maddesi olduğu muvazaya dayalı tapu iptali tescil davası olduğu, son maliklerin davanın tarafı olmasının yeterli olduğu ve davalıların taşınmazı muvazaalı olarak satın aldıklarının ispatlanmadığı gerekçesi ile davanın reddi yönünde direnme kararı verilmiştir. Dairemizce yeniden yapılan değerlendirme sonucu, davacının talebinin ileri sürülüşe göre BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkin olduğu ve davanın esası yönünden davalı ...'ya yapılan satışın muvazalı olduğunun ispatlamadığının anlaşıldığıdığı ancak davalı ...'a yapılan hisse satışının borçlu konumundaki ...'...
Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. 1-Davalı...... temsilcisi 03.07.2015 tarihli dilekçe ile temyizden feragat ettiğinden anılan davalının temyiz dilekçesinin feragat vazgeçme nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Mahkemece, dava İİK'nun 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiştir. Oysa davacının dava dilekçesindeki açıklamaları karşısında bu niteleme doğru olmamıştır. Dava, muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre ortakları arasında organik bağ bulunan şirketler arasındaki taşınmaz üzerindeki fabrika ile birlkte devrinin muvazaalı olduğunun anlaşılmış bulunması nedeni ile sonucu itibari ile kararın usul ve yasaya uygun bulunması nedeni ile davalı Bismil Un Gıda San. Ltd. Şti vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA 15.3.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....